Almanya’da aralarında avukatlar, federal ve eyalet milletvekilleri, insan hakları savunucuları, doktorlar ve tanınmış bilim insanlarının bulunduğu bir grup adına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında Karlsruhe’de bulunan Federal Savcılığı suç duyurusunda bulunuldu.
Uluslararası Ceza Yasası kapsamında yapılan suç duyurusunda Erdoğan’ın savaş suçu ve Kürt illerinde insanlık suçu işlediği belirtildi.
Avukatlar Britta Eder ve Petra Dervishaj tarafından yapılan açıklamada, müvekkillerinin “Ahlaki sorumluluktan dolayı Türkiye’de yaşanan sistematik savaş suçundan ötürü suç duyurusunda bulunma gereğini” duyduklarını belirttiler.
Suç duyurusunu destekleyenler arasında Sol Parti milletvekilleri Ulla Jelpke ve Andrej Hunko’nun sanı sıra Almanya’nın tanınmış sanatçılarından Konstantin Wecker ve diğer Avrupa ülkelerinden çok sayıda insan ve siyasetçi bulunuyor.
Uluslararası Hukuk ve Demokrasi Derneği (MAF-DAD) Yönetim Kurulu Başkanı hukukçu Heike Geisweid, hukukçular Britta Eder, Petra Dervishaj, HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız ve İstanbul Barosu avukatlarından Ercan Kanar tarafından Berlin’de düzenlenen basın toplantısında, Erdoğan ve hükümetin bazı yetkili temsilcileri, bakanları hakkında Federal Savcılığa „savaş ve insanlık suçu işlemekten“ haklarında suç duyurusunda bulunulduğu açıklandı. Suç duyurusunda Sarıyıldız, Cizre’de katledilen Eşref Erdin’in akrabası Serdar Erdin ile Berjin Demirkaya’nın kardeşi Hasan Demirkaya’nın tanık olarak gösterildiğini söyledi
KİMLER HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULDU?
Federal Savcılığa şu kişiler hakkında suç duyurusunda bulunuldu: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, İçişleri Bakanı Efkan Ala, eski Savunma Bakanları İsmet Yılmaz ile Mehmet Vecdi Gönül, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak, Kara Kuvvetleri Komutanlığı Harekat Başkanı Tümgeneral Mehmet Okkan, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Galip Mendi, 2. Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti, Kolordu Komutanı Korgeneral İbrahim Yılmaz, Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Musa Çitil, Şırnak Sınır Tümen Komutanı Abdullah Baysar, Şırnak Jandarma Komando Tugay Komutanı Ali Osman Gürcan, Şırnak İl Jandarma Komutanı Albay Mustafa Sakaoğlu, Şırnak Emniyet Müdürü Celal Sel, Cizre Emniyet Müdürü Ömer Faruk Karakaş, Şırnak Valisi Ali İhsan Su, Cizre Kaymakamı Ahmet Adanur, Cizre Cumhuriyet Savcısı Cuma Çoban, Emniyet Genel Müdürü Celalettin Lekesiz, Özel Harakat Daire Başkanı Turan Aksoy.
ÜÇ BODRUMDA 178 KİŞİ ÖLDÜRÜLMÜŞTÜ
Avukat Britta Eder ve Petra Dervishaj basın toplantısında Federal Savcılığı’na suç duyurusunun gerekçelerini şu şekilde açıkladı: „Görgü tanıkları, tek tek kişiler, uluslararası örgütler, sivil kuruluşlar, hekimler ve bilim insanlarının ifadelerine dayanarak özellikle Cizre’de yaşananlardan yola çıkarak Alman Ceza Muhakemesi Kanunu (Völkerstrafgesetzbuch) gereğince Erdoğan ve ilgili yetkili birimler hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunuldu. Suç duyurusunun temel konusu özellikle Şırnak ve Cizre’de yaşananlardır. 4 Eylül ile 11 Eylül tarihleri arasında çıkan çatışmada 21 sivil öldürülmüştür. Suç durusuna ilişkin dilekçede görgü tanıklarının verdiği bütün materyaller savcılığa intikal etmiştir. Cizre’de üç farklı bodrum katında 178 sivil kasten hedef alınarak öldürülmüştür. Sözkonusu saldırı sırasında bölgeye tıbbi yardım, milletvekilleri, aile yakınları, cep telefonları, Uluslararası Af Örgütü ve sivil kuruluşlarının ulaşımı engellenmiş ve hastane, acil servis ambulansları bilinçli olarak buraya sokulmamıştır. Ayrıca saldırı sırasında görgü tanıklarının ifadesine göre güvenlik güçleri tarafından bodruma benzin dökülüp ateşe verildiğine ilişkin dokümanlar dilekçede yer almaktadır. Yine aynı şekilde görgü tanıklarının ifadesine göre ağır silahlar kullanıldığı ve cesetlerin yakıldığı belirtilmiştir.“
200 sayfadan oluşan suç duyurusu dilekçesinde somut olarak işlenen savaş suçlarına yer verildi. Özellikle de Cizre’de son yaşananlar ayrıntılı olarak dosyada yer aldı.
Başvuruyu alan Federal Başsavcılığın, inceledikten sonra kararını verecek. Uluslararası hukuk kurallarında göre bir ülkede yaşanan insanlık dışı suçlar konusunda başka bir ülkede dava açılabiliyor. Ancak. Federal Savcılığın başvuruyu olumlu değerlendirmesi beklenmiyor. (YH)
Savcılık başvuruyu basit gerekçelerle reddedemez
Suç duyurusunda bulunanlar arasında yer alan Sol Parti Federal Parlamento Milletvekili Andrej Hunko gazetemize yaptığı açıklamada Federal Savcılığın olumlu yanıt vereceğinden umutlu olduğunu söyledi. Hunko şunları söyledi: “Kürt illerinde yapılan savaş suçlarıyla ilgili bir çok belge var. Bu nedenle Almanya’da savaş suçlarına karşı dava açmayı olanaklı hale getirildi. Suç duyurusuyla bir tarafta bölgede olanları kamuoyuna anlatmak diğer taraftan sorumluların cezalandırılması amaçlanıyor. Hukuksal olarak, savaş suçu işleyenlere karşı Almanya’da dava açmak mümkün. Daha önce de buna benzer suç duyuruları yapılmıştı.
Federal Savcılığın, suç duyurusunu basit gerekçelerle geri çevireceğini sanmıyorum. Çünkü çok somut deliller var. Bu nedenle başvurunun kabul edileceğini umuyorum. Böylece gerçekten savaş suçu işleyip işlemediği kesin olarak mahkemede görülecek.”
Savunma Bakanı von der Leyen İncirlik’e gitti
2 Haziran’da Federal Meclis’te Ermeni Soykırımı’nın tanınmasının ardından Alman milletvekilleri ile Savunma Bakanlığı Müsteşarı’nın İncirlik Üssü’ndeki askerleri ziyaretinin engellenmesinden sonra Almanya Savunma Bakanı Ursula von der Leyen, üsse gitti. Türkiye ile yapılan görüşmelerin ardından, von der Leyen üsse gelerek, Tornado keşif uçaklarında görev yapan Alman askerlerini ziyaret etti.
Ziyaret sonrasında Türkiye Savunma Bakanı Fikri Işık’la görüşen Ursula von der Leyen’in yetkili milletvekillerinin Türkiye’deki Alman birliklerini ziyaret edebilmelerinin önemini anlattığını ifade edildi.
Von der Leyen’in yanında hiçbir milletvekili olmadığı halde yaptığı ziyarete Yeşiller Partisi ile Sol Parti’den (Die Linke) tepki gelirken, iktidar ortağı Sosyal Demokrat Parti’den (SPD) yaşananlardan duyulan rahatsızlık sinyalleri verildi.
Türkiye hükümetinin Alman milletvekillerinin üsse girmeye izin vermemesinin kabul edilemeyeceğini söyleyen Yeşiller milletvekili Tobias Lindner, yasağın devam etmesi halinde İncirlik’teki Alman askerlerinin geri çekilmesi gerektiğini söyledi. Lindner, Savunma Bakanı’nın yanında hiç bir vekil olmadan üsse gitmesinin alışılmadık bir durum olduğunu da söyledi.
Sol Parti milletvekili Alexander Neu ise, Von der Leyen’in Alman parlamenterlere getirilen ziyaret yasağına dair çaba sarfetmediğini savunarak, bakanın tek başına yaptığı ziyaretini eleştirdi.
SPD: NATO PARTNERLİĞİMİZ SORGULANIR
Koalisyon ortağı SPD’nin savunma uzmanı Rainer Arnold ise, NATO üyesi Türkiye’nin bir başka üyeye yönelik böylesi bir yaptırımının söz konusu dahi olamayacağına dikkat çekti.
NATO içerisinde kuralların olduğunu vurgulayan Arnold, üyelerin karşılıklı olarak birbirlerine yasak koymalarının kural dışı olduğunu belirtti. Arnold, aksi halde birlik içindeki ortaklığın sorgulanır hale geleceğini de söyledi. (YH)
