Written by 15:39 HABERLER

AB’den Almanya’ya aile birleşimi uyarısı

Avrupa Adalet Divanı’nın Türkiye’den evlilik yoluyla geleceklerin dil sınavına dahil edilmemesi gerektiği yönündeki kararı, Federal Hükümet tarafından bilinçli olarak uygulamaya konmadı. AHİM bunun üzerine uyarı yaparken, Sol Parti Milletvekili Dağdelen, hükümetin tavrını “utanç verici” olarak değerlendirdi.

Almanya tarafından Ağustos 2007’de yürürlüğe konulan, AB dışından evlilik yoluyla Almanya’ya gelecek olanlara getirilen “yeterli derecede Almanca öğrenme şartı” en çok Türkiye’den gelenleri etkiledi. Zira, Türkiye kökenlilerin en büyük grubu oluşturmalarının yanı sıra, Türkiye ile yakın bağlar, doğal olarak evlilik sayısını etkileyen bir faktör durumunda.

Uygulama sonucu mağdur duruma düşenler tarafından Avrupa Adalet Divanı’na yapılan başvurular, Türkiye ile AB arasında imzalanan sözleşmeler kapsamında değerlendirilerek haklı bulundu. Böylece Almanya’nın zorunlu Almanca sınavından Türkiye’den gelenler muaf bırakıldı.

Ancak, buna rağmen Federal Hükümet özel bir düzenlemeyle, Adalet Divanı kararını tanımayarak, Türkiye’den evlilik yoluyla gelenlere uygulanan zorunlu Almanca şartının olduğu gibi devam edeceğini karara bağladı.

Almanya’nın Avrupa Adalet Divanı’nın bu kararını yok saymasına en önemli tepki kısa bir süre önce Avrupa Komisyonu’ndan geldi. Avrupa Komisyonu (AK) tarafından Federal Hükümet’e gönderilen 13 Ocak 2015 tarihli bir mektupta, Avrupa Adalet Divanı’nın kararını yerine getirmeyen Almanya’ya ciddi bir uyarı yapıldı. Avrupa Komisyonu, aksi takdirde Almanya hakkında sözleşme ihlalinden dava başlatacağı uyarısında bulundu.

SOL PARTİ ORTAYA ÇIKARDI

AB Komisyonu’nun Almanya’ya yaptığı uyarı, Sol Parti Milletvekili Sevim Dağdelen’in konuyla ilgili soru önergesine hükümetin verdiği yanıtta ortaya çıktı. Adalet Divanı’nın kararının uygulanmamasından Federal Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier’i sorumlu tutan Dağdelen, “Steinmeier acil olarak kararı tanımalı ve organize şekilde hukuk ihlalinden vazgeçmelidir. Bu sadece uygulamadan en çok etkilenen Türkiye vatandaşları için değil, herkesi için geçerlidir” dedi.

Dağdelen yaptığı açıklamada devamla şunları söyledi: “Alman hükümeti, binlerce eşi birbirinden ayırıyor ve en yüksek mahkemenin kararını skandal biçimde yok sayarak, uygulamamakta inat ediyor. Hükümet ortağı SPD seçimlerde bu uygulamayı kaldıracağının sözünü verdi. Uygulamanın kalkması için, Dışişleri Bakanı Steinmeier’in, Alman büyükelçiliklerine bir talimat gönderip Avrupa Adalet Divanı’nın kararı gereği vizede dil şartı istemeyin demesi yeterlidir” dedi.

 

Önce Almanca öğren sonra gel!

İlk önce Hollanda’da uygulamaya konulan, evlilik yoluyla geleceklerin bulundukları ülkelerde belli düzeyde dil öğrenmeleri şeklinde uygulama, Almanya’da ise Ağustos 2007’de CDU/CSU-SPD Koalisyon Hükümeti tarafından yürürlüğe konuldu. Muhalefet partileri ve göçmen örgütlerinin tepkisine rağmen geri çekilmedi.

Böylece başta Türkiye olmak üzere değişik ülkelerden gelenlerin bulundukları ülkelerde Almanca öğrenmeleri şartı yürürlüğe konuldu. Goethe Enstitüsü üzerinden yapılan sınavlara katılanların üçte biri sınavları geçemeyerek, Almanya’ya gelememişti. Bu da evlenen çiftlerin ayrı kalması anlamına geliyor. Kursların her kentte olmaması da özellikle taşrada yaşayanları önemli ölçüde mağdur ediyor.

Uygulamanın asıl amacı ülkeye gelecek göçmenleri sosyal konumlarına ve eğitim düzeylerine göre ayıklamaktı. Çünkü AB ülkelerinin dışında ABD, Kanada, Japonya, İsrail gibi ülkelerin vatandaşları dil sınavından muaf tutulmuştu.

Bu haksız uygulamanın kaldırılması için ayrıca Eyaletler Meclisi de dil şartı uygulamasının kaldırılması yönünde tavsiye kararı almıştı. Bütün bunlara rağmen dil şartında direnen Almanya, 8 yıldır Türkiye ile AB arasındaki sözleşmeleri ihlal eden ve Avrupa Adalet Divanı’nın kararını uygulamayan ülke konumuna düştü. (YH)

Close