Written by 13:09 uncategorized

AB ve BM sığınmacı zirvesi düzenliyor

01siginma

Avrupa Birliği (AB) ve Birleşmiş Milletler (BM), Avrupa sınırlarında yaşanan sığınmacı dramını görüşmek üzere olağanüstü zirveler düzenliyor.

Avrupa sınırlarında son yıllarda yaşanan sığınmacı ölümlerinin artması üzerine AB, Almanya, Fransa ve İngiltere’nin baskısıyla acil olarak toplanıyor. 14 Eylül’de toplanacak AB İçişleri ve Adalet Bakanları, sığınmacı dramı ve genel olarak ’sığınmacılarla nasıl mücadele edileceği‘ konusunda çeşitli kararlar alacak.

AB Dönem Başkanı Luxemburg’ın çağrısı üzerine yapılacak olağanüstü zirvede, asıl olarak siyasi nedenlerle gelmeyen sığınmacılara karşı sert önlemlerin alınması bekleniyor. Bunların başında ise Batı Balkan ülkelerinden gelenler oluşturuyor.

Almanya Başbakanı Angela Merkel, zirve çağrısı dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Acil olarak sığınmak zorunda olmayan, sadece ekonomik nedenlerle AB’ye gelenlere karşı önlem alınması gerekiyor” dedi. Almanya adına 14 Eylül’de yapılacak zirveye katılacak İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere de aynı görüşü savunarak, yıl sonuna kadar gelmesi beklenen 800 bin sığınmacının Almanya için çok fazla olduğunu dile getirdi.

İTALYA VE YUNANİSTAN’TA KAYIT MERKEZLERİ KURULSUN

Almanya, Fransa ve İngiltere, 14 Eylül’deki zirveye Yunanistan ve İtalya’da ön kayıt merkezleri (“Hotspots”) kurulması teklifiyle gidecek. Her iki ülkeye gelen sığınmacıların böylece hep birlikte kayıt alınması sağlanacak ve ardından üye ülkelere paylaştırılması hedefleniyor. Ancak, İngiltere daha önce bu paylaştırmada yer almayacağını açıklamıştı.

Öte yandan Macaristan’ın Sırbistan sınırına ördüğü tel duvar, Fransa ile arasında diplomatik krize yol açtı. Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius, duvarın Avrupa’nın temel değerlerine aykırı olduğunu söyledi. Fabius „özellikle bazı Doğu Avrupa ülkelerinin“, göçmenlerin AB üyeleri arasında dağıtılmalarına karşı çıkmalarını da „skandal“ olarak nitelendirdi.

BM’DEN DE ZİRVE ÇAĞRISI

Öte yandan BM Genel Sekreteri Ban Ki moon, Avrupa’da yaşanan sığınmacı kriziyle ilgili olarak New York’ta bir zirve yapılması çağrısında bulundu. Basında yer alan haberlere göre BM Genel Sekreteri Ban Ki moon New York’ta yaptığı açıklamada AB’de yaşanan göçmen krizine işaret ederek “Bu küresel sorunun” aşılması için 30 Eylül’de özel bir buluşma düzenlenmesi çağrısını yaptı. Genel Sekreter, “Bu ortak siyasi yanıt gerektiren insani bir trajedidir” şeklinde konuştu.

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiseri Antonio Guterres ise, “İnsan kaçakçıları en kötü suç çeteleri ve işin trajik yanı Akdeniz’de ve Orta Avrupa’nın otobanlarında adeta cirit atıyorlar” açıklamasını yaptı.

AVRUPA’NIN MÜLTECİ KARNESİ ZAYIF’

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin (UNHCR) verilerine göre, 2015 yılında 300 binden fazla sığınmacı Akdeniz üzerinden Avrupa’ya ulaşmayı başardı. Bunlardan 200 bininin Yunanistan, 100 bininin ise İtalyan kıyılarında karaya çıktığı belirtiliyor. Bu yıl içinde yaklaşık 2 bin 500 sığınmacının ise Akdeniz yolculuğu sırasında ya hayatını kaybettiği ya da kaybolduğu kaydediliyor.

UNHCR Sözcüsü Melissa Fleming Twitter üzerinden paylaştığı mesajında, “Akdeniz Avrupa’ya ulaşma hayalleri kuranlar için en ölümcül rota olmaya devam ediyor” ifadesine yer verdi.

Sığınma Yasası sertleştiriliyor, sınırdışılar hızlandırıyor

Federal İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere (CDU), Sığınma Yasası’nın sertleştirilmesinden yana olduğunu söyledi.

Federal İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan ve basına yansıyan yasa tasarısına göre, sığınma başvurusunda bulunanların geçici barınma merkezinde şimdikinden daha uzun süre bekletilmesi ve bulundukları yerleri terk etmemeleri için daha sert önlemler alınması konularına yer veriliyor. Tasarıda ayrıca para yerine kumanya verilmesi de yer alıyor.

Tasarıya göre ilk başvuru sırasında, şu anda üç ay olan bekleme yerindeki ikametin, 6 aya çıkarılması planlanıyor. Bu konuda Federal İçişleri Bakanlığı ile eyalet içişleri bakanlıkları arasında bir uzlaşmanın olduğu ifade ediliyor.

Yeni tasarıda ayrıca şu anda üç ay boyunca kaldığı yerin 30 km dışına çıkmama yönündeki uygulamanın da 6 aya çıkarılması yer alıyor. Böylece, özellikle “güvenli ülkeler” olarak belirtilen ülkelerden gelenlerin kolay ve hızlı şekilde sınırdışı edilmesi planlanıyor. (YH)

‚İzmir’e sığınmacı kampı kurulsun!‘

Federal İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere, Avrupa Birliği’ye (AB) iltica taleplerinin değerlendirileceği mülteci kamplarının Türkiye’de kurulması gerektiğini söyledi. Euronews televizyon kanalına konuşan Maiziere, önerisinin hem mültecilerin sorunlarınına yanıt vereceğini, hem de AB üyesi ülkelerin sınırlarında yaşanan krizi hafifleteceğini iddia etti. Maiziere, tartışılacak öneriyi “Büyük bir mülteci kampının Türkiye’de kurulabilmesi için AB fonlarından faydalanabiliriz. O mülteci kampında kimin Avrupa’ya alınacağına karar verebiliriz” sözleriyle savundu. Mazieren’in kampın İzmir’e kurulmasını önerdiği de ifade edildi.

Öte yandan AB, göç politikaları kapsamında Türkiye’ye 469 milyon euro fon ayırmış durumda. Bu tutar hem gerçekleştirilen projeleri hem de plan aşamasındaki projeleri kapsıyor.

Avrupa Komisyonu’nun Balkanlar ve Türkiye’deki göç politikaları fonuna dair yapılan son açıklamada, Suriye’den Türkiye’ye gelen mülteciler için fonun 94 milyon euroluk diliminin kullanıma açıldığı da ifade ediliyor. (YH)

Merkel’den AB çapında ortak Sığınma Yasası önerisi

Pazartesi akşamı Berlin’de Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ile bir araya gelen Almanya Başbakanı Angela Merkel, Avrupa çapında geçerli olacak bir Sığınma Yasası’ndan yana olduğunu söyledi.

Düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Merkel, “Almanya ve Fransa olarak sığınmacılar için asgari barınma ve sağlık koşullarının sağlanmasından yanayız” dedi. Hollande ise, “Güvenli ülkeler” tanımlamasının yeniden yapılmasını ve bu konuda görüş birliğine varılmasını istedi.

Almanya ve Fransa liderleri önümüzdeki dönemde Yunanistan ve İtalya’da ortak sığınmacı kabul merkezlerinin kurulması ve personelinin birlikte atanmasını önerdiler. Merkel ve Hollande, sığınmacı kabul merkezlerinden ülkelere göre adil bir paylaşımın yapılmasını da önerdi. (YH)

DİDF: Saldırılara karşı önlem alınmalı

Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu (DİDF) Yönetim Kurulu yaptığı açıklamada, Almanya’da sığınmacılara yönelik saldırıları kınayarak, herkesi ırkçılığa ve yabancı düşmanlığına karşı harekete geçmeye çağırdı.

DİDF tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi: “Son haftalarda hükümet ve basın tarafından sığınmacılar üzerinden yürütülen tartışmaların ardından, başta Heidenau ve Nauen olmak üzere bir çok yerde sığınmacılar için yapılan, ancak henüz kullanıma açılmayan yeni yurtlara saldırılar düzenlendi.

Yurtlarda kimse olmadığı için için ölü ve yaralılar bulunmuyor. Ancak, bu ülkedeki sığınmacıları gelecekte nasıl bir tehlikenin beklediğini açık olarak gösteriyor.

Eli sopalı Neonazi gruplarının, polisle çatışarak sığınmacılara saldırma girişimleri, ırkçı şiddetin kitlesel bir karakter kazandığını ortaya koyuyor. Bu nedenle, devletin acil bir şekilde sığınmacılara karşı şiddete başvuran ırkçı-faşist gruplara etkili bir şekilde mücadele başlatması gerekiyor.

Sığınmacıları, ırkçıların saldırma ihtimali yüksek olan, en ücra köşelerdeki kent ve kasabalara gönderme politikasından derhal vazgeçilmelidir.

Sığınmacılara ve göçmenlere yönelik saldırı planı içinde olan ya da olabilecek gruplara karşı zamanında etkili önlemler alınmalı, sert bir şekilde cezalandırılmalıdırlar. Irkçılara karşı alanlara çıkan antifaşist güçlerin terörize edilmesinden de vazgeçilmelidir

Milyonlarca insanın savaşlardan, yoksulluktan, çatışmalardan dolayı yerini yurdunu terk ederek Almanya’ya gelmesinin asıl sorumlusu sığınmacılar değil, onların ülkelerinde savaş ve kaos çıkararak buraları yaşanmaz hale getiren güçlerdir. Bu gerçek topluma anlatılmadığı takdirde, önyargıların, düşmanlıkların önüne geçmek zor olacaktır.

Savaş, politik baskı, inkar politikalarıyla karşı karşıya olanlar için başka bir ülkeye sığınmak en doğal insan hakkıdır ve geldikleri ülkelerde hiç bir şart öne sürmeden bu istekleri kabul edilmelidir.”

Close