Marcel Kunzmann/TELEPOLİS
Fotoğraflarımızı yüklediğimizde Google bizim hakkımızda neler öğreniyor? Şirketin yapay zekasının görüntüleri en küçük ayrıntısına kadar nasıl analiz ettiğini gösteren yeni bir araç ortaya çıktı.
Google fotoğraflarımızdan bizim hakkımızda neler öğrenebilir? Google’ın (veya bir süredir ana şirketinin adıyla Alphabet’in) eski bir çalışanı ve yazılım geliştiricisi, tam da bu soruyu yanıtlayan yeni bir araç geliştirdi.
ESKİ PERSONELİNİN GOOGLE’LA HESAPLAŞMASI
Wired dergisinin haberine göre, 2020 yılında Google’ın ABD ordusuna drone görüntülerinin yapay zeka tabanlı analizi konusunda yardımcı olduğunu öğrendikten sonra şirketteki işinden istifa eden Vishnu Mohandas, eski işvereniyle hesaplaşmak istiyor.
Kasım ayında yayınlanan “Theyseeyourphotos” analiz aracıyla her kullanıcı kendi görsellerini yükleyebiliyor ve ardından Google’ın görüntü yapay zekası Google Vision’ın bu görsellerden ne elde ettiğine dair bir özet alabiliyor. Mohandas, Cloud/bulut tabanlı görüntü tanıma hizmetine bir API arayüzü kurdu.
Amaç, Google’ın kullanıcıların fotoğraflarından çıkarabileceği büyük miktardaki özel ve bazen hassas bilgileri kullanıcılara göstermek. Araç web tarayıcısı üzerinden ücretsiz olarak kullanılabiliyor ve sonuçları İngilizce olarak sunuyor.
Ayrıntılı kısa analizler kullanıcılar hakkında bilgi ortaya çıkarıyor. Sonuçlar bazen korkutucu derecede kesin oluyor: Google, fotoğraflarda tasvir edilen kişilerin sayısını ve kökenini (“Avrupalı”, “Latin”, “muhtemelen İngiliz” vb.) tanımakla kalmıyor, aynı zamanda sosyal statülerini de (“orta sınıf”) belirliyor , “işçi sınıfı”, “düşük gelir” vb.) giyim ve çevre gibi özelliklere göre sınıflandırıyor.
Ruh hali de kaydediliyor ve çoğu zaman şaşırtıcı derecede doğru görünen ve insanlar tarafından önemli ölçüde farklı şekilde tanımlanamayacak farklı kategorilere ayrılıyor. Aynı şekilde, hobiler ve olası gelecek beklentileri de dahil olmak üzere yaşam durumunun kesin bir değerlendirmesi yapılarak, bu temelde uygun reklamın önerilmesi sağlanıyor.
KİŞİ VEYA GRUBA UYGUN REKLAM
Örneğin seyahat eden yaşlılar aktif bir yaşam tarzına sahip olarak değerlendirilir, ancak aynı zamanda gelecekteki sağlıkları açısından risk grubu olarak sınıflandırılırlar. Bu, seyahat sağlayıcıları, sağlıklı yiyecekler ve bakım tesisleri için reklamların bu çevrede popüler olduğu anlamına geliyor.
Kenar semtlerde oturan ve muhtemelen işçi sınıfına ait olduğu düşünülen bir grup insanın giyim ve moda aksesuarlarına ilgi duyduğu gösteriliyor ve buna göre çeşitli spor malzemeleri üreticilerine reklam vermeleri öneriliyor.
Google Vision’a göre, orta sınıf ev sahipleri gelecekte “evlerinin parasını ödemekte zorluk çekebilir” ve “dalgalı bir mali durumla” karşı karşıya kalabilirler. Yani: Sigorta şirketleri ve hırdavatçılar için reklam verin!
Öte yandan, Google’a göre kitaplığında Marx bulunan herkes akademisyen ve entelektüel grubuna dâhildir ve büyük ihtimalle “mevcut ekonomik sistemden potansiyel olarak hoşnutsuzdur.” Yapay zeka, “Bu içgörüleri, değişimi teşvik eden veya statükoyu sorgulayan ürün ve hizmetlerle hedeflemek için kullanabiliriz” diyor ve Amazon’da Jacobin dergisi ve siyasi kitaplar için reklam önerilerinde bulunuyor.
Google Vision’ın her türlü olası açıdan ticari açıdan uygulanabilir bilgi çıkarmaya çalıştığı açık. Örneğin, saf doğa görüntüleri için araç, “bölgede açık hava aktiviteleri ve doğayla ilgili ürünler için potansiyel bir pazar boşluğu” görüyor.
YEMEK FOTOĞRAFLARI İNCELİKLE ANALİZ EDİLİYOR
“Ne yersen o’sun” – bunu Google da biliyor. Futurezone portalının bildirdiğine göre, Google Vision, insanların olmadığı bir restoran masasının fotoğrafı için şaşırtıcı derecede ayrıntılı bir analiz sağladı.
Renk paleti, sofra takımları ve yemeklerin düzenlenmesi yakından incelendi (“arduvaz taşından yapılmış tabaklarda servis edilen küçük porsiyonlar, sofistike bir sunuma doğru bir eğilimi gösteriyor”). Yapay zeka, renk ve yapıdaki minimal farklılıklara dayanarak, ekmeğin ev yapımı veya kaliteli bir fırından alınmış ekmek olduğu sonucuna varıyor.
Mohandas, programın kendi fotoğraflarından birinde yer alan kol saatini Casio model F-91W olarak tanımlaması ve hatta bu modeli İslamcı teröristlerle ilişkilendirmesi karşısında şaşkınlığa düştü. Daha sonra Wired’a açıkladığı gibi, sonuçların “biraz daha zararsız ama yine de korkutucu” olması için sistemleri ayarladı.
Sistem konum tanıma ile de çalışıyor, ancak bazı kısıtlamaları var. Yapay zeka, Berlin Olimpiyat Stadyumu veya Rio de Janeiro’nun silüeti gibi ünlü simge yapıları güvenilir bir şekilde belirleyebilir, ancak Erfurt veya Freiburg gibi daha az bilinen şehirler söz konusu olduğunda, araç iyi görüntülerle beslense bile başarısız olur.
Genel olarak bakıldığında yapay zekanın yoğun olarak ABD ve Anglosakson bölgeleri için eğitildiği görülüyor. Ancak yine de Deutsche Bahn trenlerini tanımayı da başarıyor ve ardından Alman sağlayıcıların uygun reklamlarını öneriyor.
VERİNİN GÜCÜ
Mohanda’nın ürettiği bu aracı denemek isteyen herkes, analiz için kullanılan görüntülerin geçici olarak Google’ın sunucularına iletildiğini bilmeli.
Operatör Ente, sonuçların açıklanmasının ardından bu bilgilerin silineceğini belirtti. Ancak Google ve üçüncü tarafların “yüklenen görselleri, konum verilerini veya meta verileri kendi politikalarına uygun olarak depolaması” da mümkün.
Mohandas, “Theyseeyourphotos”un, teknoloji şirketlerinin müşterilerinin fotoğraflarından elde edebilecekleri bilgi zenginliği konusunda farkındalık yaratmasını umuyor. “Google’ın 20 yıl sonra da varlığını sürdüreceğine inandığım bir şirket olduğunu düşünüyorum” diyor. Günümüzde çocukluk fotoğraflarına bakıldığında, insanın neyin mutlu, neyin üzgün olduğuna dair fikir edinilebiliyor.
Mohandas, “Bu bilgiler, onlarca yıl sonra reklam verenlerden, tanışma sitelerine, işverenlere ve henüz var olmayan ancak psikolojik profillemeden fayda sağlayacak sektörlere kadar, bu verilere erişimi olan herkes tarafından manipüle edilmek amacıyla kullanılabilir” uyarısında bulunuyor.
(Çeviren: Semra Çelik)