Written by 14:37 HABERLER

Avrupa basınında İsrail-Hamas anlaşması yorumları: Umut ve güvensizlik bir arada

İsrail ile Hamas arasında ABD’nin ara buluculuğunda varılan anlaşma dün varılan anlaşma bugünkü Avrupa basınında geniş yer aldı. Yorumların önemli bir bölümünde sürece tepkinli yaklaşım dikkat çekiliyor. Bu yılın başında varılan benzer aşamalı bir anlaşmanın kısa sürede bozulduğuna dikkat çekilerek, bu anlaşmanın da kesin bir barış getirmeyeceği konusunda endişeli yaklaşımlar var. Yorumlarda öne çıkan ortak nokta ise İsrail ve Filistin’de yaşanan sevinç ve umut. İsrailliler rehinelerin en azından hayatta kalanlarına kavuşmanın, Filistinliler ise açlık ve ablukadan kurtulmanın umudu içinde. Anlaşmanın sağlanmasında ABD Başkanı Donald Trump’ın büyük bir rolünün olduğu dolayısıyla övgüler yapan satırlar da az değil.

Başta Almanya olmak üzere bazı Avrupa ülkelerindeki yorumlarda öne çıkanları derledik.

Süddeutsche Zeitung: Trajediler trajik bir şekilde sona erer, bu onların doğasında var. Hayatta kalan İsrailli rehineler önümüzdeki günlerde gerçekten serbest bırakılırsa, 7 Ekim ne ise o olarak kalacak: yüzyılın trajedisi. Tüm anlamsızlığı içinde durdurulamaz gibi göründüğü kadar kanlı. Hamas’ın anlaşmaya uyması halinde yaşayan rehinelerin yakınlarının sevinmesi için sebepleri var. Ancak Hamas tarafından katliam sırasında ve daha sonra bitmek bilmeyen rehin alma eylemleri sırasında öldürülen İsraillilerin sayısı göz önüne alındığında, insanların sevinmesi zor olmalı. Bu durum yaklaşık 70 bin Filistinlinin ölümü için de geçerli. Onlar sadece İsrail’in acımasız savaşının değil, aynı zamanda bu çılgınlığa bir an önce son vermek için yeterince çaba göstermeyen devletlerin de kurbanı.

Die Tazgeszeitung: Uluslararası taahhüt kağıt üzerinde kalmamalı: Gazze Şeridi’ne konuşlandırılacak ve kontrolü İsrail ordusundan devralacak uluslararası bir istikrar gücü kurulması Trump planının bir parçası. Bunun için her iki tarafın da belli ölçüde güven duyduğu güçlere ihtiyaç var. Avrupa ülkelerinin yanı sıra bazı Körfez ülkeleri de buna dahil. İtalya Perşembe günü bu konuda istekli olduğunu açıkladı bile; Almanya da bunu takip etmeli.

Junge Welt: Gazze Şeridi’nde büyük bir sevinç yaşandı. Binlerce kişi Mısır’ın Şarm El-Şeyh kentinde yapılan müzakerelerde bir anlaşmaya varılmış olmasını sevinçle karşıladı. Bu yılın başında İsrail, ilk rehinelerin takas edilmesinin ardından üzerinde anlaşmaya varılan ateşkesi bozmuştu. Gazze için birkaç günden fazla soluklanma vakti yoktu. Eylül ayında İsrail ordusu, Körfez Emirliği Katar’da Trump’ın verdiği ültimatomu görüşmek üzere bir araya gelen Hamas heyetini bombaladı. Trump’ın barışa olan ilgisizliği bundan daha açık olamazdı.

Der Spiegel: Trump imkansızı başardı. Ancak barışın sağlanması için daha gidilecek uzun bir yol var. İsrail ve Hamas arasındaki yeni anlaşma İsrail-Filistin çatışmasına bir çözüm değil. Ancak karanlığın ortasında bir ışık, ağır bir savaş başlamadan önce çok ihtiyaç duyulan bir insanlık anı. Gazze halkı için ateşkes siyasi bir sükunetten çok daha fazlası. Yıllar süren dehşetin ardından gelen bir nefes. Bombardıman durdu ve yardım nihayet en çok ihtiyacı olanlara ulaşabilecek. Yaralılar, açlar, travma geçirenlerin bir şansları var. Çok fazla değil ve kalıcı olmayabilir. Ama bu da bir şey. Ve bu önemli.

WOZ – Die Wochenzeitung (İsviçre): Bilinç yalnızca Karl Marx’ın tanımladığı biçimiyle varlığın bir ürünü değil, aynı zamanda toplumsal ütopyalarda, sanatta ya da hayallerde ‘henüz gerçekleşmemiş olan’ şeklinde ifadesini bulan bir ‘fazlalıkla’ da donatılmıştır. …  Ortadoğu’daki gerçek trajedi karşısında bu tür bir metafizik yaklaşım alaycı görünebilir. … Ancak Bloch’un umut ilkesi, yakın geleceğin gerçekliğini etkileyen kolektif bir hayal gücü biçiminde de yorumlanabilir. Özellikle şimdi, çatışmanın çözümü için bir plan varken … Avrupa’da da dayanışmacı umudu hayata geçirmemiz gerekiyor. (eurotopics.net)

La Stampa (İtalya): Ortadoğu’daki bu müzakere sürecini öncekilerden ayıran tek bir unsur var: Donald Trump’ın varlığı. Paradoksal görünse de ABD tarihinin en sıra dışı başkanının öngörülemezliği, fevriliği ve kurumsal yapıya karşı ilgisizliği, geçmişle bağları koparan bu müzakere masasını gerçek bir dönüm noktasına dönüştürüyor. Amerikan demokratik sisteminin istikrarı açısından zaman zaman endişe yaratan bu özellikler, Şarm el-Şeyh’teki görüşmelerde belirleyici rol oynuyor. (eurotopics.net)

ABC (İspanya): Bugün Trump’ın önerisinde küçük de olsa bir umut ışığı görüyoruz. … Suriye’deki rejim değişikliğinden sonra Rusya artık belirleyici bir aktör değil. … Arap ülkeleri, Yahudi karşıtlığından ziyade geleceğe odaklanmaya başlıyor. ABD’nin nokta atışı hava saldırıları ve İsrail’in Hizbullah gibi terör örgütlerini etkisiz hale getirmesiyle birlikte, İran rejiminin geleceğine dair belirsizlik umut verici bir hâl alıyor. Ve çoğumuz nefesimizi tutmuş ABD’nin zorlu girişiminin başarısını beklerken, sistem karşıtı aşırı sol çevreler ve bazı maceracılar Gazze Şeridi’nin hakları için değil, İsrail’in ortadan kaldırılması için protestolarını sürdürüyor. (eurotopics.net)

Close