Written by 15:19 uncategorized

Doğu sıcaklığında bir konser

Zaza müziğinde yapmış olduğu çalışmalarla kamuoyunun beğenisini kazanan Mikail Aslan yeni albümü “Xoza“nın tanıtımı için pes peşe konserler vermeye devam ediyor. Mannheim konserinin ardından bu kez Stuttgart’ta sevenleriyle buluştu. Her iki etkinliği de DİDF üyesi dernekler gerçekleştirdi.

Birikimi, yenilikler konusundaki cesaretli girişimleri ile tanınan Mikail Aslan, son çalışmasıyla bu yolda emin adımlarla ilerlediğini gösteriyor.

Stuttgart Altesfeuerwehrhaus salonunda düzenlenen konserin açılış konuşmasını Dostluk ve Dayanışma Derneği adına Abidin Özcan yaptı. Özcan konuşmasında Almanya’da kurulan yeni hükümetin (CDU-SPD) şimdiden  emekçileri aldatma yolunu tercih ettiğini belirterek, “bunun için asgari ücret, emeklilik yasası ve kiralık firmalar gibi sorunlar konusunda sendikalarla birlikte mücadele etmekten başka seçeneğimiz yok” dedi.

Daha sonra Mikail Aslan ve Grubu sahne aldı. Önce yeni albümünden, ardından değişik albümlerinden okuduğu parçaların her bitişinde uzun uzun alkış toplayan sanatçı, zaman zaman yaptığı konuşmalarla  herkesi yaratılan değerlere, doğaya ve kültürüne sahip çıkmaya davet etti. Dersim tarihinde egemenlerin sadece baskı ve katliamlarla değil ‘Osmanlivari’ oyunlarla insanlarımızı davalarından uzak tutma girişimleri hiç eksilmedi. Bugünlerde benzeri bir durum söz konusu. Munzur’a vurulmak istenen setler, doğayı tahrip eden suçlar AKP döneminde de eskiden olduğu gibi devam etmekte. Aslan okuduğu parçaların temelini Türkçe anlatırken kimi zaman da Almanca açıklamalarda bulundu.

Konserin ikinci bölümünde ise Zacaca, Kürtçe ve Türkçe parçalar okundu. Kürt müzisyenlerin neredeyse tamamı ana dillerinin yanı sıra, gerek kasetlerinde gerekse konserlerinde bir iki parça Türkçe okumayı ihmal etmezler, ki bu bile kendi başına anlamlı bir tutum olsa gerek.

Grubun demirbaşlarından Cemil Qocgiri’nin „Hiwa Zeri“ çalışmasından okuduğu parçalar ise bir başka zenginlik kattı konsere.  Sevda türkülerinden, kavga türkülerine kadar insana dair tüm duygular dile geldi. Grubun iki genç elemanının yapmış oldukları sololar ise, gençlere fırsat verildiğinde neler yapabileceklerini bir kez daha gösterdi.

Mikail Aslan ve Grubu’nun okuduğu türküler insanların yüreklerinde kimi zaman acı ve hüzün, kimi zaman da sevinç ve coşkuya neden oldu.  Sanatın bir çok dalı gibi müzik de kolektif duyguların eseri. Bunun için bir nebze de olsa, kanayan ve iyileşmeyen yaralara merhem olabiliyor.

Kürt  müziği bir kez yok sayılmışsa Zaza müziği defalarca yok sayılıp görmezden, duymazdan gelinmiş. Mikail Aslan ve Grubu bunun bilinciyle hareket ederek, yerelden evrensele ulaşmayı hedefleyen bir çabanın içindeler. Bize düşen de onları yalnız bırakmamak, çalışmalarına destek vermek olmalı. Konserin sonunda dakikalarca ayakta alkışlamalar göstermiştir ki; gerçeği arayan her sanatçı halkta soylu duygular yaratıp onların gönlünde taht kurar.

Etkinliği sunan Eda Akmaz, “önümüzdeki aylarda benzer konserler düzenlemeye devam edeceğiz” diyerek katılımcılara teşekkür etti.

Close