Written by 12:50 uncategorized

Emekçiler haklarına alanlarda sahip çıkacak

Uzunca bir süredir hazırlanan konjonktür paketleriyle çıktığı raya oturtulmaya çalışılan İsviçre ekonomisinin, liberal sermaye çevrelerinin beklediği biçimde kendini toparlayamaması ve reel ekonomik döngü için ihtiyaç duyulan kaynakların sağlanmasında yaşanan zorluklar, 1 Mayıs öncesinde, İsviçre sermayesini daha da saldırganlaştırdı.
Her hafta emekçileri ve kazanılmış haklarını hedefleyen çeşitli planlarla kamuoyu önüne paketler çıkarılıyor. Halkoylamasına takılarak geri çevrilen saldırı paketlerinin yerlerine çekmecelerde tutulan diğer paketler sürülüyor.
Aynı dönem içerisinde kriz sonucunda ortaya çıkan tabloyu; batma tehlikesiyle karşı karşıya kalan ve devletin el atmasıyla ayakta tutturulan UBS ve içinde bulunduğu duruma indirgeyerek, krizden kurtulmanın bedelini de emekçilerin daha fazla fedakarlığına bağlayan sermaye, bir biçimde kısa çalışmaya, ücretsiz izinlere ve ücret düşüklüğüne razı edilen işçileri,Clariant, Deisswil Karton, Lonza vb. işletmelerde olduğu gibi toplu olarak da kapı dışına koymayı da ihmal etmedi. Özellikle sendikaların ve benzer diğer işçi örgütlenmelerinin uzlaşmacı kanatlarının hükümetlerin hazırladığı planlara, kimi zaman yarı açık kimi zaman da açık bir biçimde destek vermesi, bazı iş kollarında işçi temsilcisi toplantılarının ‘krizin atlatılmasında sermayeye nasıl yardımcı olabiliriz?’ toplantılarına dönüşmesi son döneme kadar, hayata geçirilmeye çalışılan saldırı planlarına karşı aktif mücadele eğilimini azaltsa da, toplu işten atmaların artması ve işsizliğin son yüz yılın en üst seviyelerine kadar çıkması, hak gaspları ve bağlı gelişmeler, mücadele eğiliminde ki bu düşüşün kısmen durmasına ve özellikle de sanayi malları üretiminin ağırlıkta olduğu sektörlerde işçiler arasında uç veren kararlı mücadele tutumunun da pekişmesine neden oldu. Bu eğilimlerin güç kazandığı iş yerlerinde 1 Mayıs kutlamalarına katılım ve taleplerin alanlara yansımasında belirgin bir yükseliş olacağını söylemek mümkün. Emeklilik ücretlerinin düşürülmesini öngören yasa tasarısının halk tarafından reddedilmesi ve akabinde işsizlik parası ödeme süresinin düşürülmesi için karar birliğine giren parlamentoda ki sağ liberal parti bürokratların benzer arayışları, hizmet ve perakende satış sektöründe bulunan Migros,Coop gibi gıda tekellerinin işçi ücretleri ve emeklilik yaşı üzerindeki baskısını arttırması, sınır bölgelerinde yapılan kontrollerde bir çok iş yerinde kaçak,güvencesiz ve düşük ücretle işçi çalıştırmanın arttığını gösteren verilerin ortaya çıkması, İsviçre Sendikalar Birliği (SGB), Unia ve VPOD gibi sendikaların 1 Mayıs öncesinde yürüttüğü faaliyetlerinin ve alanlara yansıtacağı taleplerinin temelini oluşturdu. İş, ücret güvencesi ve erken emeklilik hakkını merkezine alan taleplerin İsviçre’de yapılacak 1 Mayıs etkinliklerinde öne çıkacağı, öte taraftan da devam eden krizin bedelinin sermayeye ödettirilmesi için emekçiler cephesinin daha kararlı bir mücadele eğilimi içerisine girmesini öne çıkaran istek ve eğilimlerinde genel halk tabakası içerisinde de destek görmesi, UBS ve etrafında cereyan eden aldatmaca propagandaya kulak asılmaması, emekçilerin açlığı pahasına milyarlarca prim alan holding şeflerine gösterilen ayrıcalıklara son verilmesi gibi talepler alanlarda kendine yer bulacak talepler. Sonuç olarak; 1 Mayıs, işçi ve emekçilerin haklarını koruma ve yeni kazanımlar için güç toplama hamlesi olarak bu yıl İsviçreli emekçilerin mücadele istekleriyle kutlanacak.

İsviçre Haydar Sancar

Avusturya’da emekçiler talepleriyle alanlara çıkacaklar

Avusturya’nın önemli sanayi şehirlerinde işçi sınıfı bayramını kutlamaya hazırlanıyor. Başta Viyana olmak üzere sanayi şehri Linz, Graz , St. Pölten, Salzburg ve Insbruck şehirlerinde kutlanacak 1 Mayıs etkinliklerine yurt genelinde 130 bin insanın katılması bekleniliyor.
DİDF, Vida Sendikası ve Göçmen Kadınlar Birliği ortak çıkardıkları bir bildiriyle Türkiyeli işçi ve emekçilere 1 Mayıs yürüyüşlerine kitlesel katılım çağrısı yaptılar. Önyargıların krizle birlikte arttığına dikkat çekilen bildiride sendikanın da gündeminde bulunan tam ücret karşılığında haftalık çalışma saatlerinin düşürülmesinin yanı sıra, eşit işe eşit ücret talebini gündemine aldı.
Hükümetin de kriz süresinin henüz atlatılamadığına dikkat çektiğine vurgu yapılan bildiride bütçede sermaye sahiplerine aktarılan milyarlarca Euro’luk açığın emekçilerin omuzlarına bindirileceğine işaret edilerek talepleri için emekçilerin birliğinin önemli olduğu vurgulandı.
“Irkçılığın söz konusu işsizlik ve yoksulluktan beslendiği ve geliştiği bir dönemin içinden geçiyoruz.” denilen bildiride, “Yerli ve göçmen kökenli işçiler arasında var olan önyargılar, ırkçıların işini kolaylaştırıyor. Birleşmeye en fazla ihtiyaç duyanların –özelliklede bizlerin- bu nedenle daha  hassas olması gerekiyor. Ortak çıkarlarımızı ön plana çıkaran ve talepler etrafında birleşmeyi zorlayan bir hassasiyet bugün en temel ihtiyacımız.”denildi.  Ortak çağrıda, “Krizin faturasını krizi yaratanlara yüklemek için 1 Mayıs’ta “Tam ücret karşılığında haftalık çalışma saatleri düşürülsün”, “Eşit işe eşit ücret” ve diğer taleplerimizle alanlarda olacağız” denildi.

Close