Zeynep Sefariye Ekşi / DİDF Genel Başkanı
Tüm derneklerimizle aylardır hazırlıklarını yaptığımız 4. Geleneksel ‘Birlik ve Dayanışma’ festivalimizi 8 Haziran günü Köln Tanzbrunnen’da başarıyla gerçekleştirdik. Festivale katılan genç-yaşlı, kadın-erkek, onlarca kentten gelen 8 bin kişinin coşkusu iz bırakacak düzeydeydi.
Kürtçe, Lazca, Yunanca, İspanyolca her dilden müzikler, zengin bir kültürel program, kitap sergisi açan yazar dostlarımızın masalara koydukları kitaplarının tümünü satmış olmaları ve ‘keşke daha fazla getirseymişiz’ demeleri, en fazla kitabın satıldığı festival olması; birlikte çalıştığımız inisiyatiflerin ve sendikaların bilgilendirme stantları, çocukların yiyecek çeşitlerinden oyunlarına kadar titizlikle düşünülmüş hazırlanmış keyifli bir ‘çocuk köyü’, farklı lezzetlerden yiyecek ve içecekler, gençlerimizin, federasyonumuzun tanıtım masaları festivalimizi festival yapan zenginliklerdi.
Festivalin yarattığı coşku, böylesine biraraya gelişlere ne kadar ihtiyacımız olduğunu bir kez daha gösterdi. Artan sorunlar, toplumsal gelişmeler, yarına ilişkin endişelerin karamsarlığında umuda, birlikte yaşanan güzel duygulara susuzluğumuza bir pınar oldu binlerin yarattığı ortam.
Festivalimiz, değerli kılan sendikacıların, LİDL işçilerinin de aralarında olduğu konuşmacıların dinlenmesi ve birlikte verilen ortak tepkileri, festivale gelen binlerce insanın milliyetçilik ve ırkçılığa karşı dostluğun ve kardeşliğin, savaşa karşı barışın, emekçilerin birlik ve dayanışmasının mesajı oldu. Sadece keyifli ve eğlenceli geçen bir buluşma olmakla kalmadı, insanca yaşanabilir bir dünyaya özlemin de sesi oldu festivalimiz.
Kollektif emeğin ve örgütlülüğün başarısı!
Almanya’nın 30 şehrinde derneklerimiz ve derneklerimizde yüzlerce arkadaşımız çalışma yürütüyor. Fedakarca, hiç bir kişisel kaygı ve çıkar gözetmeden. İki yılda bir yaptığımız merkezi festival çalışmamız da, yerel program ve faaliyetlerimizin yanı sıra eyaletler ve şehirlerde yapılan ortak hedefler konularak gerçekleştiriliyor. 8 Haziran festivalimiz için de sonbahar aylarından beri çalışma yaptık.
‘En küçük’ diyebileceğimiz işlerden içecek ve yemek hazırlıklarımıza, semtlerde kapı kapı dolaşarak – masalar açarak, işyerlerinin kapısında çağrılar dağıtmaya, otobüslerin tutulmasına, program hazırlığından festival bitiminde saatlerce alanın temizlenmesine kadar görünen-görünmeyen, tahmin edilemeyecek kadar çok emek var bu festivalimizin başarısında. Katılanların DİDF’in bu güzel ortamı nasıl hazırladığını soranlara cevabımız; örgütlülüğümüz ve kollektif emek. Tek tek kişilerin, yeteneklerin değil, yüzlerce arkadaşımızın ortak emeğiyle bu başarıyı yaşadık.
Emeği geçen tüm dostlarımız, üyelerimize ve festivalimize katılarak bu coşkuyu çoğaltan misafirlerimize teşekkür ediyoruz.
Festivalimizin ertesi günü yapılan AB seçimlerinin sonuçlarına göre (beklendiği gibi de) aşırı sağ ve milliyetçi partiler pek çok ülkede yükselişte. Bu sonuç, emekçileri etnik ve dini temelde düşmanlaştırma, kamplaştırma politikalarının devam edeceğinin de bir işareti. Bu durum, festivalimizde de öne çıkarmaya çalıştığımız emekçilerin birliği, halkların kardeşliği mottosunun ne kadar önemli ve gerekli olduğunu da gösteriyor.
DİDF olarak milliyetçi bölünmeye karşı festivalimizde verdiğimiz mesajı hayatın her alanında kararlılıkla devam ettirmeye çalışacağız. Derneklerimizin kapıları bu çalışmalara katılmak, bu mücadelenin parçası olmak isteyen herkese açıktır. Tüm emekçileri, gençleri, kadınları Almanya’nın hemen tüm şehirlerinde faaliyet yürüten derneklerimizdeki çalışmaları güçlendirmeye davet ediyoruz.
Çünkü güzel bir geleceği birleşerek kazanmamız mümkün!
