Written by 15:00 POLITIKA

Almanya seçimlerine doğru: Sol Parti’nin ‘Gümüş Bukle’ hesabı

2021’deki genel seçimlerde yüzde 4,9 oyla sürpriz şekilde yüzde 5 barajının altında kalan, ancak kazandığı üç doğrudan milletvekili sayesinde mecliste 39 sandalyeye sahip olan Sol Parti’nin (Die Linke) 23 Şubat’taki erken seçimlerde barajı aşması beklenmiyor. Yapılan kamuoyu yoklamalarında partinin yaklaşık yüzde 4 oy alacağı tahmin ediliyor. Sahra Wagenknecht ve arkadaşlarının partiden ayrılmasına rağmen oy oranının halen yüzde 4 seviyesinde olması, Sol Parti’nin direndiğini gösteriyor. Daha önce yapılan eyalet seçimlerinde Sol Parti’nin oylarının neredeyse yarısını alan Sahra Wagenknecht İttifakı’nın (BSW) genel seçimlerde bu kadar oyu koparamayacağı anlaşılıyor.

Bunda Wagenknecht’in “muhafazakar” bir eksen üzerinden göçmen ve mültecileri seçim malzemesi yapmasının rolü büyük. Zira, Sol Parti’ye oy verenlerin önemli bir bölümü aşırı sağın, muhafazakarların kullandığı göç ve mülteciler konusunun aynı şekilde Wagenknecht tarafından kullanılmasına tepkili. Yine, bu nedenlerden ötürü Yeşiller ve SPD’ye tepki duyan seçmenlerin de BSW yerine Sol Parti’ye oy verme eğiliminde olduğu söylenebilir. Wagenknecht’in ayrılmasından sonra Sol Parti’nin 17 bin üye kazanması da dikkat çeken bir diğer önemli ayrıntı.

Bütün bunlara rağmen yüzde 5 barajını aşması zayıf görünen Sol Parti, mecliste yer almak için üç bölgeden doğrudan adaylar seçerek mecliste kalmak üzere “Aktion Silberlocke” (Gümüş Bükle Eylemi) hamlesi yaptı. Partinin tanınmış simalarından Gregor Gysi Berlin’den, Dietmar Bartsch Rostock’tan, Thüringen eski başbakanı Bodo Ramelow da Erfurt’tan doğrudan aday oldu. Daha önce doğrudan seçilmeyi başaran Leipzig Milletvekili Sören Pellmann da yeniden aday.

Özellikle bu dört seçim bölgesinde Sol Parti’nin mecliste kalmasını isteyen seçmenler en azından ilk oylarını bu adaylara verebilirler. Gysi, bugüne kadar seçim bölgesinde hep doğrudan seçilmeyi başardı. Bu nedenle yeniden seçilme olasılığı az değil. Yine, Ramelow de on yıl başbakanlık yaptığı eyalette kişisel olarak destek gören bir siyasetçi. Onun da seçilme olasılığı yüksek görünüyor.

Üç doğrudan adayın seçilmesi durumunda Sol Parti, mecliste grup kurabilecek sayıda milletvekili eyaletlerde aldığı oy oranlarına göre gönderebilecek.

SOSYAL KONULARA ÖNCELİK VERİYOR

18-19 Ocak’ta seçimler için genel kongresini toplayan Sol Parti’nin ilan ettiği seçim programında asıl olarak sosyal konular bulunuyor. Asgari ücretin 15 euroya çıkarılmasını talep ederken seçim kampanyasının merkezinde zenginlerden daha fazla vergi alınmasını koydu. Emeklilik maaşı oranı yüzde 53’lük bir emeklilik seviyesi ve emeklilik fonuna çok az ödeme yapan ya da hiç ödeme yapmayanlar için 1.310 euroluk asgari emeklilik maaşı talep ediliyor.

Daha önce Ukrayna’ya silah verilmesi konusunda hükümete tam destek verilirken, seçim kampanyasında farklı bir söylem sözkonusu. Yeni eş genel başkanı Jan van Aken, kongrede yaptığı konuşmada Ukrayna’ya silah verilmesine karşı olduklarını ilan etti.

“Zenginliği paylaşmak, fiyatları düşürmek. Birbirimiz için” başlığı altında yayınlanan seçim programın bir diğer önemli sloganı da “Herkes yönetmek, biz değiştirmek istiyoruz.” Bu slogan seçim afişlerinde de sıkça görülüyor.

Yüksek kiralar ve temel gıda fiyatları Sol Parti’nin kullanacağı en önemli konular arasında. Ülke çapında kira üst sınırı getirilmesini talep ederken, kiraların altı yıl boyunca arttırılmaması talep ediliyor. Ayrıca büyük emlak şirketlerini kamulaştırmak istiyor. Berlin gibi konut sayısının az olduğu şehirlerde 3 binden fazla daireye sahip olan şirketin kamu mülkiyetine geçirilmesi dikkat çeken talepler arasında. Kamulaştırmanın el koyma mı yoksa satın almayla gerçekleştirileceği ise belirsiz.

Zenginlerden daha fazla vergi alınmasını talep eden Sol Parti, milyarderlerin olmadığı bir ülkeden yana. Üç milyon ya da daha fazla olan büyük miraslar için veraset vergisinin yüzde 60 olması gerektiği ifade ediliyor. Küresel ısınmaya karşı da bir dizi talep öne süren Sol Parti, 500 kilometreden ya da trenle beş saatten kısa uçak seferlerinin yasaklanmasından yana. Özel jetler ve 60 metreden uzun mega yatların da yasaklanmasını istiyor.

Ukrayna’ya verdiği tam desteği son kongrede kısmen revize eden Sol Parti, Alman askerlerinin yurtdışına gönderilmesini, orduya daha fazla bütçe ayrılmasını, ABD orta menzilli füzelerinin Almanya’ya yerleştirilmesini de açık olarak reddediyor.

2021’deki seçimler öncesinde bütün söylemini SPD ve Yeşiller ile koalisyon ortaklığı üzerine kuran Sol Parti, bu söylemini de terk etmiş görünüyor. Bunda, böyle bir seçeneğin olma ihtimalinin olmaması da büyük bir rol oynuyor. Aksi takdirde özellikle “gümüş bukleler” her fırsatta muhalefet yerine bu seçeneği yeniden ısıtıp piyasaya sürecekti. (YH)

Close