Almanya’da 8 Mayıs’ta başlayan oy kullanma işleminde en çok dikkat çeken konulardan biri de, DİTİB camiilerinde görev yapan imamların sandık başkanı olması oldu. İmamların neden sandık başkanı olduğu sonraki günlerde yaşanan skandallarla anlaşıldı!
Türkiye’de 7 Haziran Pazar günü yapılacak genel seçimler için gümrük kapılarının yanı sıra Almanya, Fransa, Belçika, İsviçre ve Danimarka’da seçmenler oy kullanmaya 8 Mayıs’ta başladı. Ancak seçim güvenliği ile ilgili tartışmalar da devam ediyor.
Oyların güvenliği konusunda yaşanan endişeye bir de Almanya’daki imamların YSK tarafından sandık başkanı olarak görevlendirilmesi eklendi. Yurtdışındaki temsilciliklerde ya da temsilciliklerin belirlediği yerlerde başlayan oy kullanma işleminde sandık görevlileri çoğunlukla Diyanet İşleri Başkanlığı’nın memurları. Diyanetin Avrupa’daki uzantısı olan Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) bünyesinde görevli imamlar YSK tarafından sandık başkanı olarak atandı. Köln Başkonolosluğu’nda kurulan beş sandıkta da DİTİB imamı görev yaptı.
HDP Avrupa Seçim Komisyonu üyesi Nav-Dem Eşbaşkanı Yüksel Koç gazetemize konuşarak, konsolosluğun imamlar konusunda kendilerine bilgi verdiğini söyledi. Koç, “Sandık başkanlarının DİTİB bağlı camilerde görev yapan imamların olması kabul edilemez. Başkonsolos, bize öğretmenleri görevlendiremeyeceklerini, bu nedenle imamların görevlendirildiğini bildirdi. Bu da seçim güvenliği konusunda endişelerimizi artırıyor” dedi.
Avrupa’da kurulan seçim sandıklarında sandık başkanı dışında AKP, CHP ve MHP görevli bulundurabiliyor. HDP ise ancak müşahit bulundurabiliyor.
3 HAFTADA NELER OLUR ENDİŞESİ
Yurtdışında kayıtlı 2 milyon 865 bin seçmenin 1.4 milyonu Almanya’da 13 konsolosluk bölgesinde oy kullanmaya başladı. 31 Mayıs’a kadar sürecek oy kullanma ilk gün vatandaşlar yoğun ilgi gösterildi.
Toplam 1 milyon 408 bin seçmenin olduğu Almanya’daki konsolosluklarda oy kullanma işlemi hafta içinde ve hafta sonunda saat 10.00-19.00 arasında kullanılacak. Konsolosluklarda kurulan sandıklar, gün sonunda sayılıp, kaç oyun verildiği tespit edilecek. Oyların hangi partilere verildiği konusundaki sayım ise Türkiye’de yapılacak.
YSK tarafından yayınlanan genelgede toplam bin 200 oy atılan her sandık, görevliler ve partilerin temsilcileri tarafından birlikte çuvallara konup ağızları mühürlenecek. Mühürlü torbalar konsolosluklarda özel odalarda muhafaza edilecek. Odalara YSK ve siyasi parti temsilcileri aynı anda girebilecek. Kapılar dört anahtarla açılacak. Her temsilcide bir anahtar olacak. Anahtarlardan biri eksik olursa kapı açılmayacak. Ancak buna rağmen, üç hafta boyunca oyların saklanması konusunda endişeler devam ediyor. (YH)
İkinci kez oy kullanan sandık başkanı imama suçüstü!
Almanya’da sandık başkanı olan imamların seçime hile karıştırması tepkilere neden oldu. Frankfurt Konsolosluğu’nda kurulan 6 nolu seçim sandığının başkanı olan Dietzenbach Diyanet Camii imamı Hasan Tüfek, ikinci kez oy kullanınca suçüstü yakalandı. Kendi oyunu 14 Mayıs’ta kullanan ve HDP’nin sandık görevlisi Çağdaş Fırat‚a fotoğraf çektiren Tüfekçi, 16 Mayıs günü kendi iddiasına göre karısının TC kimlik nosuyla yeniden bilgisayarda işlem yaparak listeye isim yazdı, mührü ve zarfı alarak sandık başına gitti. Oyunu atarken yeniden fotoğraf çektirmek istedi. Bir hafta önce imamın fotoğrafını çeken sandık görevlisi onu görünce müdahale etti. Diğer parti müşahitlerinin de müdahalesiyle oy sandığa atılmadan imamın elinden alındı. İmam, “Karımın adına oy atıyordum. O’nun TC kimliği” dediği açıklanarak zabıt tutuldu.
İMAM SUÇUNU KABUL ETTİ, ‚PİŞMANIM‘ DEDİ
İmam, “Karımın adına oy atıyordum. O’nun TC kimliği” dese de, “Senin karının adı Doğan mı?” denilerek zabıt tutuldu. Edinilen bilgilere göre, Tüfekçi’nin, kendisine SMS yoluyla gelen kimlik numarasına göre oy kullandığı saptandı. Başkonsolos ve konsolosluk görevlileri de olaya müdahale etti ve imam sandık başkanlığı görevinden alındı.
Başka bir ‚diyanet kedisi‘ de, Düsseldorf’ta işbaşındaydı. Sandığa gelen ve oy tecrübesi olmayan vatandaşları saptayan imam, “İşte buraya basacaksınız” diyerek AKP’nin yerini gösterirken, diğer partilerce tespit edildi. Aynı şekilde bu imam hakkında da tutanak tutuldu. (YH)
HDP yurtdışında oyların tutulduğu odalara güvenlik kamerası istedi
HDP, yurtdışında kullanılan oyların güvende olmadığı endişesinin Bern Konsolosluğu’da seçim materyallerinin tutulduğu çok anahtarlı odanın daha önce belirtilmeyen yedek anahtarının ortaya çıkması üzerine YSK’ya başvurarak, bu odalara güvenlik kamerası konulmasını istedi.
Yazılı bir açıklama yapan HDP, yurt dışında ilk olarak Ağustos 2014’te oy kullanma hakkı elde eden Türkiyeli seçmenlerin, 7 Haziran’da ise ilk kez milletvekili seçimleri için 54 ülkede 112 temsilcilikte oy kullanacağını hatırlattı. Yurtdışında oy kullanımının birçok ülkedeki temsilciliklerde 8-31 Mayıs tarihleri arasında yapıldığı da vurgulanan açıklamada, “Bu ülkelerde 24 gün sürecek oy kullanımında her gün seçim merkezlerinde kullanılan oy sayısı tespit edilerek torbalar halinde saklama kuruluna teslim ediliyor ardından muhafaza odasına alınıyor.
OYLAR GÜVENDE Mİ?
Yurtdışı temsilciliklerindeki muhafaza odalarında bu kadar uzun süre bekleyecek oy pusulalarının güvende olamayacağı tartışılırken odanın iki parti temsilcisi ve konsolosluk görevlisinde olmak üzere 3 anahtarla koruma altına alınması uygulaması geliştirildi.
Ancak 10 Mayıs tarihinde yaşanan bir olay, bu uygulamanın oyların güvende olduğu intibası yaratmaktan öteye gitmediğini ortaya çıkardı” dedi.
TEMSİLCİLİKTE YEDEK ANAHTARLAR VAR
91 bin bin kayıtlı Türkiyeli seçmenin bulunduğu İsviçre’de oy kullanılan 3 merkezden biri olan Bern Konsolosluğu’nda gerçekleşen olayın, oyların güvende olup olmadığı yönündeki endişeleri haklı çıkardığı vurgulanan HDP açıklamasında şunlar ifade edildi: “HDP temsilcilerinin tutanak altına aldığı olaya göre, Bern Konsolosluğunda kurayla muhafaza odasının anahtarı verilen iki parti temsilcisinden biri olan AKP’li temsilci, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘gönlündeki partiye destek için’ gittiği Almanya’daki etkinliğe anahtarını da alarak gitti.
Bu durumda 3. anahtar olmadan açılamaması gereken muhafaza odasının kapısı çilingir yardımı olmadan açılarak oy pusulaları alındı. Bu durum verilen anahtarların yedeklerinin temsilcilikte bulunduğunu ve tüm konsoloslukların partilerin haberi olmaksızın sandıklara ve seçim materyallerine erişilebileceğini ve oyların değiştirebileceğini ortaya çıkarmış oldu.”
HDP YSK’YA BAŞVURDU
HDP’nin bu durumu YSK’ya bir dilekçe ile bildirerek, yurtdışında seçim güvenliğinin tehdit altında olduğunu ve bu sebeple sandıkların 24 saat izlenebilmesini sağlayacak bir kamera sisteminin tüm yabancı seçim bölgelerinde uygulanması önerisinde bulundu.
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Ali Ürküt imzasıyla YSK’ya gönderdiği dilekçede ortaya çıkan güvenlik açığının yurtdışı seçim sürecini açıkça tehdit ettiğine dikkat çekilerek, diğer yurt dışı seçim merkezlerinde de anahtarların çoğaltılmış olması ihtimaline karşın tüm saklama odalarının içinde 24 saat aktif güvenlik kamerası kurulması istenen dilekçede şöyle denildi:
“Ekteki tutanaklardan da anlaşılabileceği üzere 10 Mayıs’ta Bern Konsolosluğu’nda seçim materyallerinin tutulduğu odaya erişimle ilgili ortaya çıkan güvenlik açığının yurt dışı seçim sürecini açıkça tehdit ettiği görülmektedir.
Diğer yurtdışı seçim merkezlerinde de anahtarların çoğaltılmış olması ihtimali göz önünde bulundurularak tüm güvenli odaların içinde ve giriş kısımlarında 24 saat aktif ve kayıtlı olabilecek güvenlik kameralarının kurulması ve tüm müşahitlerin izleyebileceği imkanların sağlanması kritik bir gereklilik halini almıştır. Bu konuda YSK’nın gerekli önlemleri almasını diliyor, sonucu hakkında partimizin bilgilendirilmesini umuyoruz.” (YH)
