Written by 14:17 Allgemein

OSRAM işçileri kaygılı

Siemens tekeline bağlı ampul üreticisi OSRAM’da çalışanlar, geleceğe kaygıyla bakıyor. Siemens yönetiminin 28 Mart 2011 tarihinde OSRAM’ı bir anonim şirkete dönüştürerek borsaya sokacağını açıklaması, işçiler arasında “bu karar bizi nasıl etkileyecek?” sorusunu gündeme getirdi.
Yeni yapılanmanın bu yılın sonbahar aylarında sonuçlanması bekleniyor. Ancak düzenlemenin ayrıntıları henüz işçilere, işçi temsilciliğine ve IG Metall Sendikası’na açıklanmadı. Nisan başında Berlin’deki tesislerde yapılan işyeri toplantılarında da kendilerine tatmin edici bilgiler verilmediğini söyleyen işçiler, gelecekten endişe duyuyorlar.

TECRÜBEDEN DERS ÇIKARMAK LAZIM
Berlin tesislerinde çalışan 1600 işçi ve memurun bu kaygısı, Siemens’in önceki uygulamaları gözönünde bulundurulduğunda anlaşılmaz değil. Son 10 yılda tekele bağlı VDO, İnfineon ve BenQ işletmeleri de yeni yapılandırma sonucunda ayrı anonim şirketleri haline getirilmiş ve borsaya girmişti. Bunun ardından gelen gelişmeler ise işçiler açısından pek çok sorunu beraberinde getirmişti.
Şirketlerin borsa değerlerini yükseltmek için işçi sayısı düşürülmüş, üretimin bir kısmı işçiliğin daha ucuz olduğu ülkelere kaydırılmış ve gerekli yatırımlar yapılmamıştı. VDO ve İnfineon’da binlerce işçi kapı önüne konurken, cep telefonu üreticisi BenQ bir süre önce iflasını açıkladı. Yapılan sosyal planlarsa, işçileri işsizliğin pençesinden kurtarmaya yetmedi. Bugün eski BenQ çalışanlarının yüzde 20’den fazlasının Hartz IV yardımına muhtaç olduğu belirtiliyor.

MÜCADELE OLMADAN   HAKLAR KORUNMAZ
OSRAM işçilerinin yaşadığı huzursuzluğun kaynağında BenQ işçileriyle aynı kaderi paylaşma korkusu yatıyor. Augsburg’taki işletmede, geçtiğimiz haftalarda binden fazla işçinin geleceğe yönelik yatırım yapılması talebiyle iş bırakması ve işletme önünde gösteri yapması, bu kaygıların somut ifadesi oldu.
IG Metall Sendikası ve Siemens İşçi Temsilciliği’nin yaptığı ilk açıklamalarda da işçilerin bu kaygısı dile getiriliyor. Gelişmeleri bir bildiriyle işçilere duyuran işyeri ve sendika temsilciliği, anonim şirkete dönüşmenin avantajların yanı sıra çalışanlar açısından riskleri de beraberinde getirdiğine ve yeni düzenlemenin, işçilerin işyeri emekliliği gibi kazanılmış haklarının gaspı için kullanılmaması gerektiğine dikkat çekiyor.
Sendika ve işçi temsilciliği olarak gelişmeleri yakından takip edeceklerini duyuran Siemens İşçi Temsilciliği Başkanı Lothar Adler, işçilerin kazanılmış haklarını korumak, gelişmelerden haberdar ve kararlara ortak edilmeleri için çaba sarf edeceklerini açıkladı.
OSRAM’da yaşanacak gelişmelerin işçilerin yararına mı yoksa zararına mı olacağı ise büyük ölçüde işçilerin ne yapacağı, nasıl davranacağı il bağlantılı görünüyor. (YH)

GÖRÜŞLER…

Bernd Zeuch (Tryss adındaki taşeron şirkette depo işçisi):

OSRAM işçisi olmadığımız için bizim, kararın açıklandığı ve tartışıldığı işyeri toplantısına katılma hakkımız yoktu. Ben 11 yıldır burada çalışıyorum. Daha önce yedi yıl kiralık işçi olarak yaklaşık 50 ayrı işyerinde çalıştım. Bu koşullarda çalışan taşeron işçiler de huzursuz ama, açıkça söylemek gerekirse işyerinin kapanıp kapanmayacağını kendimize çok fazla dert etmiyoruz. Çünkü bizim bölümde çalışanların saat ücreti 6,50-7 Euro arasında değişiyor. Zaten birçok haktan mahrumuz. Bu paraya kiralık işçi olarak başka işyerlerinde de çalışabileceğimizi düşünüyoruz. Benim aldığım para yetmediği için kira yardımına muhtacım. Asıl yapılması gereken, karnımızı doyurmamıza yetecek asgari ücret için mücadele etmektir.

Şengül Dinçal (Eski işyeri işçi temsilcisi)

Yeni yapılanma kararı işçiler arasında tartışılıyor. Çoğumuz haklarımızı koruyabileceğimiz konusunda kuşku ve endişeler taşıyoruz. Gelişmelerin hangi yönde olacağı bilinmediği için harekete geçme konusunda henüz atılan adım yok. İşveren kazanılmış hakların korunacağına dair vaatlerde bulunup bizi yatıştırmaya çalışıyor. Ama daha önce yaşanan benzeri örnekler var. Bunları hatırlayıp gerekli dersleri çıkarmalıyız. Türkiyelisi, Rusu, Almanı, hep birlikte harekete geçersek her hakkımızı koruruz.

Haydar Arduç (İşyeri sendika temsilciği 2. başkanı):

Yeni yapılanma hakkında uzun zamandır söylentiler vardı. Ama hiçbir ayrıntı bilinmiyordu. Borsaya girileceği aniden ortaya çıktı. İşçiler arasında bir dalgalanma ve kıpırdanma olduğunu söyleyebilirim. Örneğin işyeri toplantısına katılım, eskiye oranla daha yüksekti. Genel olarak OSRAM’ın borsaya girmesinden işçilerin karlı çıkacağına inanan yok. BenQ işçilerinin başına gelenler ortada. Siemens tekeli, bugüne kadar OSRAM işçilerinin sırtından çok kar sağladı. Borsa satışıyla yeni karlar elde etmeyi hedefliyorlar. Biz sendika temsilciliği olarak önümüzdeki dönemde örgütlülüğümüzü güçlendirmeye, bugün yüzde 38 olan sendikalaşma oranını yükseltmeye çalışacağız. Çünkü işçiler aleyhine karşı alınacak kararları engellemenin yolu, örgütlü mücadeleden geçiyor.

Close