Yücel Özdemir
Almanya’nın en köklü dayanışma derneklerinden biri olan örgütü Rote Hilfe (Kızıl Yardım) derneğinin banka hesapları GLS Bank ve Sparkasse tarafından resmen kapatıldı. Özellikle cezaevlerinde bulunan, tutuklanan antifaşistlerle dayanışma faaliyeti yürüten ve yaklaşık 19 bin üyesi bulunan Rote Hilfe, bu kararın nedeninin ABD’nin “Antifa Ost” adlı sözde bir yapıyı terör örgütü listesine alması olduğunu açıkladı.
Derneğin interner sitesinde konuyla ilgili olarak yer alan açıklamada, “Kısa süre aralıklarla yapılan bu ihbarlar, Donald Trump yönetimindeki ABD hükümetinin “Antifa Ost”u yabancı terör örgütü olarak listeleme kararıyla doğrudan bağlantılı. Bu önlem, Alman hukukunda bir karşılığı bulunmamakta ve son derece şüpheli delillere dayanan tek bir ceza davasına dayanmaktadır. Federal hükümet bu sınıflandırmayı benimsememiş ve “Antifa Ost”un yalnızca hukuki bir kavram olduğu ve önemli bir tehlike oluşturmadığına defalarca vurgu yapmıştır. Yine de ABD’nin kararı fiilen küresel bir etki yaratmaktadır” denildi.
ABD Hazine Bakanlığı’na bağlı OFAC adlı kurum, ‘Antifa Ost’u yaptırım listesinde terör örgütü olarak gösteriyor. Bu durum Alman bankalarında tedirginlik yaratıyor. Çünkü ABD’nin terör listesinde yer alan kişi ya da kurumlarla ilişkilendirilen bankalar, uluslararası ödeme sistemi SWIFT’ten çıkarılma gibi ağır yaptırımlarla karşılaşabiliyor. SWIFT resmen AB hukukuna bağlı olsa da, ABD dolarının küresel gücü nedeniyle ABD bu alanda etkili olabiliyor.
Süddeutsche Zeitung’un haberine göre GLS Bank, hesapları kapatmadan önce Rote Hilfe’ye ‘Antifa Ost’ ile bağlantısı olup olmadığını sordu. Banka, hesapların Şubat 2026’dan itibaren “düzenlemeler” nedeniyle kapatılacağını bildirdi. Banka ise gizliliğini gerekçe göstererek ayrıntı vermedi. Sparkasse Göttingen de benzer bir tutum sergiledi. Ancak Sparkasse’nin kamusal hizmet sorumluluğu bulunduğu için Rote Hilfe, bankaya karşı mahkemeye başvurdu.
Rote Hilfe yaptığı açıklamada, “ABD hükümetinin siyasi kararlarının Alman sivil toplumunu doğrudan etkileyebildiği bir hukuksuz alan oluşuyor” uyarısında bulundu. Yönetim kurulu üyesi Hartmut Brückner, ABD’de aşırı sağın güç kazanması hâlinde, kürtaj danışma merkezleri ya da queer örgütler gibi başka ilerici yapıların da ‘terörist’ ilan edilebileceğini söyledi ve “O zaman bankalar onların da hesaplarını kapatacak mı?” diye sordu.
Kendini sosyal ve çevreci olarak tanımlayan kooperatif bankası GLS Bank’ta birçok sol kurumun hesabı bulunuyordu. Ancak banka kısa süre önce Alman Komünist Partisi’nin (DKP) tüm hesaplarını da gerekçe göstermeden kapattı. DKP, bunun ABD’nin Küba’ya yönelik ambargosuyla bağlantılı olduğunu düşünüyor. Aynı bankadaki hesabı kapatılan bir diğer örgüt de Anarchist Black Cross Dresden oldu. Bu örgüt, başta Rusya ve Belarus olmak üzere tutuklu anarşistlere destek veriyor. Hesap kapatmaların asıl nedeninin antifaşistlerle dayanışma olduğu tahmin ediliyor.
1970’li yıllarda kurulan Rote Hilfe, kendisini, 100 yıl önce Almanya Komünist Partisi tarafından kurulan ve Nazi döneminde dağıtılan tarihi Rote Hilfe geleneğinin devamı olarak görüyor. Bugünkü Rote Hilfe, sosyalistler, komünistler, anarşistler, sendikacılar, barış ve iklim aktivistlerini bir araya getiren geniş bir dayanışma örgütü rolü üstlenmiş durumda. Pek çok tanınmış isim de dayanışma amacıya örgüte üye olmuştu.
Dernek uzun süredir iç istihbaratın takibinde. 2018’de dönemin İçişleri Bakanı Horst Seehofer, Rote Hilfe’nin yasaklanmasını gündeme getirmişti. Ancak bu girişim, ters etki yarattı ve dernek çok sayıda yeni üye kazandı.
Rote Hilfe Yönetim Kurulu üyesi Hartmut Brückner yaptığı açıklamada. Bugün bizim derneğimiz hedefte, ama bu eğilim böyle devam ederse yarın başkaları hedefte olacak. Bu ülkedeki ilerici güçleri, ABD’nin müdahalesinden bağımsız olarak ve küresel çapta faaliyet gösteren sağcı güçlere karşı daha iyi bir toplum için mücadeleye devam etmek üzere bizimle birlikte durmaya çağırıyoruz” dedi.
