Written by 12:00 KÜLTÜR

Avrupa nükleer araştırma merkezi CERN 70 yaşında

World Wide Web, kanser tedavisi ve temel parçacıkları ona borçluyuz.

CERN, 1954 yılında kurulan ve İsviçre-Fransa sınırında yer alan bir uluslararası bilimsel kuruluş. İsviçre’nin Cenevre şehri yakınlarında yer alır ve büyük bir yeraltı tünel sistemi olan Büyük Hadron Çarpıştırıcısı (LHC) dahil olmak üzere bir dizi büyük parçacık hızlandırıcı ve deney tesisi içeriyor. Bu yıl Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi CERN 70. yılını kutluyor. Temel parçacıklar, kanser tanı ve tedavisinde önemli adımlar yanı sıra World Wide Web (www) de burada bulundu ya da icat edildi.

HIGH PARÇACIĞI BURADA BULUNDU

CERN’de (Conseil Européen pour la Recherche Nucléaire) 1000’den fazla mıknatıs, halka şeklinde, yaklaşık 27 kilometre uzunluğunda bir yeraltı tünelinde bir araya getirildi. Burada protonlar dinlenme enerjilerinin 7.000 katına kadar hızlandırılıyor. Bu muazzam enerjiyle parçacıklar çarpışıyor ve yenileri oluşuyor. 2012 yılında CERN fizikçileri onlarca yıldır teoride var olan Higgs parçacığını keşfettiler. Higgs parçacığının tespiti CERN’in 70 yıllık tarihindeki en muhteşem başarıydı. Parçacık fiziğinin Standart Modeli olarak adlandırılan bulmacanın son eksik parçası da bulundu.

Tıp CERN araştırmalarından faydalanıyor Hepimiz aynı zamanda CERN’deki çığır açan araştırmalardan da faydalanıyoruz; örneğin doktora gittiğimizde. Örneğin PET taraması denilen bir tarama yapılıyorsa. PET “pozitron emisyon tomografisi” anlamına gelir. CERN dedektörlerinde olduğu gibi fotonlar ölçülür. Bu sayede dokudaki metabolik süreçler görünür hale getirilebilmektedir. CERN araştırmaları sayesinde kanser tedavisinde de ilerlemeler kaydedildi: “Örneğin, tümörleri protonlarla veya daha ağır iyonlarla ışınlamak. Bu, tümörleri X ışınlarına göre çok daha iyi tedavi etmenizi sağlar.” Örneğin gözün arkasındaki tümörü göze zarar vermeden ışınlayabilirsiniz.

WORLD WIDE WEB BURADA DOĞDU

CERN küçük bir şehri andırıyor. Burada her gün yaklaşık 15.000 kişi çalışıyor. Sitede çok sayıda salon ve ofis binasının yanı sıra çeşitli restoranlar, uluslararası bir itfaiye teşkilatı ve Cenevre Üniversitesi Hastanesi’nin bir ambulans şubesi bulunmakta. World Wide Web’in doğduğu yer olan CERN Veri Merkezi de burada. Uzun bir koridorun duvarındaki parlak bir tahtada “World Wide Web’in tüm temel teknolojileri bu ofislerde geliştirildi” yazıyor. Burası İngiliz fizikçi ve bilgisayar bilimcisi Tim Berners-Lee’nin 1980’lerin sonunda internette iletişim kurma konusundaki hayati fikrini ortaya attığı yer. Burada, diğer şeylerin yanı sıra, bağlantıları ve dolayısıyla internette gezinmeyi mümkün kılan Köprü Metni Aktarım Protokolü’nü (http) geliştirdi. 1993 yılında CERN, www program kodunu telifsiz olarak dünyanın kullanımına sundu.

“ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ ÖRNEĞİ”

Bu teknoloji lisanslanmış olsaydı bu kadar özgür olmazdı ve onunla bu kadar gelişmek mümkün olmazdı. CERN böylece “uluslararası işbirliği ruhunu” herkese aktarmış oldu. CERN Araştırma ve Bilgisayar Direktörü Joachim Mnich de Cenevre araştırma merkezini “uluslararası işbirliğinin ideal bir örneği” olarak görüyor. 1954 yılında kurulan kurum, “sadece bilim için değil, aynı zamanda barışçıl işbirliğinin sembolü olarak ötesinde” Avrupa’nın amiral gemisi projesidir. O zamandan beri üye devletlerin sayısı ilk on ikiden 24’e çıktı ve Hindistan, Brezilya ve Pakistan dahil olmak üzere “ilişkili üye devletler” de eklendi. Ancak Ukrayna’ya yapılan büyük saldırının ardından Rusya ile işbirliği sona erdi. Ancak CERN kendisini bir barış projesi olarak görmeye devam ediyor.

CERNDE NELER VAR?

CERN tesisleri oldukça geniş bir alana yayılmıştır ve çeşitli laboratuvarlar, tesisler ve deney düzenekleri içerir. CERN’in en önemli bileşenlerinden biri Büyük Hadron Çarpıştırıcısı (LHC)’dır. Ancak genel olarak, CERN tesisleri şu temel öğeleri içerir: Büyük Hadron Çarpıştırıcısı (LHC): LHC, CERN’in en büyük ve en önemli parçacık hızlandırıcısıdır. 27 kilometrelik bir alan içinde yer alan LHC, protonları neredeyse ışık hızına kadar hızlandırır ve ardından bu yüksek enerjili protonları çeşitli detektörlerde çarpıştırır. Bu çarpışmalar, temel parçacıkların özellikleri hakkında bilgi sağlamak üzere tasarlanmıştır.

Detektörler: LHC çevresinde yer alan çeşitli detektörler, çarpışmalar sırasında ortaya çıkan parçacıkları ölçer ve kaydeder. Öne çıkan detektörlerden biri, 2012’de Higgs bozonunun keşfine öncülük eden ATLAS detektörüdür. CMS (Compact Muon Solenoid) ve diğer detektörler de benzer şekilde önemli bilimsel gözlemler sağlar.

Diğer Parçacık Hızlandırıcıları: CERN’de LHC’nin yanı sıra bir dizi başka parçacık hızlandırıcısı da bulunmaktadır. Bu hızlandırıcılar, farklı enerjilere sahip parçacıkların hızlandırılmasını sağlar ve çeşitli deneylerin gerçekleştirilmesine olanak tanır.

Deney Laboratuvarları ve Ofisler: CERN, birçok bilim insanının çalıştığı büyük bir araştırma merkezi olduğu için bir dizi laboratuvar, ofis ve destek birimi içerir.

Bilgi İşlem Altyapısı: CERN, büyük miktarda veriyi işleyebilecek ve depolayabilecek bir bilgi işlem altyapısına sahiptir. Büyük veri miktarları, parçacık çarpışmalarından elde edilen verilerin analiz edilmesi için kullanılır.

YENİ PROJE: GELECEĞE YATIRIM

CERN, gelecek için şimdi LHC’den çok daha güçlü bir parçacık hızlandırıcıyı- yaklaşık 91 kilometre uzunluğundaki “Geleceğin Dairesel Çarpıştırıcısı” – kısaca FCC’yi planlıyor. Fizibilite çalışmasının 2025 yılında sunulması planlanıyor. Yeni mega projenin maliyetinin şimdiden 16 milyar euro olacağı tahmin ediliyor. Bu proje bu yüzyılın geri kalanına yönelik bir yatırım. CERN’in misyonu ise Goethe’den bir alıntıyla özdeşleşiyor: Dünyayı özünde birarada tutan şeyin ne olduğu araştırılıyor. (Hazırlayan: Semra Çelik)

Close