Written by 13:56 uncategorized

Viyana’nın kızılı Karl-Marx-Hof

HIDIR GÜYILDAR

Avrupa´nın en güzel ve tarihi şehirlerinden biri olan Avusturya´nın başkenti Viyana, asırlar boyu işgallere, sınıf savaşlarına sahne olmuştur. M.Ö. İskitlerin, Keltlerin, Germen kavimlerinin ve Roma İmparatorluğu’nun; M.S. ise Hun, Got, Avar, Macar ve Bavyeralıların saldırı ve işgallerine uğramıştır. 1485-1490 Macar kuşatmasını, Osmanlıların 1529 ve 1683 kuşatmaları izlemiştir. Her savaş ve işgalden sonra hasar gören şehir; köleler, esirler ve emekçiler tarafından büyük emekler harcanarak yeniden inşa edilmiştir.
Birinci emperyalist paylaşım savaşından sonra, Viyanalı emekçiler, büyük bir yoksulluk ve sefalet içinde kıvranmışlardır. Çevre prensliklerden Viyana`ya göçlerin başlamasıyla şehrin nüfusu 2 milyona çıkmış, konut alanında ciddi sorunlar başlamıştır. Ev fiyatlarındaki spekülasyonlardan dolayı kiralar oldukça artar ve yaklaşık 300 bin insan evsiz kalır. Öyle ki, sokakta kalan yaklaşık 90 bin yoksul, sadece uyumak amacıyla, saat hesabı bir yerler kiralar hale gelmiştir. Çevreden gelen göçmen işçilerin kaldığı mevcut evlerin yüzde 92`sinin tuvaleti, yüzde 95´in su tesisatı, yüzde 93´ün de elektriği yoktur.
HALKTAN YANA BELEDIYECILIK
Savaş sonrası özellikle Wienerwald`da yasadışı yerleşim yerleri, yani ´gecekondu´lar yapılır. Yeni yerleşim yerleri açma politikaları da bu tarihte ağırlık kazanır. Bunu belediyenin finansal destek ve arazi sağladığı inşaat kooperatiflerinin kurulması izler ve sosyal demokratların denetimindeki belediye, rüştünü ispatlamak zorundadır. Emekçiler yeni yerleşim yerlerinin açılmasında gönüllü mesailer yaparak çalışırlar ve inşa ettikleri bu evleri halkın yararına çalışan kooperatifler aracılığıyla ellerinde tutarlar. Bu zaman diliminde, kendi kendini yöneten 50 kadar yeni yerleşim birimi oluşur ve 15 bin civarında bina yapılır.
1922 yılında Viyana kendi başına bir eyalet olunca, sosyal demokrat belediye yönetimi, konut inşa vergisi ve lüks vergisi (eğlence merkezlerinden, pahalı restoranlardan, araba sahiplerinden, ev hizmetçisi çalıştıranlardan) toplayarak, yeni sosyal konut inşa programına mali kaynak yaratır.
Bu konutların özelliği, ortak kullanılan çamaşırhane, banyo, çocuk kreşleri, revir, kütüphane ve yeşil alanların olmasıdır. Konutların daüılımı ise oldukça şeffaf bir puanlama sistemiyle yapılmıştır. Kirası oldukça düşük; normal bir işçinin gelirinin yüzde 4´üne karşılık gelecek tutardadır.
1934 yılına kadar Karl-Marx-Hof, Friedrich-Engels-Platz, Reumannhof, Karl-Seitz-hof gibi 348 yeni yerleşim yeri yapılmıştır. Bu tarihte Viyana nüfusunun onda biri bu konutlarda oturmaktadır.
KARL-MARX-HOF
Yeni yerleşim birimleri içinde, dış duvarları sarı-kırmızı renkli Karl-Marx-Hof´un başka bir özelliği vardır. Avusturya´nın en önemli mimarlarından Otto Wagner´in öğrencisi mimar Karl Ehn tarafından tasarlanan Karl-Marx-Hof, görkemli bir mimari yapıdır. 150 bin metrekarelik bir alan üzerinde, 1 km uzunluğunda, içinde bir meydan ve iki büyük avlu bulunan, 7 katlı tek bir bloktan oluşan yerleşim alanı, 1382 konut kapasitesine sahiptir. 5 bin 5 yüz kişinin barınabileceği bu görkemli yapı içinde çocuk yuvası, yüzme havuzu, hamamlar, dükkanlar, çamaşırhane, kütüphane ve yeşil alanlar da mevcuttur.
Avusturya´da, Austro faşizminin yönetime el koymasının ardından, en ciddi direnişlerden biri, Karl-Marx-Hof´da yaşanır. Dirineşin kırılmasından sonra faşistler, Karl-Marx-Hof´un adını “Heiligenstaedter Hof “olarak değiştirirler. 1934 yılının 12-15 Şubat´ında yaşanan bu işçi direnişinin adı, Karl-Marx-Hof´un önündeki alana (12 Şubat Meydanı) verilmistir. 1938/38 yıllarında 66 Yahudi aile, bu siteden alınarak toplama kampına gönderilir. 1945 yılında faşizm tarihin çöplüğüne atıldığında, site tekrar adına kavuşur.

Close