Written by 14:12 HABERLER

MİT bizi hep dikizliyor

17 Aralık’ta Federal Savcılık tarafından ikisi Türkiye vatandaşı biri Türkiye kökenli Alman vatandaşı olan üç kişinin Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) hesabına çalıştıkları gerekçesiyle tutuklanması, Alman-Türk ilişkilerinde gerilime neden oldu. Üç kişinin Almanya’da yaşayan Türkiye kökenliler hakkında bilgi topladıkları gerekçesiyle tutuklanması, Türkiye devletinin göçmenleri denetim altına almasının bir parçası.

 

Almanya’da ikisi Türkiye vatandaşı biri Türkiye kökenli Alman vatandaşı olan üç kişi, 17 Aralık’ta Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) adına çalıştığı iddiasıyla Federal Savcılık tarafından çıkarılan karar üzerine tutuklandı. Federal Savcılık, ilk önce her üç kişinin de Türk vatandaşı olduğunu açıklarken, daha sonra bu kişilerden birisinin 2005’te Alman vatandaşı olduğu belirtildi.

58 yaşındaki Muhammed Taha G. ve 33 yaşındaki Göksel G. Frankfurt Havaalanı’nda, 58 yaşındaki Ahmet Duran Y, ise Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti’nde bulunan evinde gözaltına alınarak tutuklandı.

Federal Savcılık tarafından yapılan açıklamada, Almanya’daki Türkiye kökenli göçmenler arasında istihbarat faaliyeti yürütmek üzere çalışmalar yapan grubun yöneticisinin 58 yaşındaki Muhammed Taha G. olduğu belirtilerek, diğer iki kişinin ona bağlı çalıştığı vurgulandı.

Söz konusu kişilerin asıl olarak Türkiye kökenli göçmenler tarafından kurulan örgüt, dernek ve vakıflar hakkında bilgiler toplayarak Taha G. aracılığıyla MİT’in merkezine ilettiği Alman güvenlik birimleri tarafından tespit edildi.

Dışişleri Bakanlığı da gözaltına alınan 3 kişinin durumunu takip etmek için avukat tuttu. Ayrıca Almanya’daki Türk Büyükelçiliği ve bölge konsoloslukları da gözaltına alınanlarla yakından ilgileniyorlar. Bu da, bu kişilerin gerçekten istihbarat adına çalıştığı yönündeki iddiaları güçlendiriyor.

Hakkında bilgi toplanan kurumların başında Kürt ve devrimci çevrelerin çalışmaları olduğu tahmin ediliyor. Daha sonra Bild gazetesine açıklama yapan Alman istihbarat örgütünün bir elemanı, söz konusu kişilerin Kürt kurumlarının yanı sıra Fethulla Gülen cemaati hakkında da bilgi topladığını dile getirdi.

 

BAŞBAKANLIK: MİT’LE ALAKASI YOK

Öte yandan gözaltına alınan gurubun lideri olduğu ifade edilen 58 yaşındaki Muhammed Taha G.’nin, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Strateji Danışmanı Muhammed Talha Gergerlioğlu olduğu iddia edildi.
Başbakanlık kaynakları, söz konusu 3 kişinin MİT ile hiçbir bağlantısının olmadığını ileri sürdü. Gözaltıların, Almanya’daki PKK örgütlenmesinin birkaç haftadır gündeme getirmeye çalıştığı, “MİT, TİKA (Türk İşbirliği ve Kalkınma Ajansı) ve yurt dışındaki Türkler üzerinden Almanya’daki Suriye muhalefetini örgütlüyor” iddiasından kaynaklandığı savunması yapıldı.

Sabah gazetesinin hükümete yakın kaynaklara dayandırarak verdiği habere göre, Gergerlioğlu’nun başbakanlık müşaviri olduğu ve üç kişinin de MİT ilişkili olduğu iddialarını yalanladı. Gergerlioğlu’nun AKP’nin çeşitli organizasyonlarına katıldığı, bir dönem belediye başkan aday adayı olduğu ancak başbakanlıkta bir görevi olmadığı belirtildi. Gözaltına alınanlar arasındaki bir diğer kişinin de Almanya’da AKP’nin uzantısı olarak bilinen ve Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı kampanyasına destek veren Avrupalı Türk Demokratlar Birliği (UETD) üyesi olduğu belirtildi.
DERNEKLERİ FİŞLİYORLAR

Yine Sabah gazetesinde yer alan başka bir haberde üç Türk istihbaratçının Almanya’daki Türk vatandaşları ve Türk derneklerini fişlemeye gittiği itiraf edildi. Haberde yer alan bilgiye göre yaklaşık 3 ay önce, 3 Türk istihbaratçı Almanya’daki Türk vatandaşların ve Türk derneklerinin mali kaynaklarını araştırmak üzere görevlendirilmiş. Ankara’dan görevlendirilen bu şahısların gurbetçilere ait 700’e yakın vakıf ile derneği takibine aldığı ortaya çıktı.

3 MİT elemanının doğrudan Almanya’da yaşayan Türkiye kökenli göçmenler hakkında bilgi topladıkları gerekçesiyle Alman Federal Savcılığı tarafından tutuklanarak hapse atılması, MİT’in Türkiye kökenli göçmenler arasında örgütlenme çalışması yaptığı ve bilgi topladığını açık olarak gösteriyor. Almanya’daki Türkiye kökenli göçmenlerin devletin etki alanı içerisinde tutulması, buna aksi davrananlar hakkında bilgilerin toplanarak kriminal hale getirilmeleri, Almanya başta olmak üzere Avrupa’daki çalışmaların Türk istihbarat örgütü açısından ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Özellikle Almanya’da doğan-büyüyen gençler arasında MİT’in eleman devşirmeye çalıştığı da daha önce basına yansımıştı.

Bugüne kadar MİT’in Almanya’daki faaliyetlerine engelden çok yardımcı olan, karşılıklı bilgileri paylaşan Almanya, son gözaltıyla Almanya’ya önemli bir mesaj vermiştir. Bu mesajın başında MİT’in elemanlarını habersiz şekilde Almanya’ya göndererek bilgi toplaması ve bu bilgileri kendisiyle paylaşmamasına müsaade etmeyeceği geliyor. Almanya için tek başına Türkiye kökenli göçmenler hakkında istihbarat faaliyeti yürütülmesi büyük bir sorun oluşturmaktadır. Zira, MİT yıllardan beri konsolosluk grevlileri, çeşitli dinci-milliyetçi örgütlerin yöneticileri aracılığıyla Almanya’daki Türkiye kökenli göçmenleri zaten dikizliyordu. Ve gerektiğinde gerici-milliyetçi çevreleri Kürtlere, ilericilere karşı provokasyon amacıyla harekete geçiriyordu. (YH)

 

 

MİT daha önce de yakayı ele vermişti

 

Federal Savcılık tarafından MİT elemanı olduğu belirtilen üç kişinin tutuklanarak hapse atılması, aynı zamanda bu örgütün geçmişte Almanya’da yaptıklarını da gündeme getirdi. Uzun yıllardır Almanya’daki Türkiye kökenli göçmenler arasında istihbarat toplama, gösteri ve yürüyüş örgütleme çalışması yapan MİT, zaman zaman yakayı ele de verdi. 1990’ların sonunda istihbarat faaliyeti yürüttükleri tespit edilen bir grup konsolosluk ve büyükelçilik çalışanı Almanya tarafından sınır dışı edilmek istenince her iki ülke arasında siyasi kriz çıkmıştı. Söz konusu kişiler daha sonra geri çekilmişti. Yine 6 Ocak 1990’da 15 MİT görevlisi Almanya tarafından sınır dışı edilmişti.

6 Nisan 1990’da da Hamburg Türkiye Konsolosluğunda çalışan iki kişi hakkında istihbarat elemanı oldukları gerekçesiyle Almanya tarafından tutuklama kararı çıkarılmıştı.

MİT, 1994’te ise açıktan Almanya topraklarında cinayet işledi, 31 Aralık 1994’te Rheinland Pfalz Eyaleti sınırları içerisinde bulunan Germersheim kasabasında TKP ML-TİKKO üyeleri Nurettin Topuz, Mustafa Akgün ve Mustafa Aksakal bağış toplamak üzere girdikleri bir kahvehanede bir MİT elemanı tarafından öldürülmüştü. Mahkeme sırasında söz konusu kişinin istihbarat elemanı olduğu bildirilerek, ceza alması engellenmişti. Bu eylemin ardından Nisan 1994’te Hessen Anayasayı Koruma Örgütü başkanı, MİT’i Almanya’daki çalışmaları nedeniyle açık bir şekilde uyarmıştı.

Yine Paris’te 9 Ocak 2013’te üç Kürt kadını öldüren ve MİT’le bağlantılı olduğu ortaya çıkan Ömer Güney de bir süre Almanya’da kalmıştı. (YH)

 

Close