Written by 13:04 Allgemein

DTK: Faşizan bir tutumla karşı karşıyız

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanları Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk,  „KCK“ adı altında düzenlenen operasyonlara ilişkin DTK binasında basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda konuşan DTK Eş Başkanı ve Mardin Bağımsız Milletvekili Ahmet Türk, DTK olarak Türkiye’de yaşanan süreci „Vahim“ olarak değerlendirdiklerini söyledi. Kürt halkının susturulmaya çalışıldığı bir süreçle karşı karşıya olduklarını ifade eden Türk; hükümetin Kürt halkını, emekçileri ve demokrasi güçlerini susturmaya, sindirmeye çalıştığına dikkat çekti:  „Eğer bir ülkede demokrasi güçlerini, bir siyasi partiyi susturmayı düşünüyorsanız bunun adı faşizmdir, ırkçılıktır başka bir tanımı yoktur“ diye konuştu.

 
‚KÜRTLERİ TERBİYE ETMEYE DÖNÜK POLİTİKA İZLENİYOR‘
„Faşizan bir tutumla karşı karşıyayız“ diyen Türk, „Uzun süreden beri operasyonlar yapılıyor. İstanbul’da çok değerli hukukçu arkadaşlarımız, gazeteci arkadaşlarımız gözaltına alındı ve tutuklandı. Neymiş Sayın Öcalan’la yaptıkları görüşmeleri aktardıkları için alınıyormuş. Peki bu görüşmeler 10 yıldan beri yapılıyor. Bu görüşmelerin tutanakları hükümet tarafından gözden geçiriliyor ve ihtiyaç duydukları zaman basına servis yapıyorlar. Şimdi bu görüşmeleri, ortak tartışmaları, düşünceleri illegal bir çalışma gibi göstererek, İstanbul’daki tutuklamaların gerekçesi göstermek gerçekten de demokrasi açısından büyük bir ayıptır“ dedi. Siirt’te belediyelere yönelik baskınlara da dikkat çeken Türk, „1937-38’lerde Dersim’de Kürtleri terbiye etmeye yönelik bir politika izlendiğini görüyoruz. Dünkü katliam politikası bugün Kürtleri zindanlarla terbiye etme, Kürtleri zindanlara tıkayarak susturma politikasıdır. Geçmişte yaşanan politikaların devamı olarak değerlendirmek lazım“ dedi.
Türk, konuşmasının devamında 28-29 Ocak tarihinde DTK’nin kongresini gerçekleştireceklerini ve daha güçlü bir şekilde sürece dahil olacaklarını söyledi.

 
‚OYNANAN OYUNLARI  BİLİYORUZ‘
Binlerce sivil siyasetçi ve hukukçunun zindanlarda olduğunu hatırlatan Türk, Başbakan Erdoğan’ın „Ben yeraltı ile uğraşıyorum“ açıklamasına tepki gösterdi. Türk, Başbakan’a seslenerek, „Peki BDP legal siyaset yapmıyor mu? Sivil toplum örgütleri yer üstü çalışmıyor mu? Kendi tabiri ile söylüyorum. Şimdi Sayın Başbakan bu tutuklamaları bu faşizan uygulamaları yandaş medyasıyla birlikte psikolojik bir savaşın içindedir. Sivil siyasetin içinde kimi bıraktınız? Herkesi tutuklattınız.
Biz buradan bütün oynanan bu oyunları biliyoruz. Bütün baskılara ve sindirmelere rağmen halkımızın özgürlük mücadelesinin yanında yer alacağız. Bu zalimane anlayışa karşı sonuna kadar mücadele edeceğiz“ dedi.

 
MAHKEMELERDEN ADALET   BEKLEMİYORUZ‘
DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk da, Türkiye’nin son derece kaotik ve karanlık bir sürecin içerisine doğru sürüklendiğini dile getirerek, bu gidişatın Türkiye’de yaşayan halklar açısından iyi bir gidişat olmadığını söyledi. „Siz hangi yasalarla Kürtleri yargılıyorsunuz?“ diye soran Tuğluk, „TCK, TMK adı altında yürütülen bu yasalarla yapılan yargılamalar ve hükümlerin hiçbir meşrutiyeti yoktur bizim açımızdan. Zaten bu sorunun kaynağı bu yasalardır. Bu tutuklamalar rehin alma operasyonlarıdır. Hiçbirimiz, bu mahkemelerden hiçbir adalet beklemiyoruz. Bu ülkede adalet Kürtlere hiçbir zaman uygulanmadı. Bu operasyonları yapan yargı değil, yürütmenin kendisidir“ dedi.

 
‚KÜRTLERİN TAHAMMÜLLERİ SONSUZ DEĞİLDİR‘
„BDP’yi tutuklamalarla etkisiz hale getiririz, Kandil’i bombalarla yok ederiz, İmralı’yı tecritle etkisizleştiririz“ politikasının uygulanmaya konulmak istendiğini söyleyen Tuğluk, sorunun Öcalan’sız çözülemeyeceğini belirtti. Tuğluk, Kürtlerin direnişçi bir özelliğinin olduğunu belirterek, „Bu gidişatın sonu topyekun bir direnişin gelişmesine yol açacaktır. Bu kadar mücadele, bu kadar bedel Başbakan’a biat etmek için verilmedi“ dedi. Tuğluk konuşmasında ayrıca  „Kürtlerin de tahammülleri sonsuz diyerek, imha politikalarına karşı Kürtlerin sonuna kadar mücadele edeceğini söyledi. (Diyarbakır/DİHA)

Close