Written by 12:42 Allgemein

Tasarruf paketine hayır!

“Tasarruf Paketi”nin adını “Gelecek Paketi” olarak değiştiren Federal Hükümet, sonbaharda saldırı planlarını parlamentoda onaylayarak hayata geçirmek istiyor. Eylül ve Kasım aylarında ise saldırı paketi parlamentonun gündemine alınarak tartışılacak.
Başta DGB, IG Metall, ver.di, IG BAU, GEW ve diğer sendikalar olmak üzere aralarında çok sayıda yerel birliklerin, DİDF, Attac gibi Almanya çapında eylemlerin organizasyonunda yer alan örgütler ise geniş bir mücadele cephesi oluşturarak saldırıları geri püskürtmek için gösteriler düzenliyorlar.


SALDIRILAR EN ALTTAKİLERDEN BAŞLIYOR ORTA KADEMEYE KADAR UZANIYOR

Gösterilerin bir bölümünü örgütleyen “Kriz Protestoları Koordinasyonu” tarafından yapılan açıklamada, “Tasarruf paketi işçilere, emekliler ve işsizlere, bu devleti ödedikleri vergilerle finanse edenlere karşı açılmış bir savaştır. Sendikal hareketin, kadın hareketinin ve diğer sosyal hareketlerin mücadeleyle elde ettikleri bütün kazanımlar gasp edilmek isteniyor” denildi.
Önceki hükümetlerin uyguladığı ve krize neden olan politikaların Federal Hükümet tarafından devam ettirildiğine dikkat çekilen açıklamada, “Çalışanların üzerindeki baskıyı artırıyor, ücretleri düşürüyor, gerçek ihtiyacın çok altında olan Hartz IV yardımlarını yeniden kesiyor, çocuk bakımını zorlaştırıyor ve sağlık reformuyla herkesin sağlığını tehlikeye atıyor” denildi.
Ayrıca hükümetin sermaye lehine aldığı kararlar nedeniyle yerel belediyelerin bütçelerinin iyice daralacağına dikkat çekilen açıklamada, “Belediyelerin yoksullaşması temel devlet hizmetlerinin sınırlanmasına, kültür ve toplumsal yaşama katılımın sadece parası olan insanlar için mümkün olacağı bir dönemin başlamasına neden olacaktır” denildi.
Hükümetin, sermaye lehine uygulamak istediği politikaların toplumun en alttakilerinden başlayarak orta kademeye kadar herkesi hedeflediği bildirilen açıklamada, “Bu hükümet politikası fiziksel ve psikolojik sorunlara yol açtığı gibi eşitsizliğin büyümesine, çevrenin mahvedilmesine neden olmaktadır. Azınlığın zenginleşmesi için çoğunluğun yoksullaşmasına neden olmaktadır” denildi.

ZENGİNLER VERGİ ÖDEMİYOR!
Hükümetin, “para yok”, “çok müsriflik yapıldı” dediği hatırlatıldığı açıklamada, “Para yok denilirken bu ülkenin üst gelir sahiplerinin, işletme ve tekellerinin, banka ve sigorta holdinglerinin, onlarca yıldır sürekli daha az vergi ödediklerinden kimse söz etmiyor. Servet sahiplerinin servetlerini katlayarak artırırken vergi ödememek için vergi kaçırdıklarından kimse söz etmiyor. Devlet kasaları bankalar, tekeller ve zenginler tarafından talan edildi! Bankaları kurtarma paketi buna örnektir” denildi.
Müsrifliğin emekçiler tarafından yapılmadığı söylenen açıklamada, “Euro’nun krize girmesinin nedeni ne Yunanistan, ne Portekiz ne İspanya nede başka bir yerde insanların fazla müsriflik yapmış olmaları değildir. Bankalar, sigorta fonları ve en zenginlerin aşırı kâr hırsları ve spekülasyonları sonucu bu kriz yaşanmaktadır” denildi.
“Kriz Protestoları Koordinasyonu” çağrısında, “28 Mart 2009, 12 Haziran 2010 gerçekleştirdiğimiz gösterileri genişleterek sürdüreceğiz. Bunun için her yerde yerel birliklerin kurulmasına, alanlara çıkılmasına, her yerde bu sorunlar üzerine direnişi örgütlemeye çağırıyoruz” denildi. (YH)

Platformun talepleri:

– Tasarruf paketi ve Sağlık Reformu geri alınsın!
– Ücretler artırılsın, emeklilik yaşı indirilsin, herkese temel geçim parası!
– Vergi Reformu geri alınsın: Zenginlerin, işletmelerin ve bankaların vergileri artırılsın!
– Ancak BİRLİKTE kazanabiliriz – Avrupa’da verilen bütün mücadeleler bizim mücadelemizdir!
– Yunanistan, İspanya ve diğer yerlerde yapılan genel grevlerle dayanışma!

29 Eylül, Avrupa Eylem Günü

Avrupa Sendikalar Birliği (ASB) 29 Eylül’ü “Eylem Günü” ilan etti. Avrupa’nın birçok ülkesinden emekçiler 29 Eylül günü Brüksel’de AB’nin kriz politikaların protesto edecekler.
ASB tarafından yapılan işçi ve emekçilere yapılan çağrıda, “Brüksel gösterisine veya ulusal sendikaların örgütlediği eylemelere katılın” denildi.
Yaşanan krizin Avrupa’yı 1930’lardan bu yana yaşanan en derin krize sürüklediği bildirilen çağrıda, “23 milyon kişi işsiz, milyonlarca Avrupalı vatandaş krizden etkileniyor, güvencesiz işler altında eziliyor ve her yerde sosyal gerginlikler artıyor” denildi.
“Krizin sorumlusu bizler değiliz” denilen ASB çağrısında, “Faturası da işçiler tarafından değil, bankalar tarafından ödenmeli!” denildi.
BERLİN’DE EYLEM
Başkent Berlin’de de 29 Eylül günü eylem yapılacak. Sendikaların Brüksel’e katılım için yeterli çabayı göstermedikleri bildirilen bir çağrıda, aynı gün Berlin’de yapılan eylemin duyurusu yapıldı. “Sizin krizinizin faturasını ödemeyeceğiz” adı altında kurulan birlik, 29 Eylül günü saat 17:30’da Rote Rathaus önünde gösteri için çağrı yaptı. Avrupa genelinde saldırı paketlerine karşı mücadelenin yükseldiği söylenen çağrıda, “Her yerde tasarruf paketini engelleyelim” denildi.
29 Eylül gününün sıcak sonbahar eylemlerinin başlangıcı olacağı bildirilen çağrıda, “Ekim ve Kasım aylarında Almanya’nın her tarafı eylem alanına dönecek. İşyerlerinde, fabrikalarda ve alanlar tasarruf paketine karşı mücadele edeceğiz” denildi. (YH)

İspanya’da genel grev!

29 Eylül günü İspanya’da sendikalar bir günlük genel grev çağrısı yaptılar. Hükümetin “iş piyasası reformları” adı altında kararlaştırdığı saldırıların geri alınması için genel grev çağrısı yapan sendikalar, değişen iş yasalarıyla birlikte işten çıkarmaların kolaylaşacağını ve sermayenin işçileri dilediği zaman cüzi bir tazminatla işten atabileceğini söylediler.
Hükümetin söz konusu reformu genel olarak yüzde 20, gençler arasında ise yüzde 40 olan işsizliği azaltmak için yaptığını ileri sürdüğüne dikkat çeken sendikalar, “Bugüne kadar dünyanın hiçbir yerinde işten atmaların kolaylaştırılarak istihdamın arttığı görülmemiştir. Bu İspanya’da da olmayacak” dediler. (YH)

İngiltere’de kitlesel grev kararı!

Britanya Sendikalar Birliği TUC, hükümetine tasarruf planlarına karşı “yoğun ve kitlesel grevler” karar altına aldı. 13 Eylül günü Manchester’de toplanan TUC Genel Kurulu’nda konuşan Demiryolu Sendikası (RMT) Başkanı Bob Crow, “Eğer bize karşı yoğun bir saldırı gerçekleşiyorsa o zaman bizde birleşerek karşı saldırıya geçmeliyiz” dedi. Delegelerin, konuşmasını ayakta alkışladığı Crow, “Zaman geçirmeden mücadeleyi örgütleyip grev çağrıları yapmalıyız” dedi.
Hükümet önümüzdeki beş yol içinde bütçe açığını sıfıra çekmeyi planlıyor. Bunun için ise resmi olmayan planlara göre beş yıl içinde 600 bin kamu emekçisinin de işten çıkartılması planlanıyor. (YH)

Close