Daimler-Mercedes tekelinin bütün fabrikalarında lojistik bölümleri adım adım taşeron firmalara devrediliyor. Son yıllarda Genel İşyeri Temsilciliği (GBR) ve tekel yönetimi arasında bu konu üzerine devam eden görüşmelerde bir sonuç alınamamıştı.
Prensip olarak tekel yönetiminin kâr marjını yükseltme hedefine destek veren GBR ve IG Metall merkez yönetimi, “Şirketin rekabet gücü ne kadar artarsa işçilerin işyerleri de o kadar güvenceye alınmış olur” görüşünü savunuyorlar. Bu görüş savunulduğunda ise işlerin taşerona devredilmesine veya kiralık işçilerin artmasına karşı ciddi bir strateji geliştirilmesi beklenemez.
TOPLAM 300 İŞÇİ ETKİLENECEK
1 Ağustos gününden itibaren 100 Mercedes işçisi bugün çalıştıkları lojistik bölümden alınacaklar ve bunların yaptığı işi “Transco” isimli bir taşeron firma üstlenecek. Bunun yanı sıra bugün Mercedes’in yine lojistik işlerinde çalıştırdığı 50 kiralık işçi de Transco firmasına devredilecek.
2016 sonuna kadar toplam 300 işçinin işi de Transco’ya devredilecek. Yani toplam 450 işçinin bugün Mercedes ücret ve çalışma koşullarında yaptığı iş bundan sonra çok daha kötü şartlarda Transco işçilerine yaptırılacak.
DAHA FAZLA İŞ – DAHA AZ ÜCRET!
Tam da bu 50 işçinin devredilmesi aşamasında işlerin taşerona devredilmesinin ne anlama geldiği ortaya çıkıyor. Şuan Mercedes’te kiralık işçi olarak çalışanlar Transco şirketine geçtiklerinde ücretlerinde ciddi bir düşüş olacak. Transco’nun normal ödediği ücretler Mercedes işçilerinin aldığı ücretin %50’si düzeyinde.
Bugün Mercedes’te çalışan kiralık işçilerin aldığı ücret bile Transco işçilerinin aldığı ücretten 3/1 yüksek.
Transco’da “kadrolu” olarak çalışacak işçilerin Mercedes işçilerinden 3 gün daha az izinleri var. Diğer yandan izin ve Noel parası ödenmiyor, haftalık çalışma süreleri 5 saat daha uzun, günlük fazla mesai, hafta sonu mesaisi, gece vardiyası, genel vardiya ek ödemeleri Transco’da ödenmiyor.
SENDİKA DÜŞMANLIĞI DA TRANSCO’NUN İŞİ
IG Metall Mannheim Şube Başkanı Reinhold Götz, Metall bültenine verdiği bir demeçte Transco isimli taşeron firmanın çok açık sendika düşmanlığı yaptığını söyledi. İşe alınacaklarla yapılan görüşmelerde sendika üyeliği konusunda bilgi istendiği ve sendika üyesi olanların olumsuz yanıtı aldıklarını belirten Götz, “Bu yasal olmayan tutumu nasıl engelleyebileceğimizi, hukuksal olarak ne gibi adımlar atabileceğimizi araştırıyoruz” dedi.
Aynı demeçte, “IG Metall ve İşyeri Temsilciliği her türlü hukuksal ve politik yolu denedi ama lojistik bölümünün Transco’ya devredilmesinin önüne geçemedik” dedi.
İşyeri Temsilciliği Başkanı Joachim Horner ise aynı bültene verdiği demeçte, tekel yönetiminin 10 yıldır lojistik bölümlerini taşerona devretmek istediğini ancak bunu kendilerinin engellediğini söyledi. Ancak üretimin Mannheim’de kalması ve geliştirilmesi için yapılan sözleşmede bir takım tavizler vermek zorunda kaldıklarını ve lojistik bölümünden feragat ettiklerini ifade etti. “Şimdi Transco’da çalışan arkadaşlarımızı desteklemek için kolları sıvadık” diye konuşan Horner, IG Metall ile birlikte Transco’da işyeri temsilciğinin kurulması için çaba harcayacaklarını söyledi.
Mercedes Mannheim’da yaşanan bütün bu gelişmelerde ortaya çıkan sorunlar karşısında IG Metall ve işyeri temsilciliğinin ya “her türlü hukuksal ve politik yolu denediği” ya da “hukuksal olarak ne gibi adımlar atılabileceğini araştırdığı” dikkat çekiyor. Nedense işçilerin gerçek anlamda biricik yaptırım aracını gündeme getirmek, saldırılara karşı grevli mücadeleyi örgütleme akıllarının ucundan bile geçmiyor. (Mannheim YH)
