Hamburg’da okul öncesi eğitim koşullarının iyileştirilmesi amacıyla kurulan halk inisiyatifinin, bu konuda referanduma gidilmesi için imza toplama çabaları devam ederken, Sol Parti tarafından eğitimcilerin ve veli temsilcilerinin katılımıyla bir konferans düzenlendi.
Louise Schröder Schule’de yapılan ve iki gün süren konferansa Eğitim ve Bilim Sendikası’ndan temsilciler, akademisyenler ve veli örgütlerinin temsilcileri de katıldı.
“Herkes için okul öncesi eğitim“ sloganıyla gerçekleştirilen konferans kapsamında birçok toplantı ve panel yapılırken, okul öncesi eğitimin iyileştirilmesi için neler yapılması gerektiğine dair çalışma grupları oluşturuldu.
Konferansın açış konuşmasını yapan Hamburg Sol Parti Eyalet Milletvekili Mehmet Yıldız, okul öncesi eğitimin ücretsiz olmasının emekçi çocukları için büyük önem taşıdığına dikkat çekti. Yıldız, eğitim alanında yapılacak her kısıtlamanın dar gelirli, işsiz, yoksul ve göçmen çocukların eğitimini olumsuz yönde etkileyip, sosyal adaletsizliği ve eşitsizliği tetikleyeceğini de söyledi.
„Sozial-und Alternativer Wohlfahrtsverband“ (SOAL) adlı kuruluşun sözcüsü Claus Reichelt ise, özellikle göçmen ailelerin çocuklarını, Almanca öğrenebilmeleri için küçük yaşlardan, 2 yaşından itibaren çocuk yuvalarına gönderebilmesine imkan tanınması gerektiğini ifade etti. Kreşlerin, çocuk bakımından başka dil eğitimi, çocukları farklı kültürlerden insanlarla bir arada yaşamaya hazırlama gibi işlevleri de üstlenmesi gerektiğini sözlerine ekledi. Claus Reichelt’a göre, bunun için köklü değişimlere gidilmesi gerekiyor, çünkü yürürlükteki “kreş kupon sistemi“, çocukların ve anne-babaların ihtiyaçlarından çok, iş piyasasının taleplerine ve ihtiyaçlarına göre düzenlenmekte.
Hamburg Eğitim Sendikası Başkanı Klaus Bullan da, kreşlerin geleneksel aile içi eğitime alternatif oluşturması ve eğitime okul öncesinden başlanılması için maddi imkanların arttırılması gerektiği üzerinde durdu. Almanya’da çocuk eğitimine ayrılan bütçenin diğer ülkelere göre daha az olduğuna da dikkat çeken Bullan, özellikle göçmen çocukların okul öncesi eğitime alınmasının toplumsal adalet açısından da önemli olduğunu söyledi.
Emekli Profesör Tim Kunstreich ise varolan kreş kupon sistemini değerlendirerek, daha esnek bir model olarak gündeme getirilen kupon sisteminin ihtiyaçları karşılamaktan uzak olduğunu söyledi. Kupon sisteminin sosyal ayrışmayı derinleştirdiğine dikkat çeken Prof. Tim Kunstreich, çocuğun ihtiyaçlarını ve toplumsal hayata katılımını esas alan; veli-kreş ve çocuk arasında uyumlu bir eğitim sürecine imkan tanıyan bir modele ihtiyaç olduğunu söyledi.
Toplantıya veli temsilcileri ile halk inisiyatifi mensupları da aktif bir biçimde katılarak düşüncelerini ortaya koydular. Eyalet Veli Birlikleri temsilcileri, “Okul öncesi eğitim temel haktır” sloganıyla yürütmüş oldukları kampanya ve talepleri hakkında bilgilendirdiler. İnisiyatif, iki yaşından itibaren herkes için altı saatlik ücretsiz kreş hakkını, kreşlerdeki eğitimin kalitesini ve personel sayısının arttırılmasını talep ediyor.
Veliler, ayrıca eyalet hükümetinin bir süre önce yuva ücretlerine yaptığı zammı da geri alması için mücadele ediyorlar. (YH)
Advertisement
