Yeşiller Partisi, Baden-Württemberg eyaletindeki ilklerine bir yenisini daha ekledi. Geçen yıl ilk olarak eyalet başbakanlığını kazanan Yeşiller, şimdi de Stuttgart belediye başkanlığını kazandı. Seçim sonucu CDU içinde tartışmalara neden oldu.
Önümüzdeki yıl yapılacak genel seçimlerden önce, Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) partisinin kaybettiği büyük kentler arasına Stuttgart da katıldı. 40 yıldan beri Stuttgart belediyesini elinde tutan CDU, 21 Ekim’de yapılan seçimlerde koltuğu Yeşiller Partisi’ne kaptırdı. Geçen yıl yapılan Baden-Württemberg eyalet seçimlerinde başbakanlığı Yeşiller’e kaptıran CDU’nun bu kez de eyaletin başkenti Stuttgart’ın belediye başkanlığını kaybetmesi, ülke genelinde geniş bir yankı yarattı.
Baden Württemberg’te 60 yıl boyunca devam eden CDU iktidarı, geçen yıl kurulan Yeşiller/SPD hükümeti ile son bulmuştu. Hiç kuşku yok ki, CDU’nun eyalet çapında bu denli oy kaybetmesinde Stuttgart 21 direnişi önemli rol alsa da, CDU’lu yetkililerin görevlerini suiistimal etme ve rüşvet olaylarına karışması, toplumda giderek artan hoşnutsuzluk belirtileri ve başkaca birçok neden de sıralanabilir.
ORTAK ADAY DA İŞE YARAMADI
Tek başına bir aday göstermekle seçimleri kaybedeceğinin farkında olan CDU, bu nedenle FDP ve Hür Seçmenler’in desteğiyle bağımsız aday Sebastian Turner’le seçimlere katılmayı tercih etti.
7 Ekim’deki ilk tur seçimlerinden çoğunluğu hiç bir aday alamadı. En çok oyu olan Yeşiller’in adayı Fritz Kuhn ile Turner ikinci tura kaldı.
Bir dönem parti başkanlığı da yapan Kuhn, büyük bir moralle ikinci tur seçimlerine hazırlandı. Seçim propagandasında, gençliğin sorunlarına özel vurgu yaparken yer yer Stuttgart 21’e karşı olduğunu söylemekten de geri durmadı. Ev kiralarının çok yüksek olmasını, sosyal konut sorununu ve şehirde kangrene dönen trafik sorununu ustaca kullanmasını bildi.
Seçimlerde, diğer bir aday da, iki yılı aşkındır şehir merkezinde devam direniş hareketinin başında bulunan isimlerden Hannes Rockenbauch oldu. Sol Parti’nin destek verdiği Rockenbauch, propaganda olanaklarının yetersizliğine rağmen yüzde 11 dolayında oy toplayabildi.
BİR BÜYÜK KENT DAHA KAYBEDİLDİ
Almanya’nın altıncı büyük şehri olan 613 bin nüfuslu Stuttgart’ta 21 Ekim’de yapılan ikinci tur seçimlerine katılım yüzde 47,2’de kalırken, SPD’nin de destek verdiği Yeşiller adayı Fritz Kuhn büyük bir farkla yüzde 52,9 oyla başkan seçildi. Böylece, CDU bir eyalet başkentini daha kaybetmekle kalmadı, otomobil endüstrisinin kalesi durumundaki bir kenti de kaybetmiş oldu.
Seçimler sonrası davullar eşliğinde belediye binası önünde toplanan kalabalık, Kuhn’un zafer kutlamasına eşlik etti. Eyalet hükümetinin Stuttgart 21 projesi için bütçe ayırması konusunda gerçekleştirilen halk oylamasında projenin gerçekleşmesi lehine kullanılan oy oranı Stuttgart’ta yüzde 52,9 olmuştu. Bu sonuca dayanarak, belediye başkanlığı seçim propagandası süresince, “Yeşil eyalet hükümetine bir de Yeşil belediye başkanı eklenirse projenin aksaması kaçınılmazdır” diye propaganda yürüten milyoner Turner’in yenilgisi Stuttgart 21 projesi karşıtlarına moral oldu. Proje karşıtları, seçim sonuçlarını “talan ve yıkımının adı olan büyük Stuttgart 21 projesinin çarkına çomak soktuk” şeklinde değerlendirdiler.
CDU’DA “YÖN” TARTIŞMASI
Yeşiller Partisi’nin bir yıl içinde ikinci kez önemli bir mevkiyi kazanması özellikle kaybeden CDU içinde tartışmalara yol açtı. Çünkü, 71 bin parti üyesinin olduğu bu eyalette alınan yenilgiler, önümüzdeki yıl yapılacak genel seçimlerde partinin alacağı toplam oylar açısından önem arz ediyor. CDU eski Genel Sekreteri Heiner Geißler ve CDU Eyalet Meclis Grubu Başkanı Peter Hauk, partinin muhafazakar bir profil çizdiğini, bu nedenle artık pek çok seçmene hitap etmediğini belirterek, bu konuda bir politika değişikliğine gidilmesini, kendisini değiştirmesini savundular.
Partinin önemli isimlerinden Wolfgang Bosbach ise, oy kaybının ancak muhafazakar köklere dönülerek telafi edilebileceğini ileri sürdü.
Sonuçlar, seçimleri kazanan Yeşiller’de de “yön” tartışmalarına yol açtı. Muhafazakar seçmeni kazanmak için izlenen politikanın ne kadar doğru olduğundan dem vuran partinin “Realo” kanadı temsilcileri, bu politikanın genel seçimlerde de sürdürülmesini istiyor.
Ama nereden bakılırsa bakılsın, Stuttgart seçimlerinin gösterdiği olgu, yıllardan beri iktidarda olan partilerin politikaların inandırıcılığını yitirdiği olmuştur.
Ali Çarman
