NATO tarafından Türkiye’ye gönderilmesi kararlaştırılan Patriotların önemli bir bölümünün Alman malı olması, bir kez daha Almanya’nın dünya çapındaki silah satışlarını gündeme getirdi. Almanya son yıllarda silah satışı konusunda rekor üzerine rekor kırıyor. Satışın yapıldığı ülkelerin başında demokrasinin olmadığı, insan haklarının ihlal edildiği Suudi Arabistan, Türkiye gibi ülkeler geliyor.
Almanya, silah satışında rekor üstüne rekor kırıyor. Federal Hükümet tarafından açıklanan 2011 silah satış raporuna göre, Federal Almanya 2011 yılında toplam 10.8 milyar Euro’luk silah satışı gerçekleştirdi. Almanya tarihinde bir rekor olan bu rakam nedeniyle muhalefet partileri, silah satışının bütün yönleriyle şeffaf olması gerektiğini talep ederken, hükümet silah satışındaki “gizli devlet geleneği”nin olduğu gibi devam edeceğini açıkladı. Buna göre, silah satışı konusundaki ayrıntılar önümüzdeki dönem de gizli kalmaya devam edecek.
Almanya’nın silah satışının, özellikle Angela Merkel başkanlığında kurulan CDU/CDU ve SPD’den oluşan “büyük koalisyon” döneminde hızlı artmaya başladığı gözleniyor. 2006-2010 yılları arasında yıllık ortalama satış 6.1 milyar Euro olarak gerçekleştirilirken, 2011’de satışın neredeyse iki katına çıkması, Almanya’nın silah satışındaki sıçramasını yeterince gösteriyor.
Almanya’nın en çok silah sattığı ülkelerin önemli bir bölümü NATO ve AB üyesi olurken, geriye kalan bölümünü ise “üçüncü dünya” olarak adlandırılan ülkelere yapılan satışlar oluşturuyor. Bunların başında insan haklarının ihlal edildiği Ortadoğu ülkeleri geliyor. Birleşik Arap Emirlikleri en çok silah satılan ülkeler sıralamasında 3., Irak 6., Cezayir 8., Suudi Arabistan 12., Mısır ise 18. sırada yer aldı. Daha önce Almanya’nın en çok silah sattığı ülkeler sıralamasında 6. olan Türkiye, 2012’de 13. sırada yer aldı. 2011 yılında Brezilya 114 Leopard 1, Singapur 59 Leopard 2, Türkiye 18 Leopard 2 tankı satın aldı.
Geçen yıl satılan 10.8 milyar Euro’luk silahın yüzde 42’si “üçüncü dünya ülkeleri” diye tanımlanan ülkelere verildi. Bu oran bir önceki yıl yüzde 29 idi. Böylece, geçen yıl Almanya’nın gerginlik ve çatışmaların olduğu bölgeleri silahlandırdığını söylemek mümkün. Genel olarak yönetmeliklerde “çatışma bölgeleri”ne silah satılmaması gerekirken, mevcut hükümetin geçen yıl da bu prensibe uymadığı anlaşılıyor.
ORTADOGU SİLAH DEPOSUNA ÇEVRİLDİ
Almanya’nın silah sattığı ülkeler arasında İnsan haklarının ihlal edildiği Suudi Arabistan, Katar gibi ülkelerin olması ayrı bir tartışma konusu oldu. Der Spiegel dergisinin “Dünya için Alman silahları” başlığıyla duyurduğu Almanya’nın silah ihracatında, özellikle Ortadoğu’ya dikkat çekiliyor. Suriye’de Esad rejiminin devrilmesi için Türkiye ile birlikte en aktif olan ülkeler Suudi Arabistan ve Katar, Almanya’ya çok sayıda Leopard 2 ve Boxer tankları almak için başvuruda bulundu.
Katar 200 adet Leopard 2 için toplam 2 milyar Euro ödemeye hazır olduğunu belirtirken, Suudi Arabistan 270 adet Boxer talebinde bulundu. Her iki ülkenin talebini Kasım ayın sonunda ele alan Federal Güvenlik Konseyi, nihai kararı önümüzdeki yıla erteledi.
Geçtiğimiz yaz aylarında Almanya’nın Suudi Arabistan’a 270 adet “Leopard 2” panzeri satacağına dair çıkan haberler ülke genelinde geniş tartışmalara neden olmuştu. Aynı Suudiler şimdi de muhtemel isyanlara karşı kullanmak üzere “Boxer” tipi panzerler için Almanya’ya başvuruda bulundu.
Halen dünyanın en modern savaş panzeri olarak bilinen “Boxer”, uzaktan kumandayla hareket edebiliyor. Ayrıca yürüyen hastane olduğu belirtiliyor. Bundeswehr”in Afganistan’da askerleri taşımak üzere kullandığı “Boxer”lerin Suudi Arabistan tarafından öncelikli olarak kral ve ailesini korumakla görevli muhafız gücü Royal Guard’ın hizmetine verileceği belirtiliyor. Şimdiye kadar hafif silahlara sahip Royal Guard’ın yüksek teknoloji donanımlı Boxerlerle donatılmak istenmesi aynı zamanda krallığı büyük bir korkunun sardığını gösteriyor. Satılan silahların, Suudi Arabistan’da krallığa karşı halk arasında biriken öfkeyi ve olası hareketleri bastırmada kullanılacağını Alman hükümeti de biliyor kuşkusuz. Bir milyar Euro’dan fazla bir gelir getirmesi beklenen bu satış için silah tekellerinin elini ovuşturduğu da açık olsa gerek. Boxerleri Krauss Maffei Wegmann tekeli üretiyor.
CEZAYİR, MISIR, İSRAİL…
2011’de Almanya’dan en çok silah satın alan ülke Birleşik Arap Emirliği (BAE) oldu. Son üç yıl içinde BAE, Almanya’dan 1.2 milyar Euro karşılığında silah satın aldı.
Bu üç ülkeden sonra Almanya’dan en çok silah satın alan “üçüncü dünya ülkeleri”nin başında Cezayir, Mısır, İsrail, Endonezya, Irak ve Pakistan geliyor. Özellikle, petrol ve doğalgaz kaynakları açısından Almanya için önemli bir partner olan Cezayir’de de tam anlamıyla totaliter bir rejim bulunuyor. Keza, geçtiğimiz yıl en çok silahın satıldığı bir diğer ülke şu sıralar gerilimin yüksek olduğu Mısır. Daha Hüsnü Mübarek iş başındayken satılmaya başlanan silahların bir bölümü daha sonra “devrim hareketi”ne karşı kullanıldı. Geçen yıl Mısır’a toplam 700 milyon Euro’luk silah satışı yapıldı. Şimdi ülkeyi şeriat kurullarına göre yöneteceğini ilan eden ve bu temelde anayasa değişikliği planlayan yeni Mısır Cumhurbaşkanı Mursi, yeni bir deniz altı ısmarlamak için hazırlıklar yapıyor. Geçen yıl Kiel’de bulunan HDW tersanesinde Mısır için bir denizaltı yapılmış ve teslim edilmişti.
Almanya’nın Mısır’a yüklü silah satışı Başbakan Angela Merkel ile İsrail Başbakanı Benjamin Netenjahu arasında da tartışmaya neden olmuştu. İsrail’e 405 milyon Euro’luk satış gerçekleştirildi.
İsrail’e nükleer başlık takılabilen denizaltılar ve diğer silahların verilmesi kabul edildi. İsrail’e satılması kararlaştırılan Typs Boxer tankları mağara, bina gibi kapalı alanları vurmak üzere üretilmiş. Bunların özellikle Filistinlilere karşı kullanılacağı biliniyor.
Türkiye 140 miyon Euro’luk silah aldı
Almanya’nın 2011 silah satış raporuna göre Türkiye, en çok silah alan ülkeler sıralamasında 13. Bir önceki raporda 6. sırada yer alıyordu. Bu düşüş, Türkiye’nin az silah almasından değil, ondan fazla silah alan ülke sayısının artmasından kaynaklanıyor.
Rapora göre Türkiye, 2011’de Almanya’dan 139.5 milyon Euro karşılığında silah satın aldı. Alınan silahların başında panzerler, askeri araç parçaları ve arazide kullanılan cipler geliyor. Ayrıca top başlıkları, top savunma sistemi, mermiler, tabancalar, uzun namlulu silahlar, av silahları, savaş gemisi ve deniz altı parçaları bulunuyor.
Merkel, dış politikayı elinde silahla yapıyor
Sol Parti Genel Başkan Yardımcısı Jan van Aken yaptığı açıklamada, Almanya’nın silah satışının önemli derecede artırmasına tepki göstererek, “Başbakan Angela Merkel elinde silahla dış politika yapıyor. Kısa bir süre önce Gazze’yi bombalayan ve savaş tehdidinde bulunan İsrail’e bu kadar panzerin satılması kesinlikle yanlıştır. Aynı şekilde Suudi Arabistan’a ve diğer otoriter rejimlere silah satılması da yanlış bir politikadır” dedi.
Sol Parti Meclis Grubu Silahsızlanma Politikası Sözcüsü Inge Höger ise yaptığı açıklamada, İsrail’e Boxer tipi panzerlerin satılmasını açık olarak Filistinlilere karşı savaş politikasını desteklemek anlamına geleceğini söyledi.
Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Claudia Roth da yaptığı açıklamada, hükümetin Suudi Arabistan’a Boxer panzerleri satılmasına yeşil ışık yakmasına tepki gösterdi. Roth, hükümetin satış konusunda açık davranmadığını, pek çok gelişmeyi gizli tuttuğuna dikkat çekerek, “Suudi Arabistan’a panzerlerin verilmesi radikal bir şekilde paradigma değişikliği anlamına geliyor” dedi.
SPD yöneticileri ve eski Dışişleri eski Bakanı Hans-Dietrich Genscher de yaptıkları açıklamalarda, silah atışı konusunda hükümetin açık davranması çağrısında bulundular.
