Almanya’nın en büyük otomobil üretim şehri olan Stuttgart’ta bu sektördeki işçiler sorunlarını ve çözüm yollarını bulmak için geçtiğimiz hafta bir konferans gerçekleştirdiler. Mercedes, Porsche, Bosch, Mahle… gibi fabrikalardan elli işçinin katıldığı konferans konularına ilgi yoğun oldu.
IG Metall Esslingen binasında başlayan konferansın açılış konuşmasını Mercedes’ten bir işçi yaptı. Bir çok iş dalında olduğu gibi otomobil dalında da sermayenin zaman zaman üretimi daha ucuz işgücünün olduğu ülkelere götürme tehdidi ile işçileri baskılamaya çalıştığına dikkat çekerek sözü; Yeni Hayat gazetesi yazarlarından Serdar Derventli’ye bıraktı.
Derventli, otomobil sektörünün dünyadaki genel durumunu sinevizyon eşliğinde anlatarak, işçi sınıfı mücadelesinde sendikal bürokrasinin nasıl aşılacağına dikkat çekti. İşçi sınıfı hareketinin, Yunanistan, İspanya, Fransa gibi birçok ülkede gelişme gösterirken Almanya’daki durgunluğunun nedenleri üzerine durdu. Sendikaların asıl olarak işçi örgütü oldukları ancak bugün yüklendikleri işlevin ve çizgilerinin uzlaşmacı olmaktan öteye geçmediğini belirten Derventli, sınıf bilinçli işçileri işyerlerinde daha fazla sorumluluk almaya davet etti.
GÜCÜMÜZ BİRLİĞİMİZDE
Otuz yıldır Feuerbach Bosch’da çalışıp 20 yıldır da işyeri temsilciliği yapan Mesut Ulutaş söz alarak, ”Birçok fabrikada aynı işi yapan işçiler arasında ücretlerde farklılıklar var. Bizde tam tersi ücretler aynı yani 1200-1300 ile eve dönen Bosch işçisi yok. Yine bizler taşeron ve kiralık işçi anlaşmasını kabul etmedik. Bizi güçlü kılan şey birliğimiz ve toplu sözleşme aktimizdir. 2007 yılında 1600 işçi arkadaşımızın işinden olmaması için işverenle oturup karşılıklı tavizler verdik. Onlar 2018 e kadar kimsenin çıkışının verilmeyeceğini bizler de vardiyalı çalışma sistemini kabul ettik.
Almanya’nın en lüks otomobillerinin üretildiği Mercedes ve Porsche’de patronlar düşük ücretlerle aracı firma işçileri çalıştırıyor. Denilebilir ki Mercedes adeta kiralık işçi batağı durumunda. Kiralık işçi firması işçileri kadrolu olma umuduyla hastalansa da işe gelmek zorunda kalıyor. Üç yıl çalıştırılıp sözleşmesi fes edilen kiralık işçilerin psikolojisi de alt üst oluyor.” diyerek yaşadıkları sorunları dile getirdi.
Mercedes işyeri temsilcisi Serkan Şenol kendi fabrikalarındaki mücadele geleneğini aktardı. Şenol, “Şartların her geçen gün işçilerin aleyhine değişse de geçmiş yıllara göre mücadelede bir durgunluk söz konusu. Bizler bunun nedenlerini doğru kavrayıp işçilere yaklaşmalıyız.“ dedi.
Konuşmacılar sunumlarını yaparken işçiler söz alarak sorular sordular. Kimi çalıştığı fabrikadaki durumları kimi ise işten atmalara dikkat çekiyordu.
SENDİKALARIMIZI HAREKETE GEÇİREBİLİRİZ!
Mahle tarafından yutulan Behr işçisi Mehmet Şahin de, “Bizim işyeri temsilcileri ve sendikacılar olarak nerde durduğumuz, sorunlara nerede baktığımız belirleyici oluyor. Bazen öyle anlar oluyor ki sendika sana karşı olabiliyor. Kiralık işçiler konusunda DİDF’li arkadaşların önerisiyle Metallertreff buluşmalarımızda kampanya kararı aldık. Harekete geçtik. Sendikamız ise bizden çok sonraları konuya el attı. Biz işçiler birlikte hareket etmeliyiz.” dedi.
DAYANIŞMAYI GÜÇLENDİRELİM
İşçiler sorunlarını ve çözüm yollarını birlikte tartışlar. Böylesi toplantıların düzenli ve konuların tek tek ele alınmasını dile getirdiler. Üç haftadır grevde olan NORGREN işçileriyle dayanışmayı güçlendirme çağrısının ardından katılan işçiler ve sendika temsilcileri, fabrikalarına döndüklerinde somut adımlar atacaklarını vurgulayarak toplantılarını sona erdirdiler.
Ali Çarman
