Sosyal alanlarda çalışmalarıyla tanınan Alman Refah Eşitliği Derneği’nin (Paritätische Wohlfahrtsverband) ülkenin yoksulluk haritasını çıkardığı son raporuna göre, ülkede refah dağılımı giderek adaletsizleşiyor. Ülkede zengin ve yoksul arasındaki uçurum rekor bir seviyeye ulaştı.
Raporu kamuoyuna açıklayan Paritätischer Wohlfahrtsverband Başkanı Ulrich Schneider, diyerek özellikle emeklilerin durumuna dikkat çekip “Yoksulluk politikasında bir depremle karşı karşıyayız, Almanya’da yoksulluk hiç bu kadar artmamıştı“ diye konuştu.
Volkssolidaritat’ten Dr. Wolfram Friedersdorff Wohlfahrstverband’ın açıkladığı sayılar karşısında şokta olduğunu söylüyor; „Hartz IV ile yaşamaya muhtaç olan en yoksul ebeveynlerde çocuk parası, ebeveyn yardımı, nafaka ön ödemeleri gibi önemli aile yardımlarının tamamının gelir olarak hesaplanması kabul edilemez“.
Dr. Friedersdorff da bu konuda uygulanan politikaların sorumlu olduğunu belirterek yaşlılıkta yoksulluğun artmasının öncelikle yanlış politikaların bir sonucu olduğunu söylüyor ve „işsizlik, düşük ücretler ve güvencesiz işler emeklilik maşlarının gittikçe düşmesine neden oluyor. 3- 4 milyon işsizle yetinmek yerine daha etkin bir istihdam politikasına ihtiyacımız var“ diyor.
EKONOMİDE BÜYÜMEYE RAĞMEN ARTAN YOKSULLUK
Berlin: Parititatische Wohlfahrtsverband’ın geçtiğimiz günlerde açıkladığı yerel yoksulluk raporuna (1) göre ekonominin ilerlemesine ve işsizlik sayısının düşmesine rağmen yoksulluk artıyor. Rapora göre yoksulluk 2013 yılında yüzde 15’ten yüzde 15,5 oranına çıkarak Almanya genelinde en yüksek düzeye ulaştı. Rapor, artan yoksulluk ile ekonomik gelişmeler arasındaki bağın tamamen koptuğunu gözler önüne seriyor. Kriz yılı olan 2009’da yoksulluğun artması makul karşılanabilirken, bu artışın ekonominin çok net büyüdüğü 2007, 2010, 2011 yıllarında da devam etmesi toplumsal refah ve bu kalkınmadan pay alamayanların birbirinden koptuğunu gösteriyor.
Paritatische Wohlfahrtsverband‘ın da saptadığı gibi sorunlar milli gelirin üretilmesinde değil bu gelirin temel dağılımında. Rapor, Almanya’daki yoksulluğa ve eşitsizliğe güdülen politikalarında sebebiyet verdiğine parmak basan bir ilk istatistik belge olma niteliği taşıyor. Aynı olguyu işsizlik rakamlarında da görmek mümkün. İşsizlik sayısı 2006- 2013 yılları arasında sürekli yüzde 3,61 (yüzde 10,8 den yüzde 6,9’a) oranında düşerken aynı zaman zarfında yoksulluk yüzde 10,7 artmış. Bu sayılar ve sabit kalan İşsizlik Parası II (ALG II) alanların oranı daha fazla insanın ucuz iş sektöründe çalışmak zorunda kaldığını gösteriyor. Ayrıca Wohfahrtsverband’a göre Jobcenter’lerin (iş merkezi) kolay temin edilebilir işgücüne yoğunlaştıklarını ve uzun süreli işsiz kalanlara yönelik sorumluluk almada çok yetersiz olduklarına işaret ediyor.
TEK BAŞINA ÇOCUK BÜYÜTENLER VE EMEKLİLER YOKSULLUKLA KARŞI KARŞIYA
Ulrich Schneider „Almanya’da yoksulluk oranı hiç bugünkü kadar yüksek, bölgesel dengesizlik bu kadar derin olmamıştı, Almanya yoksulluk politikalarında derin uçurumlar barındıran bir cumhuriyet‘‘ diyor. Buna göre en yüksek yoksulluk tehlikesi yüzde 43 ile tek başına çocuk büyüten hanelerde yaşanıyor. Kuruma göre, emeklilerin durumu özel dikkat gerektiriyor çünkü Almanya’da son yıllarda yaklaşık olarak dahi bu denli yüksek yoksulluk oranı sergileyen başka bir grup bulunmuyor. Emeklilerde yoksulluk 2006’dan bu yana yüzde 48 oranında artış gösterdiği için Schneider, „yoksulluk politikasında bir depremle karşı karşıyayız“ diyor.
BÖLGELER ARASINDA BÜYÜK FARKLAR VAR
Verilere göre araştırmanın yapıldığı süre zarfında Saksonya ve Brandenburg eyaletleri dışında, en fazla Hamburg, Bremen ve Saarland olmak üzere diğer tüm eyaletlerde yoksulluk arttı, fakir ile varlıklı eyaletler arasındaki makas açılmaya devam etti. Listenin başında yüzde 11,3 yoksulluk oranı ile Bavyera ve 11,4 ile Baden Würtemberg yerlerini alırken sonunda ise yüzde 20’nin üzerinde yoksulluk oranına sahip olan Bremen, Mecklenburg-Vorpommern ve Berlin geliyor. Bodensee- Oberschwaben onüç kişiden biri yoksulken, Bremerhaven de her üç kişiden biri yoksul. Rapor bir „uçurumlar cumhuriyeti“ tanımı yapıyor.
Uzun vaade de Berlin ve Kuzey Ren Vesfalya eyaletlerinin durumu kötüye gidiyor, 2006’dan bu yana her iki eyalette de rakamlarda sürekli artış söz konusu ve süre zarfında yoksulluk ülkenin geneline oranla iki kat arttı. Rapora göre Ruhr Havzasında ve Köln/ Düsseldorf sorunlu bölgeler haline gelebilir.
Araştırmayı yapan kurum geniş kapsamlı bir önlem paketi talep ediyor. Yoksulluğa karşı etkili önlemlerin alınabilmesi için Hartz IV oranının arttırılmasının yanında özellikle ailelerin giderlerinin dengelenmesi ve temel yardımlar konusunda reformların gerekli olduğu belirtiliyor.
Bu uygulamaların önkoşulunun ise vergi politikasında sert bir rota değişikliği ile büyük servet ve gelir sahiplerinin sosyal devleti şimdiye dek olduğundan daha fazla finanse etmelerini sağlamak.
Yoksulluk kategorisinde, ortalama gelirin yüzde 60’ının altında geliri olan kişiler sayılıyor. Avrupa genelinde uygulanan bu hesap yöntemi mevcut yoksulluğun göreceli oranlarını ortaya koyuyor. Bu yönteme göre 2013 yılında Almanya’da tek kişilik bir hanenin yoksulluk sınırı ayda 892 Euro ve iki çocuklu dört kişilik bir ailenin ise 1.873 Euro’ydu.
Yoksulluk raporu Parititische Wohlfahrtsverband tarafından düzenli olarak yayınlanıyor ve 2006- 2013 yıllarını kapsıyor.
Sevinç Sönmez
