Written by 09:39 ÇALIŞMA YAŞAMI

Bosch işçileri gelecekleri için kararlı

Ali Çarman/Waiblingen

Almanya’da işçi sınıfı saflarında son bir yıl içinde tartışılan konuların başında işten atmalar gelmektedir. Zira, otomobil sanayisi ve ona bağlı olan irili ufaklı fabrikaların tümünde toplamda binlerce işçinin çıkışı söz konusu. Sadece Stuutgart ve çevre şehirlerde 22 bin işçinin işten atılacağı bilinmekte.

Alman markası olmuş Bosch tekeli işten atmalar konusunda başı çekiyor. Bir zamanlar ayrıcalıklı işyeri olan Bosch günümüzde tam tersi olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Üstelik, Bosch tekeli bu planlarına gerekçe olarak yeteri kadar kar elde etmediğini, uluslararası rekabet koşulları gibi yalanlarına başvurmakta. ABD tekeli Johnson’u satın almak için 8 milyar dolar ödemekten kaçınmayan Bosch, yönetim kurulu üyesi iki kişiye özel jet alabiliyor. Milyarlarını sürekli artıranlar işçi söz konusu olduğunda binbir türden yalan söylemekteler.

AB ülkelerinin kalbi durumundaki Almanya’da bu durumun yaşanması bir yanıyla daha büyük olumsuzlukların kapıda olduğunu da göstermekte. Kriz ve işten atma aynı zamanda kapitalizmin doğasında olan ve geçici olmayan, değişik zamanlarda kendisini farklı biçimlerde gösteren bir olgu. Bunun en basit açıklaması her daim daha fazla kar peşinde koşan tekeller ve sömürgenlerin kendi aralarındaki rekabet denilebilinir.

Yeter artık! İşten atmalara hayır!

IG Metal sendikası, kasım ayı boyunca farklı şehirlerde değişik eylemler gerçekleştirdi. Mercedes müzesi önünde, Bosch merkezinin bulunduğu Schwieberdingen önünde sendika ve işçi temsilcilerinin katıldığı, kapıların kırmızıya (kanlı) çevrildiği eylem, Reutlingen Bosch’ta bin kişinin katıldığı işten atmaları protesto mitingi, işten atmaların yaşandığı bir başka tekel Mahle’nin işçi temsilciği ve sendika temsilcileri açıklama yaparak işten atmalara karşı kararlı duracaklarını açıklaması, Audi Neckarsulm, Heilbronn Azur Space fabrikalarında aktif öğle molası eylemleri, Esslingen Putzmeister Group benzer bir eylem, WMF Geislingende 300 işçinin katıldığı yürüyüş ve miting… Bir ay içinde gerçekleştirilen bu eylemler daha da sıralabilinir. Ancak kısaca yazdıklarımız dahi bölgedeki durumu az çok izah etmekte.

Waiblingen Bosch işçileri direniyor

70 yıldan bu yana üretimde bulunan ve 1980’lerde 2000 işçinin günümüzde ise 560 işçinin çalıştığı Bosch Waiblingen’in kapılacağı uzun zamandır belirtilmekte. İşyeri işçi temsilciliği başkanı Stefano Mazzei, bölgede önemli bir yeri alan fabrikanın kapatılmasını kasıtlı olarak değerlendirmekte ve geleceğimize sahip çıkacağız demekte.

IG Metal sendikası 24 Kasım Pazartesi günü saat 11.00’de bir yürüyüş ve miting gerçekleştirdi. Bütün Bosch fabrikalarında, değişik fabrikalarda 3 bine yakın işçi otobüslerle erkenden toplanma yerine gelmeye başladılar.

İşçiler pankart, kırmızı bayraklar ve hazırlamış oldukları dövizleri yoğun yağmura rağmen bir an dahi yere bırakmadılar. Düdük ve siren sesleri birbirine karışırken sloganlar gür bir şekilde haykırıldı. Konuştuğumuz işçiler öfke dolu idi. Eylemde dikkat çeken bir olgu ise genç işçilerin yoğunluğu oldu.

En önde sürekli kornaya basan büyük bir araç, Waiblingen Bosch Mücadeleye Hazır pankartının ardında saf tutan işçiler öfke ve coşkuyla harekete geçtiler. “Buradayız, gürültü çıkarıyoruz, çünkü işimizi elimizde almak istiyorlar” sözleri bir uçta diğer uca dalga misali yayılıyor. Bir işçi, “Bosch geri adım atmaz ise, Waiblingen Bosch fabrikasını 7/24 direnişe geçerek kapatacağız” diye haykırıyor.

Yürüyüş korteji meslek okulunun önünde geçerken bir grup öğrenci pencereye çıkarak işçileri alkışlarla desteklediler. Yüksek bir binaya asılan; “Kapitalistlere kimin ihtiyacı var ki!” pankartı işçilere ayrı bir heyecan verdi. Yol boyu birçok duvara yazılmış sloganlar: Sınıf mücadelesi, sınıfa karşı sınıf yazıları genel olarak ilgi gördü.

Birlik ve dayanışmayı güçlendirelim

Waiblingen Bosch fabrikasının önüne geldiğimizde, içeride yüzlerce işçi yağmura rağmen “Solidarität statt Spaltung – Bölünme Yerine Dayanışma” pankartının ardında hazırda bekliyor gördük.

Bosch, gelen işçilerden korkmuş olacak ki, fabrikanın ana kapısına barikatlar kurmuştu. İçeriye verilen haber ile yüzlerce Bosch işçisi, direniş ve mücadele haykırışlarıyla miting alanına alkışlarla çıktı.

Fabrikanın önüne kurulan sahnede ilk konuşan Bosch fabrikaları İşyeri İşçi Temsilciliği Başkanı Frank Sell, “Yapılan çılgınlıktır. İşten atmalara karşı sessiz kalmayacağız ve sonuna kadar mücadele edeceğiz” dedi.

IG Metal Baden-Württemberg Başkanı Barbara Resch, “Bu ülkede hiçbir şey olmamasına gerçekten çok öfkeliyim. Tekrar ihtiyaç duyulan şey, iyi fikirler ve bu bölgedeki şirketleri bu kadar başarılı kılan cesaretle, sorumlulukla dönüşümle süreci ele alabiliriz. Birlik ve dayanışma mükemmel, umutlu olmaya devam edeceğiz” dedi.

Kamu emekçileri sendikası ver.di Stuttgart Başkanı Sidar Çarman da işçileri selamladığı konuşmasında “Sorunlarımız ortak, işten çıkarmalara ve fabrika kapanmasına hayır, dayanışma bizlerin en güçlü yanıdır” dedi.

Stuttgart,Wernau, Reutlingen, Leonberg, Murrhardt, Hildesheim, Bamberg, Homburg, Nürnberg Bosch işçileri ve Untertürkheim Sindelfingen’deki Mercedes-Benz fabrikalarından 2 binden fazla işçi protesto yürüyüşüne katıldı.

Otomobil yan sektöründe büyük tehlikelerin devam ettiği koşullarda gerçekleştirilen ve baştan sona coşkulu geçen eylem umarız daha büyük, daha kitlesel eylemlerin habercisi olur… İşçiler kendi geleceklerine sahip çıktıklarında peşlerinde gelecek olanların sayısı da artacaktır.

Fotoğraflar: Ali Çarman / Waiblingen

Close