Written by 13:37 uncategorized

Stuttgart – Taksim el ele

 01Stuttgart

Stuttgart 21 projesine karşı üç yılın üzerinde kararlıca mücadele eden Stuttgart 21 karşıtı platform, geleneksel ‚Pazartesi Eylemleri’nin 174. sini “Taksim-Stuttgart elele” şiarı ile gerçekleştirdi.

Stuttgart şehrinde yaşayan emekçilerin, ulaşım, eğitim, kültürel vb. onlarca temel ihtiyacına, bütçe yetersizliği gerekçe gösterilerek cevap verilmezken, milyarlarca Euro’nun Stuttgart merkez tren istasyonu ve ulaşım ağını yenileme adına Avrupa’nın en büyük ve uzun sürecek inşaatına yatırılmak istenmesine karşı Stuttgart’ta başlatılan eylemler aralıksız devam ediyor. Baden Württemberg eyaletinde son seçimlerde atmış yıllık CDU hükümetinin yıkılmasına da vesile olan Stuttgart 21 karşıtı eylemlerinde tepkiler, seçim öncesi hareketin sloganını kullanan ve sözler veren, sonrası tüm sözleri unutan Yeşiller ve koalisyon ortağı SPD ve baştan beri projenin gerçekleşmesi yönünde çaba gösteren Federal hükümete yönelik.

Stuttgart 21 karşıtı hareket tüm eylemlerinde bu siyasi çevrelerin açıktan inşaat tekellerinin, bankaların ve özel şirkete dönüştürülmüş olan Bahn AG’nin sözcülüğünü yaptıklarını dile getirerek, tüm tepki ve yasal engellere rağmen başlatılan inşaatın bir an önce durdurulması ve buralara yatırmak istenen bütçenin halkın temel ihtiyaçlarına harcanmasını istiyor.

174. Pazartesi eylemine başta ‘Merkel istiyor, kimsenin ihtiyacı yok, kimse ödemek istemiyor’ sloganı ile çağrı yapılırken, eylemleri başından beri takip eden ve katılan DİDF Stuttgart’ın önerisi üzerine, Taksim ve Türkiye’deki halk hareketi göz önünde bulundurularak, ‘Stuttgart-Taksim el ele, kar değil yaşam alanı istiyoruz’ sloganı eklendi. DIDF Stuttgart ‘yıkıma ve talana karşı Türkiye ayakta, gün dayanışma, günü gün mücadele günü’ başlığı altında çıkardığı Türkçe bildiri ile Türkiyeli emekçilere, “Yaşadığımız şehir Stuttgart’ta neredeyse Taksim direnişine birebir benzerlikteki Stuttgart 21 projesine karşı direniş üç yıldır devam ediyor. Gün dayanışma ve güçlerimizi birleştirmenin günü! Nerede olursak olalım haksızlıklara karşı durmalıyız. Ortak talepler, ortak değerler etrafında birleşmek gücümüze güç katar” diyerek, Stuttgart21 karşıtı eylemlerle Taksim gezi parkı eylemlerinin ortaklaştırılması için Pazartesi eylemine güçlü katılım çağrısı yaptı.

Stuttgart Belediye binası önünde bulunan Marktplatz’da gerçekleştirilen eylem, ilk defa bu kadar yoğun Türkiyeli emekçinin katılımına sahne oldu. Yaklaşık beş bin protestocunun arasında 500’ün üzerinde Türkiyeli emekçi yer aldı. Eylemcilerin elindeki pankart ve dövizlerde Federal ve eyalet hükümetini kınayan yazıların yanı sıra Türkiye hükümetini kınayan yazılar, Merkel ve Kretschmann’nın yanı sıra Erdoğan’ın politikalarının eleştirildiği ve istifasının istendiği talepler yazılıydı.

Mitingin ilk konuşmacısı olan Göçmen Kadınlar Birliği Başkanı Sidar Demirdöğen, yoğun alkış altında yaptığı konuşmada, Stuttgart 21 projesi karşıtlığı ile Taksim’deki eylemlerin ortak yçneleri olduğuna dikkat çekerek, Merkel’in tüm tepkilere kulak tıkaması ile Erdoğan’ın Türkiye’deki tepkilere kulak tıkamasındaki benzerliğin görülmesi gerektiğini söyledi.

Demirdöğen, şu an yaşan eylemlerin, hükümetin yıllardır halka rağmen halka karşı yürüttüğü politikalara tepkinin dışa vurumu olduğunu ve tüm Türkiye halkı ile acil dayanışma köprüsü kurulması gerektiğini söyledi. Türk polisinin şiddet uygulamasını da kınayan Demirdöğen, eylemcilere karşı şiddetin son bulmasını sorumluların yargı önüne çıkarılmasını talep etti.

Daha sonra söz alan konuşmacılar Stuttgart 21 projesindeki son gelişmelere ve belediyenin ve hükümetin duruşuna ilişkin eleştirel konuşmalarının yanı sıra, Türkiye’deki eylemcilerin haklı taleplerini selamladıklarını, eylemlerinin takipçisi olacaklarını söylediler.

Yaklaşık bir saat süren mitingin ardından gerçekleştirilen yürüyüş güzergahı bu sefer Stuttgart Türk Konsolosluğu’nun önü oldu. Şehir merkezi üzerinden yarım saat boyunca Almanca ve Türkçe dayanışma sloganları atılarak, davullar çalınarak konsolosluğun önüne gelindi. Burada kurulan açık mikrofonda çeşitli kurum temsilcileri, AKP hükümetinin demokrasi talebi ile sokağa çıkan halka polis şiddeti uygulanmasını kınayan ve eylemciler ile dayanışma içinde bulunulduğunu dillendiren konuşmalar yapıldı.

Bülent Bozkurt

Close