Opel Bochum 90’lı yılların başlarında Ruhr bölgesinin en büyük işletmelerinden biri olarak yer alırken 2000’li yılların ortalarından itibaren kapanma tehditleri ile karşı karşıya geldi. 2004 yılında bir hafta süren gev, bu tehditleri geri püskürtse de işten atmaları engelleyemedi. Sendikanın uzlaşmacı tavrı ve işyeri temsilciliğinin “işyerini koruma” gerekçesiyle yaptığı feragat anlaşmaları, bir taraftan işçileri haklarından ederken diğer taraftan işyerindeki işçi sayısını eriterek mücadeleci bir geleneğe sahip olan birliği ortadan kaldırdı. Yer yer mücadele etmek isteyen, işyerlerinin ancak 2004 grevinde olduğu gibi mücadele ile korunabileceğine inanan kesimlerin çabaları da başarıya ulaşmadı. Gelinen noktada işçilerin büyük kısmı üretimin 2014 yılı sonunda duracağını kabullendi.
Opel tekeli ile IG Metall ve Opel Avrupa tekelindeki işçileri temsil eden işyeri temsilciliği arasında yapılan son anlaşmayı Bochum işçileri ve Bochum İşyeri Temsilciliği’nin onaylamadığı biliniyor. Mücadeleden yana olan Bochum Opel işçileri bunun faturasını ödemeliydi. 2004 grevinin hesabı sorulmalıydı. Sermaye ve tekel temsilcilerinin öç alma iştahı kabarmıştı bir kere. GM şefleri yıllardır hayal ettikleri Bochum Opel’in kapatılmasına karar kılmışlardı. İşçiler bunun bilincinde ve mücadeleden yana olmasına rağmen IG Metall Bochum Şubesi’nin yapmış olduğu anlaşmayı koşulsuz kabullenmişti. Bochum Opel İşyeri Temsilciliği’ne ise işçileri oyalama görevi verilmişti. Bu görevi temsilcilik layıkıyla yerine getirdi ve getirmeye devam ediyor.
Opel Bochum’da resmi açıklamalara göre 2014 sonunda üretim duracak. Zafira üretimine Rüsselsheim işletmesinde devam edilecek. Bugüne kadar da yeni bir modelin Opel Bochum’da üretileceğine dair bir sinyal dahil yok. Böylece sadece Opel Bochum’da 3 bin 200, genelde ise binlerce işçi işsiz kalacak. Başta Bochum Belediyesi olmak üzere Bochum’daki tüm kuruluşlar Opel’in kapatılmasını kabul etmiş ve Opel’in bulunduğu arazi üzerine hesap-kitap yapmaya, projeler üzerine çalışmaya başlamış durumdalar. Şu anda yüzde 13 olan işsizlik oranı 2015 başları itibarı ile daha yukarılara çıkacak. Sendika, işçi temsilciliği ve tekel yöneticileri arasında yapılmaya devam eden görüşmeler ise sadece işçilere verilecek tazminatın belirlenmesini kapsıyor.
THYSSENKRUPP BOCHUM’DA 450 İŞYERİ TEHLİKEDE
ThyssenKrupp içerisinde Edelstahl (paslanmaz çelik) üretimi yapan Nirosta bölümü Finlandiyalı Outokumpu firmasına satılarak ismi Outokumpu Nirosta olarak değişmişti. Satış anlaşmasına göre 2016 sonuna kadar üretim sürecek ve çıkış olmayacaktı. Eylül ayında tekel sözcüleri tarafından yapılan bir açıklama ile Outokumpu Nirosta Bochum işletmesinin 2014 sonunda üretime son verileceği duyuruldu. IG Metall Bochum bu açıklamaya cılız da olsa bir tepki göstererek 2012’de yapılan anlaşmaya uyulması çağrısı yaptı. İşçiler ve işyeri temsilciliği işyeri içerisinde bir kaç kez işyeri toplantısı yaparak tekel temsilcilerini konu hakkında açıklama yapmaya zorladı. Fakat bugüne kadar tekel temsilcileri farklı bir açıklama yapmadı. Şu anda işçilerin ilk tepkileri bir kaç kez yapılan işyeri işçi toplantıları ile yatıştırılmış durumda. Bu işletme kapatıldığında sadece burada çalışan 450 işçi değil buraya bağlı çalışan yüzlerce işyerinde de işçi çıkışlar söz konusu. İşçilerin tepkisini yatıştırmak için ThyssenKrupp tekelinin buradan çıkarılacak işçileri işe alacağını açıklamasına rağmen bunun ne kadar hayata geçeceği belirsizliğini koruyor.
JONSONCONTROL BOCHUM’DA OPEL BÖLÜMÜNÜ KAPATILIYOR
Bochum Opel ve Ford Köln için üretim yapan JC Bochum da, Opel bölümünün kapanması ile birlikte tehlikeye girdi. Tekel yetkilileri tarafından yapılan açıklamada 140-150 işçinin işine 2014 yılının sonunda son verilecek. Opel Bochum’un kapanması gündeme geldiğinden bu yana JC Bochum işyeri temsilciliği patronlara sürekli yeni iş getirilmesi teklifinde bulundu. Bochum’daki yöneticiler bazı yerlere tekliflerde bulunduklarını kısa sürede başka iş anlaşmaları yapacakları yalanları ile işçileri oyaladılar. Hollanda’da 2014 yılında üretime başlayacak olan BMW mini için koltuk üretimi konusunda görüşmelerin yapıldığını söyleyerek işçileri beklenti içine soktular. İşyeri temsilcilerinin sürekli uyarıları bu beklentiyi engelleyemedi. En son yapılan işyeri işçi toplantısında tekel yöneticileri BMW ile yapılan görüşmelerden bir sonuç alınamadığını belirterek, Opel Bochum’un kapanması ile birlikte JC Bochum Opel bölümünün de kapanacağı gerçeğini ilk olarak açıklamış oldular.
İşyeri olağan üstü bölüm toplantısında işçi temsilcileri ve işçiler yeni bir işin getirilmesi talebini yenilediler. İşçilerin birinci talebi işyerinin korunması ve yeni bir üretimin getirilmesiydi. Buna karşı yapılan bölüm toplantısında işverenin taktiği, yöneltilen sorulara cevap vermemek ve susmak oldu. (JC) Johnson Control Bochum tarihinde ilk defa olağan üstü bölüm toplantısı yapılmış oldu. İleriki günlerde tepkiler çeşitli biçimlerde gündeme getirilecek görünüyor. Opel ve Ford bölümünde 500’ün üzerinde JC işçisi çalışırken, yaklaşık 130 kadar da taşeron işçi bulunuyor.
Yani 2014 yılının, Bochum ve çevresinde yaşayan emekçiler açısından uğursuz bir yıl olacağı şimdiden belli. Tersinden ise sermaye açısından daha karlı, ‚uğurlu‘ bir yıl olacak. Diğer taraftan emekçilerin bu ‚uğursuzluktan‘ kurtulması için birleşmek ve mücadele etmek tek çıkış yoludur. İşimize ekmeğimize ve geleceğimize sahip çıkmak istiyorsak, gelecek nesillere yaşanacak bir dünya bırakmak istiyorsak birleşelim ve mücadele edelim. Başka çaremiz var mı?
Bochum’dan bir işçi
