Almanya, terör örgütü IŞİD’in destekçileri arasında yer alan Katar ve Suudi Arabistan’ın da aralarında olduğu, diktatörlükle yönetilen körfez ülkelerinde silah satmaya devam etme kararı aldı.
Ortadoğu’da başta Kürt halkı olmak üzere kendisinden olmayan bütün inanç ve kimliklerden insanlara vahşice saldıran terör örgütü İŞİD’e bölgede en fazla destek veren ülkelerin başında Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar olduğu biliniyor. Suriye’deki rejimin düşürülmesi, Irak’taki Şiilerin hizaya getirilmesi için “Sunni koalisyonu” tarafından hem askeri hem de siyasi olarak bölgenin Sunni ülkeleri tarafından her açıdan desteklenmeye devam ediliyor. Son haftalarda ABD yönetimi tarafından yapılan açıklamalar desteğin gitmeye devam ettiğini bir kez daha görüldü.
Bugün terör örgütünü bölgede tehlikeli kılan faktörlerin başında elindeki ağır silahlar oluşturuyor. Panzerler, tanklar, havan topları ve grad füzeleriyle köy, kasaba ve kent merkezlerine saldıran terör örgütü, Kobane dışındaki bölgelerde küçük silahlarla direnenleri kısa sürede imha etti.
Peki, emperyalist devletler tarafından da bugün “Ortadoğu’nun belalısı” ilan edilen bu terör örgütüne yüksek silahlar, “sponsor durumundaki” silahlar hangi devletler tarafından verildi? Bu devletlerin yapılan katliamlarda, bu örgütün bu denli büyümesinde sorumluluğu yok mı?
Elbette var.
Genel bilgilere göre IŞİD terör örgütünün elindeki silahların önemli bir bölümünü, ABD ve İngiltere tarafından işgal sırasında Irak ordusuna verilenler oluşturuyor. Ancak sadece bir bölümünü… Geriye kalanlar ise ABD’den sonra en çok silah satan ülkelerden gidiyor. Bunların başında da Almanya yer alıyor. IŞİD’en silah tedarikçisi ülkeler arasında yer alan Katar ve Suudi Arabistan, 2013’te Almanya’dan en çok silah satın alan üçüncü ve dördüncü ülkeler oldular. Bu demektir di; bu ülkelere satılan silahların azımsanmayacak bir bölümü daha sonra terör örgütüne gönderildi.
ELEŞTİRİLERE RAĞMEN SATIŞA DEVAM
IŞİD’e yardım ettikleri artık herkes tarafından bilinen ülkelere Almanya’nın bu kadar çok silah satması ülke içinde değişik eleştirilere konu olmasına hükümet politikasında bir değişiklik yapma yerine aynı yönde adımlar atmaya devam ediyor. Gizli bir şekilde toplanan Federal Güvenlik Konseyi, IŞİD’e de destek veren Katar, Suudi Arabistan’in de aralarında olduğu toplam altı Arap ülkesinde silah satma kararı aldı. Satılacak silahlar arasında tanklar, panzerlerin yanı sıra küçük otomatik silahlar da bulunuyor. Sadece Katar’a toplam 45 adet “Dingo” ve “Fennek” tipi panzerler verilecek.
Bu iki ülkenin dışında Birleşik Arap Emirlikleri, Umman, Ürdün, Kuveyt ve Cezayir bulunuyor.
Ortadoğu’nun bu denli çatışmalı ve gerilimli olduğu bir dönemde Almanya’nın bu ülkelere silah satmaya devam etmesi, bir taraftan bölgedeki gerici, diktatör rejimlere tam destek anlamına gelirken, diğer taraftan ise bölgedeki çatışmaların tarafı olduğu ve dolaylı da olsa Alman silahlarının terör örgütüne gitmesinde sakınca görmediği anlamına geliyor.
GABRIEL SİLAH TEKELLERİNİ DÜŞÜNÜYOR
Körfez’deki Arap ülkelerine silah verilmeye devam edilmesi en çok da koalisyon hükümetinin küçük ortağı SPD içinde tartışmalara neden oldu. Daha önce çatışma bölgelerine silah satılmasına karşı olduğunu söyleyen Başbakan Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı Sigmar Gabriel, şimdi tam tersi yönde bir politika izliyor.
SPD Meclis Grubu Başkanı Rolf Münzenich yaptığı açıklamada, silah satışını eleştirirken “Eğer söz konusu ülkelere silah satılacaksa bunun parlamentoda tartışılması gerekiyor” diyerek tepki gösterdi.
Sol Parti Meclis Grubu yöneticilerinden Jan van Aken ise yaptığı açıklamada, “Başbakan Yardımcısı Gabriel açık bir şekilde Alman silah tekellerinin Arap ülkelerinde yeni satışlar yapması için çaba harcıyor” dedi.
Basında yer alan değişik yorumlara göre Alman sermayesi ve silah tekelleri, Arap ülkelerinde mevcut krallık, totaliter sistemlerin devamından yana. Zira bunların devrilmesi durumunda istediği gibi silah satışı yapamayacağı görüşünde. (YH)
