Written by 10:58 HABERLER

DAIMLER – BREMEN: İşçiler grev hakkını savunuyor

Bremen İş Mahkemesi’nin önü uzun zamandır böyle bir coşkulu kalabalığa tanık olmamıştı. 50 civarınd…

10 Temmuz Cuma günü Bremen İş Mahkemesi önündeki alana, “Mücadele eden kaybedebilir, mücadele etmeyen baştan kaybetmiştir” vb sloganlar, grev şarkıları ve davul sesleri hakimdi.

Bütün bunlar o gün başlayan önemli bir dava içindi. Davayı açan işçilerin ve üstlenen avukatlar grubunun sözlerine göre dava, Almanya’nın en önemli davası olmaya aday.

SANIK: DAIMLER

Mahkeme önündeki protesto eylemi gibi açılan 33 dava da dünyanın en önemli otomobil

tekellerinden birini hedefliyor. Sanık koltuğunda ise Daimler tekeli oturuyor.

Davanın arka planı ise şöyle: Bremen’deki fabrikasında üretimi artırmak için milyarlarca Euro yatırım yapan Daimler tekeli, aynı zamanda üretimin maliyetini düşürme amaçlı, işlerin giderek artan bir oranda bir kısmını taşeron firmalara ve kiralık işçilere devretmek için yol ve yöntemler deniyor. Aynı zamanda IG Metall Bremen’in ve İşyeri Temsilciliği’nin (BR) çoğunluğunun desteğiyle yeni bir vardiya sistemi yürürlüğe koyulmak isteniyor. Buna göre artık Cumartesi günleri de normal mesai günü olacak. Yani haftalık çalışma günleri hiçbir fazla mesai zammı ödenmeden 6 güne çıkartılacak.

Aylarca süren görüşmelerde bir ilerleme sağlanamayıcınca BR içinde mücadeleci geleneğe sahip çıkan grup, tartışmayı işçiler arasına taşıyarak, işçilerin üretimden gelen gücünü gündeme getirmek için harekete geçtiler.

Daimler patronlarının planlarını geri alması için işçiler Kasım sonu ve Aralık 2014’de üç kez iş bıraktılar. En son olarak ise 2500 işçinin katıldığı grevin ardından fabrika yönetimi işçilere azgınca saldırmaya başladı. Toplam 761 işçiye, “illegal olan bir iş bırakma eylemine katıldıkları” için uyarı verildi. Aynı zamanda işçileri bölmek için “Eylemin elebaşlarını söyleyin uyarıları geri çekelim” şeklinde girişimler gündeme geldi.

GREV VE DİĞER HAKLARIMIZ İÇİN BURADAYIZ

Daimler yönetiminin bütün bölme girişimleri işçiler ve mücadeleci BR üyeleri tarafından boşa çıkartıldı. Daimler yönetimi verdiği uyarıları geri çekmeyince mahkemeye başvurma kararı alan işçilere kısa sürede çok büyük destek geldi. Değişik avukat örgütlenmeleri, uyarıların geri çekilmesi talep ederlerken, “Almanya’da grev yapmak sadece bir sendikanın çağrısıyla sınırlanamaz, bu AB hukukuna da aykırı” görüşünü savundular.

Bremen, Hamburg ve Berlin’den çok sayıda avukatın üstlendiği dava öncesi yapılan açıklamalarda, “Daimler işçileri sadece uyarı cezalarının geri alınması için değil aynı zamanda grev hakkının geliştirilmesi ve güvenceye alınması için mücadele ediyorlar” denildi. Mahkeme önünde açıklamayı yapan Avukat Helmut Platow, “Gerekirse Avrupa Adalet Divanı’na kadar gideceğiz. Grev hakkı insan hakkıdır, bunun için mücadele edeceğiz” dedi.

Özellikle IG Metall sendikasının, Daimler tekeline karşı dava açan işçilere ne hukuksal ne de maddi hiçbir destek vermemesi tepkilere neden oluyor. Dava öncesi basın mensupların açıklama yapan BR üyesi Gerwin Goldstein, “işlerin taşerona devredilmesi, bölümlerin fabrikadan ayrılarak özel şirket olarak yeniden kurulması, kiralık işçiliğin artırılması fabrika bütünlüğünü dolayısıyla işçilerin birliğini tahrip ediyor. Bu yeni yapılanma işçi sınıfının uğruna on yıllarca mücadele ederek kazandığı hakların gasp edilmesine neden oluyor. Emek büyük ölçüde değersizleştiriliyor ve biz buna sessiz kalamayız” dedi.

IG Metall’in kendi üyelerine hukuksal destek vermemesini “skandal” olarak değerlendiren Goldstein, “Biz uzun soluklu bir mücadeleye hazırlandık, bu kez kırıntılarla yetinmeyeceğiz. Bu tür yöntemlere karşı mücadele etmezsek kaybeden hep işçiler olacak” dedi.

“İŞ BIRAKMA YASAL DEĞİLDİ”

Almanya’da sermayenin en saldırgan bölüğünün önünü çeken Daimler geri adım atmaya niyetli görünmüyor. Dava öncesi olduğu gibi hakim önünde de, “İş bırakma eylemi grev hakkı kapsamında gerçekleşmedi dolayısıyla yasal değildi. Bu nedenle verilen bütün uyarı cezaları yasaldır” görüşünü savundu.

İşçilerin bu eylemleriyle, imzaladıkları sözleşmeyi çiğnediklerini ileri süren tekel temsilcisi, “Eğer işçi, iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmezse buna uyarı cezası vermek yasaldır” dedi. Bu nedenle uzlaşma yanlısı olmadıklarını, işçilerin talepleri önünde geri adım atmayacaklarını ve kendilerinin de gerektiği kadar hukuk mücadelesi vereceklerini ilan eden Daimler patronları, “Haklı olan biziz, mahkeme bunu kanıtlayacak” görüşünde.

BU BİR GÜÇ DENEMESİDİR!

Bremen İş Mahkemesi, 10 Temmuz günü tarafların anlaşamaması üzerine ana davanın duruşması için tarafları 16 Şubat 2016 günü için davet etti. Eylül ayına kadar taraflara yazılı gerekçelerini sunmaları için süre de veren mahkeme heyeti, “Aynı gün davayı bitirmek için hazırlıkların iyi olması gerekiyor” görüşünde.

Daimler tekelinin işçilerin haklı taleplerine karşı bu denli düşmanca davranması ve “tek bir uyarı dahi geri alınmayacak” görüşünü savunması, mahkeme heyetinin ana davayı uzun bir süre ertelemesi ve yazılı gerekçeleri en geç Eylül ayı içinde talep etmesi davanın ciddiyetini ortaya koyuyor.

Alman sermayesinin en saldırgan gücü Daimler ile Almanya işçi sınıfının en örgütlü ve mücadeleci müfrezesi Daimler işçileri, gerçekte emek ve sermaye arasında bir güç denemesine giriyorlar. Her ne kadar iki taraf ta “hukuk mücadelesinden” söz etseler de bu çok çetin bir sınıf mücadelesidir. Bu nedenle de bütün işçi ve emekçilerin Daimler emekçilerini desteklemeleri mücadelenin olmazsa olmazıdır! (YH Bremen)

 

KUTU: HAYDİ DAYANIŞMAYA!

761 uyarı cezasına karşı temsilen dava açan 33 Daimler emekçisine, IG Metall Bremen ne hukuksal ne de politik destek veriyor. Avrupa Adalet Divanı’na kadar davalarını sürdürmekte kararlı olan Daimler Bremen işçileri, değişik fabrikalardan işçilerin de desteğiyle bir dayanışma fonu oluşturdular. Daimler işçileri, maddi desteğin yanı sıra politik destekte bekliyorlar. Politik dayanışma mesajları Gerhard Kupfer’e (eski BR üyesi) ait olan g.kupfer@arcor.de mail adresine gönderilebilir.

 

Maddi dayanışma için:

Anja Luers

Berliner Volksbank

IBAN: DE67 1009 0000 5650 0040 02

Stichwort: “Streikrecht”

Close