CDU/CSU ve SPD tarafından kurulan “büyük koalisyon” hükümetinin sözleşmesinde yer alan “Opsiyon Modeli’nin kaldırılması” şimdiden tartışma konusu oldu. İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan taslakta Alman vatandaşlığının yanı sıra eski vatandaşlığını korumak isteyen gençlerin 23 yaşında Almanya’da yaşadıklarını kanıtlamaları gerekiyor.
CDU/CSU ve SPD’den oluşan “büyük koalisyon hükümeti tarafından açıklanan sözleşmede, doğumla birlikte Alman vatandaşı olan göçmen gençlerin 23 yaşına geldiklerine ebeveynlerinin sahip olduğu vatandaşlığı bırakmak zorunda olduklarını düzenleyen “Opsiyon Modeli”nin kaldırılacağının yer alması genel olarak olumlu karşılanmıştı. Ancak, sözleşmenin imzalanmasının üzerinden geçen süre, Opsiyon Modeli’nin tamamen kalkmayacağı yönündeki görüşleri güçlendiriyor. Çünkü, koalisyonun büyük ortağı CDU, şimdiden Opsiyon Modeli’nin kaldırılmasına karşı gerekçeler sıralamaya başladı.
Konuyla ilgili olarak Federal İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan bir taslağa göre, göçmen gençlerin sahip olduğu vatandaşlıkların hiç birisinden vazgeçmemesi, Almanya’da okula gitme şartına bağlandı. Doğuştan itibaren Alman vatandaşlığı alan göçmen gençlerin daha sonra da bu hakka sahip olarak kalması için 23 yaşına kadar en az 12 yıl Almanya’da yaşama, 10-16 yaşları arasında en az dört yıl Almanya’da okula gitme gibi şartlar sıralandı.
Bütün bunlar, CDU/CSU’nun Opsiyon Modeli’ni tamamen kaldırma yerine, tepki çeken bazı bölümlerini kaldırma niyetinde olduğunu gösteriyor.
Taslakta yer alan bütün bu şartlar gençlerden Almanya’da yaşadığını ispatlamasını zorunlu hale getiriyor. Bunu yapamayanların çifte vatandaş olamacağı anlamına geliyor.
Federal İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere’nin yanı sıra CDU İçpolitika Uzmanı Wolfgang Bosbach ve Bavyera Başbakanı Horst Seehofer de, 23 yaşına geldikten sonra da çifte vatandaş olarak kalmak isteyen göçmen gençlerin Almanya’da okula gitmesi ve yetişmesi gerektiği konusundaki şartlarda ısrar ediyorlar.
Federal Göç ve Uyum Bakanı Aydan Özöğuz ise yaptığı açıklamada, Opsiyon Modeli’nin tartışmasız bir şekilde kaldırılması gerektiğini ifade ederek, parti olarak bu çerçevede hükümet sözleşmesine onay verdiklerini söyledi.
Özoğuz ayrıca, İçişleri Bakanlığı’nca hazırlanan taslağı SPD üyesi tüm bakanlıklar tarafından reddedildiği de ifade ederek, “Opsiyon Modeli konusunda CDU/CSU ile SPD arasında korkunç büyük fark var” dedi.
Mart ayında çifte vatandaşlık hakkı konusunda koalisyon ortaklarıyla tekrar bir araya geleceklerini de dile getiren Özoğuz, “Önceki taslağa nazaran daha düzgün çalışma ortaya koymak istiyoruz. Opsiyon Modeli’nin kaldırılması konusunu uygulamaya soktuktan sonra bununla ilgili diğer konularla ilgilenmek istiyoruz” dedi.
Konuyla ilgili de Maiziere ile Özoğuz arasında yapılan görüşmelerden somut bir sonuç çıkmadı. Her iki politikacı da tutumlarından geri adım atma niyetinde olmadıklarını dile getirdiler.
YENİDEN YABANCI OLMAK
Uygulama kalkmadığı takdirde, doğumla Alman vatandaşlı alan gençler 23 yaşına geldiklerinde sahip oldukları vatandaşlıklardan birisini tercih etmek zorundalar. Sol Parti’nin yönelttiği bir soru önergesine hükümet tarafından verilen yanıta göre, geçen yıl toplam 248 genç Alman vatandaşlığı yerine başka bir ülkenin vatandaşlığını tercih etti. Yani “yabancı” statüsüne geçti.
Almanya’da yasalara göre, AB üyesi ülkelerin dışındaki ülkelerin vatandaşı olan göçmenlerin Alman vatandaşı olabilmeleri için eski vatandaşlıklarını bırakmaları gerekiyor. 2000’de SPD-Yeşiller hükümeti tarafından yürürlüğe konulan yasada, göçmen çocuklarına doğuştan itibaren Alman vatandaşı olma hakkı verilirken, 23. yaşa gelindiğinde sahip olduğu vatandaşlıklardan birisinin tercih edilmesi (opsiyon) zorunluluğu getirilmişti. Ancak, bu uygulamanın çok sayıda genci mağdur ettiği, gençler 23 yaşını doldurduğunda görüldü. Bu nedenle artan tepkiler üzerine SPD, kamuoyunda Opsiyon Modeli olarak bilinen uygulamanın kaldırılmasını seçim programına dahil etti ve hükümet sözleşmesine yazdırdı.
Ne var ki tartışmalara bakılırsa, sözleşmeye yazılanların olduğu gibi hayata geçmesi zor görünüyor. Benzer bir durumun sözleşmede yer alan asgari ücret için de olacağı tahmin ediliyor. (YH)