Göçmen Kadınlar Birliğine bağlı kuzey bölge dernekleri Hamburg’da düzenledikleri bir festivalle GKB’nin 20. Yılını kutladı. Hamburg Üniversitesi salonunda yapılan etkinliğe Hamburg, Hannover, Kiel, Braunschweig ve Delmenhorst’dan 300’ün üzerinde kadın katıldı.
Festival, Almanyada’ki sosyal kısıtlamaların kadınlar için ne anlama geldiğini konu edinen bir panelle başladı. Panelin moderasyonunu DİDF Hamburg yönetim kurulu üyesi Dilan Baran yaptı. Panelin katılımcıları arasında otonom kadınları koruma evlerinden Petra Schlesinger, GEW sendikası göçmen komisyonundan çeşitlilik ve ırkçılıkla mücadele için eyalet komitesi üyesi Dîlan Stêrk, Enternasyonal Gençlik (IJV)’ten çırak temsilcisi Noa Looft ve GKB yönetim kurulu üyesi Zara Canbay katıldı.
Petra Schlesinger kadın sığınma evlerinin durumunun çok zor olduğunu vurguladı. Yeterli yer olmadığını, evlerin aşırı dolu olduğunu ve sadece Hamburg’da bile yüzden fazla yer eksik olduğunu anlattı. Üstelik önemle şiddet gören kadınların sorunları sadece daha fazla sığınma evi yaratarak çözülemeyeceğini de anlattı.
IG BCE Sendikası gençliğinden Noa Looft, neredeyse tüm yaşam alanlarında sosyal kesintilerin sonuçlarını hissettiklerini anlattı. Bunun özellikle okul ve üniversitelerde görüldüğünü, bu kurumlarda sömestr ücretlerinin sürekli arttığını, kantinlerin giderek pahalılaştığını ve sınıf gezilerini iptal edildiğini belirtti.
Öte yandan Looft, çalışma hakları için her zamankinden daha fazla mücadele etmek gerektiğine dikkat çekerek, kendi iş yerinde toplu sözleşme görüşmelerinin yakınlaştığı bir dönemde çıraklar olarak 300 euro daha fazla ücret ve süresiz istihdam garantisi talep ettiklerini dile getirdi.
GEW’den Dîlan Stêrk, kadınların özgürlüğünü güçlendirilmesinin GEW’nin çalışmalarının önemli bir parçası olduğunu vurguladı. Bu bağlamda, kadınların kendi hayatlarını kendileri finanse edebilmeleri ve ekonomik olarak eşlerinden veya ailelerinden bağımsız olabilmeleri özellikle önemli olduğunu ve bunun için daha iyi çalışma koşulları gerektiğini anlattı.
Zara Canbay da, hükümeti sosyal kesintileri vatandaşları birbirine düşürmek için nasıl kullandığını açıkladı. Ayrıca, sosyal yardımlardaki tüm kesintilerde yine kadınların mağdur olduğunu vurguladı. Özellikle bakım derecesi 1’deki kesintilerle ilgili tartışmalarda bakım ve bakıcılık görevlerinin yine kadınların yüküne olacak şekilde özel hayata kayıldığı görülüyor.
Kültürel programda ise, Hannover GKB derneğinde çalışmalarını yürüten tiyatro grubu kadına şiddeti anlatan bir skeç sahneledi.
GKB Yönetim Kurulu üyesi Yeter Özbolat
GKB yönetim kurulu üyesi Yeter Özbolat da yaptığı konuşmada, “Bizler ‘Güçlü, cesur ve kararlı!’ sloganıyla barış, eşitlik ve ırkçılığa karşı birlikte omuz omuza mücadele ediyoruz ve etmeye devam edeceğiz. Sadece bugün değil, kuruluşumuzdan bu yana Göçmen Kadınlar Birliği olarak daha iyi çalışma ve yaşam koşulları, sosyal adaletsizliklere, sömürüye, ayırımcılığa isçi ve emekçilerin bölünmesine karşı kararlı mücadele yürütüyoruz. Göçmenlerin eşit haklara sahip olması, dışlanmanın ve ayrımcılığın olmadığı bir toplum için, yerli ve göçmen kökenli insanların barış ve dayanışma içinde birlikte yasaması için…kısacası daha güzel bir dünya için mücadele ediyoruz.”
Hamburg ve Kiel GKB koroları etkinlikte sahne alarak kadın ve barış şarkıları seslendirdiler. Hamburg GKB Ritim grubu da sahne alarak bir renk kattı. Berlin’den Gizem Gözüaçık sahnede söylediği şarkılarla kadınların beğenisini kazandı.
Hamburg Landes Frauenrat, DIDF Hamburg, IJV Hamburg ve DIDF Jugend adına kısa konuşmalar yapıldı. Kadınlar yaptıkları konuşmalarda eşitlik için ortak mücadele çağrısı yaptı.
Festivalin ilgi gören sanatçılarından biri de Aydilge oldu. Salonun coşkusunu daha da artıran Aydilge’nin parçaları beğeniyle dinlenirken festival hep birlikte çekilen halaylarla sona erdi. (YH/Hamburg)
