DİDF, 16 Mayıs’ta Berlin’de, ‘Seçimlerden önce Türkiye ve Orta Doğu’nun politik geleceği” başlığıyla bir konferans düzenliyor. Tunus’tan Halk Cephesi lideri Hamma Hammami, Türkiye’den Prof. Mithat Sancar, Doçent Nilgün Ongan, gazeteci Yusuf Karataş ve milletvekili Levent Tüzel’in katılacağı toplantı hakkında DİDF Yürütme Kurulu’ndan Düzgün Altun’la görüştük:
Toplantının öne çıkan nokta var: Orta Doğu’daki durum ve Türkiye’deki siyasal gidişat. Bu konuda şimdiye kadar çok sayıda toplantı ve konferans yapıldı. Sizin toplantınıza katılanları neler bekliyor?
Orta Doğu’daki gelişmelerle ilgili olarak çok sayıda toplantı yapıldığı doğru. Biz de Kobane’ye gönderdiğimiz heyetle, bu konuda bilgi veren toplantılar düzenledik. Ancak Tunus’tan Irak ve Suriye’ye kadar olan bölgedeki gelişmelerin siyasi analizi ve geleceğini konu alan toplantılar fazla olmadı. Tunus halkının 2010’daki ayaklanmasının Arap ülkelerini nasıl etkilediğini dinleyecek olmak heyecan verici. Tunus halkı Ben Ali’nin 40 yıllık diktatörlüğüne son verdi, onu ülkeden kovdu. Tunus’tan gelen konuğumuz Hama Hammami, ilk dakikasından itibaren direnişin önderlerinden biriydi. Politik mücadelesi nedeniyle yıllarca cezaevinde kaldı. Son devlet başkanlığı seçimlerinde de en fazla oy alan üçüncü adaydı. Suriye ile Tunus arasında İŞİD’in Tunus’tan Suriye’ye çok sayıda savaşçı göndermesi nedeniyle bir bağ var. Tunus’taki gelişmelerle Türkiye’deki gelişmeler arasında da paralellikler var. Türkiye’de AKP iktidarı göreli olarak sağlam gibi olsa da bunun böyle devam etmeyeceği açısından Tunus, ilginç bir örnek. Bu nedenle Diyarbakır’dan gazeteci Yusuf Karataş’ı davet ettik.
Toplantının gidişatı nasıl olacak?
Toplantının ilk bölümünde Tunus’taki durumu konuşacağız. Ayaklanmadan bugüne gelinen sürecin değerlendirmesi olacak. ‘Orta Doğu’da barış mümkün mü? Bölgede halkların barış, demokrasi ve özgürlüğü nasıl inşa edilebilir? Bölgedeki Kürtlerin bu süreçteki rolü nedir ve Kürtler ne istiyor?’ gibi sorulara yanıt aranacak.
İkinci bölümde ise Levent Tüzel, Prof. Mithat Sancar, Doç. Nilgün Ongan ve Yusuf Karataş podyumda olacaklar ve Kürt sorunu ve Türkiye’de 7 Haziran’da yapılacak seçimleri ele alacaklar. 13 yıldan beri AKP’nin iktidarına sahne olan Türkiye’yi nasıl bir siyasi geleceğin beklediği ele alınacak.
Burada yaşayan Türkiye kökenlilerin Türkiye’deki bu tabloyla ve seçimlerle nasıl bir ilişkileri var?
Biz, Türkiye’deki seçim sonuçlarının Avrupa’da da etkisinin olacağını düşünüyoruz. Şimdiye kadarki tüm hükümetler, burada yaşayan insanları politik olarak kendilerine bağlayıp, döviz kaynağı haline getirmek için çaba harcadılar. Bu politika, burada yaşayanların zihniyetlerini ve yaşam biçimlerini etkileyecek kadar ileriye gitti. Bunu tersine çevirirsek, Türkiye’deki demokratikleşmenin buradaki Türkiyelileri olumlu etkileyeceği sonucuna varırız. Bu da buradaki ortak yaşam açısından da pozitif etki anlamına gelir. Zaten DİDF olarak sonbaharda bu konu üzerine de bir toplantı düzenleyeceğiz.
16 Mayıs’taki toplantımızda izleyicilerin sorularını yöneltip tartışmalara katılmalarını sağlamak için de yeterli zamanları da olacak.
