Written by 15:00 ÇALIŞMA YAŞAMI

Kamu emekçilerini ne bekliyor?

Yerel ve federal düzeyde devam eden kamu ücret TİS görüşmelerinde bir sonuç alınamadı. Kamu patronları şimdiye kadar hiçbir ciddi öneri sunmadıkları gibi nelerin olmayacağını söylüyorlar. Şu an da bir uzlaşma eğiliminin görülmediğini söyleyen Werneke, “İşverenler adeta duvar örüyorlar” dedi. Uyarı grevlerine çıkan yüz binlerce kamu emekçisi mücadeleden yana olduklarını gösteriyorlar.

UMUT YAŞAR

Almanya’da kamu emekçilerin TİS döneminin genel seçimlere denk gelmesi ilk kez yaşandı. Bugüne kadar ülke genelinde yapılan TİS görüşmelerini seçimlere denk getirmemek için çaba gösteren sendikalar bu kez “gafil” avlandılar. Berlin’deki koalisyon hükümeti çöktü ve ülke genelinde seçim kampanyası hemen başladı. Demiryolu sendikası EVG, erken seçim nedeniyle görüşmeleri öne çekti ve üç hafta gibi kısa bir sürede sonuçlandırırken kamu sektöründe geleneksel olarak ocak, şubat ve mart aylarında yapılan TİS görüşmeleri çok önceden planlanmıştı.

BEKLENTİLER YÜKSEK

Diğer yandan kamu emekçilerinin beklentileri bu TİS dönemine ilişkin bir önceki TİS döneminde olduğu gibi yüksek. Enflasyon oranının yüzde 2,3’e düşmesi sadece fiyat artışlarının önceki yıllarda olduğu gibi yüksek olmadığı anlamına gelse de bu fiyatların düştüğü anlamına gelmiyor.

2,5 milyon kamu emekçisi de ülkedeki milyonlarca emekçi gibi hala ciddi geçim sorunları yaşıyorlar. Enerji, kira ve günlük gıda harcamalarının açtığı gedik her geçen gün büyüyor. Reel ücretler ciddi olarak yükselmediği süre bunun sonu da gelmeyecek. Dolayısıyla kamu emekçilerinin ezici çoğunluğu ileri sürülen “yüzde 8, en azından 350 euro aylık daha fazla ücret ve üç ek için günü” taleplerinin elde edilmesi için kararlı bir mücadele vermekten yanalar.

KASALARA EMEKÇİLERE BOŞ!

Yerel ve federal düzeyde devam eden TİS görüşmelerinin bu yıl zor geçmesi bekleniyordu. Fakat görüşmelerin erken seçimlere denk gelmesi görüşmeleri daha da zorlaştırdı. Görüşmeleri kamu patronları adına sürdüren Federal İçişleri Bakanlığı ve “Yerel Kamu İşverenleri Birliği” (VKA) hiçbir ciddi teklif sunmadıkları gibi sürekli kasaların boş olduğundan, harcama yapacak kaynak bulamadıklarını söylüyorlar.

Yerel yönetimlerin net borç yükü 2024 sonu itibarıyla 170 milyar euroya çıkarken yatırım için ihtiyaç duydukları miktar ise 180 milyar euroyu aşmış durumdaydı. Silahlanma için birkaç gün içinde 100 milyarlık fon oluşturan hükümet, kamu emekçilerinin ücret talepleri söz konusu olduğunda kaynak bulamıyorlar. Aynısı kamu hizmetleri için de geçerli: Kütüphaneler, gençlik merkezleri, yüzme havuzları, kreşler, okullar, hastaneler köprüler, yollar… kamu adına ne varsa giderek adeta harabeye dönüşüyor.

TİS MÜCADELESİ DEMOKRATİKLEŞTİRİLMELİ

Geride bıraktığımız TİS döneminde de bir milyona yakın kamu emekçisi uyarı grevlerine katılmıştı. Üçüncü tur görüşmelere kadar yapılacak eylemlere benzeri bir sayıda kamu emekçisi katılmış olacak. Fakat buna karşın yapılan görüşmelerin demokratik bir zeminde yapıldığını söylemek mümkün değil.

Toplu sözleşme talepleri belirlenirken tabanın görüşü alınırken -ki bu da tabandaki mücadeleci sendikacıların yıllardır verdikleri mücadele sonucu güvenceye alındı- TİS sürecinin sonuçlanması hala Potsdam’da yapılan görüşmelerde bir avuç sendikacı yöneticisinin tutumuna bağlı.

Görüşmeleri sürdüren DGB’ye bağlı Ver.di, GEW, IG BAU ve GdP sendikalarında olduğu gibi Alman Memurlar Birliği DBB’nin Büyük TİS Komisyonlarında yer alanların çoğunluğu uzun yıllar işten muaf işyeri temsilcilerinden ve profesyonel sendikacılardan oluşması tabandan kopukluğu da gündeme getiriyor. Bu nedenle özellikle TİS görüşmelerinde “Rückkoplung” (“geri bildirim”) modelinin (sayfa 11’e bkz.) uygulaması gerekiyor. Yapılan görüşmelerde karşı tarafın sunduğu teklifin tabandaki aktif sendikacılara iletilmesi ve fikirlerinin alınarak görüşmelerin sürdürülmesi yapıldığında TİS mücadelesinin demokratikleşmesi sağlanabilir.

UZUN SÜRELİ SÖZLEŞME VE REEL ÜCRET KAYBI MI?

Kamu patronları ekonomik duruma dikkat çekerek sözleşmelerin geçerlilik süresinin uzun olmasını talep ediyorlar. Alman Demiryolları’nda imzalanan ve 33 ay geçerli olan sözleşmenin maddi açıdan da temel alınabileceğini söyleyen kamu patronlarına göre, “uzun süreli sözleşmeler belediyelere ve federal hükümete uzun vadeli planlama şansı veriyor.

Fakat emekçiler açısından uzun süreli sözleşmeler büyük riskler taşıyor. Devam eden savaşlar, büyük emperyalist ülkeler arasındaki ticaret savaşları, ekonomik durgunluk bütün bunlar işçi ve emekçiler için hayat koşullarının zorlaşacağı anlamına geliyor.

Kamu emekçileri açısından ileri sürülen taleplerin olduğu gibi kabul edildiği 12 aylık bir sözleşme imzalanması en iyi çözüm olacak. Aksi takdirde yıllar süren reel ücret kaybı ile karşı karşıya kalınacak.


KAMU EMEKÇİLERİNİN TALEPLERİ

14-16 Mart tarihlerinde üçüncü turunun yapılacağı TİS görüşmelerinde şu talepler ileri sürülüyor:

  • Yüzde 8 daha fazla ücret, ayda en az 350 Euro;
  • Fazla mesailer ve özel çalışma saatleri için daha yüksek mesai ödemesi;
  • Yılda üç gün ek izin; sendika üyelerine bir ek gün daha,
  • Çalışanların haftalık çalışma sürelerini azaltmak ya da ek izin günü veya daha uzun süreli izinler için kullanmak üzere ücret artışlarını ve ikramiyeleri biriktirebilecekleri bir “Zaman Hesabım” (“Meine-Zeit-Konto”) uygulaması;
  • Kısmi emekliliğe ilişkin düzenlemelerin yeniden etkinleştirilmesi.
  • Toplu iş sözleşmesi bir yıl süreyle geçerli olacaktır.
Close