Written by 15:23 ANALİZ / ANALYSEN

“Tesla hızı” işçilerin sağlığını çalıyor

Thomas Klikauer*

Nazi selamı yapan Elon Musk, Doğu Almanya’nın Grünheide kasabasında yepyeni Tesla fabrikasını açtı. O zamandan beri, yerel halk Tesla’da çalışmanın çok zorlu bir iş olduğunu öğrendi. Kısa süre önce, Almanya’nın güçlü sendikası IG Metall’in yetkilisi Jannes Bojert, Tesla’nın yüksek hızlı montaj hattındaki acımasız ve aşırı iş baskısını anlattı.

Musk’ın Almanya’daki fabrikası, Charles Dickens’ın (1812-1890) “Karanlık Şeytani Fabrikalar” olarak adlandırdığı yerlerin güncellenmiş bir versiyonundan başka bir şey değil. Başından beri, montaj hattındaki aşırı yoğun çalışma ve bunun sonucunda ortaya çıkan olağanüstü yüksek hastalık izni oranları ile Tesla’nın katı sendika karşıtı ideolojisi, Tesla’nın işçi-patron ilişkilerini de şekillendirdi. Kölelik benzeri çalışma koşullarıyla donatılmış olan Musk’ın yeni Alman fabrikasındaki ilk Tesla otomobilleri, mart 2022’de 64 bin avro veya 74 bin dolarlık bir fiyatla montaj hattından çıktı. Almanya’da yeni bir otomobilin ortalama fiyatı 45 bin dolar olduğu için, Musk’ın otomobilleri pek de ucuz sayılmaz. Fabrikada ise Tesla patronu Elon Musk, IG Metall Sendikasını, köle gibi çalıştırılan iş yerlerinden uzak tutmayı tercih ediyor.

Musk’ın gigafabrikası (Tesla tarafından 2013 yılında Kaliforniya’daki orijinal Tesla Fremont Fabrikası dışındaki ilk büyük üretim tesisini ifade etmek için ortaya atılan yeni terim) Almanya’daki diğer otomobil fabrikalarıyla karşılaştırılabilir standart toplu sözleşme ücretleri ödememektedir. Bu nedenle, ücretler alt sınırda. Bu arada, Elon Musk’ın net değeri veya serveti 402.6 milyar dolar. Bu, Malezya’nın gayrisafi yurtiçi milli hasılası olan 400 milyar dolardan fazla. Yani Malezya’yı satın aldıktan sonra bile, Musk ve 14 çocuğu hayatları boyunca sıkıntı çekmeyecek.

Tesla’da aylık maaşlar yaklaşık 3 bin 200 avrodan başlıyor. Bu, daha önce Almanya’nın düşük ücretleriyle ünlü catering sektöründe çalışmış veya sadece taksi şoförlüğü yapmış birçok çalışan için çok para. Gerçekte yapılan işe bağlı olarak, bu rakam Almanya’da toplu pazarlık ücreti alan işçilerin ücretlerinin yüzde 10 ila yüzde 20 altında kalıyor -ki bu işçilerin büyük çoğunluğunu oluşturuyor. Tatil ve Noel ikramiyeleri gibi özel ödenekleri de hesaba katarak Tesla’yı diğer otomobil şirketleriyle karşılaştırırsak, Tesla ile diğer tüm Alman otomobil şirketleri arasındaki fark daha da büyüyor. Yine de ücretler her şey değildir. Nispeten düşük gelirin yanı sıra, örneğin Tesla’nın dayanılmaz derecede kötü çalışma koşulları gibi başka önemli sorunlar da var.

Çalışma koşulları konusunda Tesla ile diğer tüm Alman otomobil üreticileri arasında daha da belirgin farklar var. Bugün Almanya’da haftada 38 saatten fazla çalışan otomobil fabrikası neredeyse yok. Hemen hemen hepsi haftada 35 saatlik çalışma süresine ulaşmış veya bu süreye geçme yolundadır. Diğer şeylerin yanı sıra, vardiyalı çalışanlar için ek izin günleri vardır ve otomotiv endüstrisindeki neredeyse tüm şirketlerde, vardiyalı çalışma sırasında montaj hattı işinden ek ve ücretli molalar vardır. Bu, Tesla’da çalışmayı çok daha kötü hale getiren 20 dakikalık monoton montaj hattı işidir. Tüm bunların değişmemesini sağlamak için Tesla, sendikalara ve Almanya’nın işçi konseyi yasasına karşı sürekli mücadele ediyor. Elon Musk, 2023 yılında, kendi çarpık aşırı sağ ideolojisini ustaca takip ederek, “İşçilerin sendikalaşmasına izin vermek, lordlar ve köylüler yaratır” iddiasında bulundu. Aslında sendikalar olmadan Musk, tüm köylü işçilerin önünde eğilmesi gereken, kendi kendini atadığı fabrika malikanesinin efendisi olarak “narsist” rolünü oynayabilir.

Teksas’tan Şanghay’a ve Almanya’ya kadar Tesla’nın insanlık dışı çalışma koşullarına ilişkin geniş kapsamlı raporlar -bir işçinin ölümü de dahil- göz önüne alındığında, Almanya’daki sendika Tesla’nın insanlık dışı çalışma koşullarını sert bir şekilde değerlendiriyor.

IG Metall tarafından Tesla fabrikasında yapılan son ankette, Musk’ın fabrikasında çalışmanın oldukça sağlıksız bir iş olduğu ortaya çıktı:

  • Çalışanların yüzde 80’inden fazlası, yoğun iş yükü nedeniyle aşırı yük altında hissediyor.
  • On işçiden dokuzu, işle ilgili fiziksel ağrılardan şikayetçi.
  • On işçiden sadece biri, mevcut çalışma koşullarına emekli olana kadar dayanabileceğine inanıyor.
  • İşçilerin yüzde 91’i baş, boyun, eklem ve sırt ağrısı gibi fiziksel rahatsızlıklardan muzdarip.

Tahmin edilebileceği gibi, Musk’ın fabrikasında hastalık izni stratosferik seviyede. “Tesla hızı” olarak bilinen şey, çalışanlara sürdürülemez düzeyde fiziksel yük bindiriyor. Sonuç olarak, Tesla’da alınan ortalama hastalık izni süresi yüksek seviyede kalmaya devam ediyor. Genel olarak, böyle bir durum çok hızlı bir şekilde yüksek iş gücü devri oranına dönüşür. Bir şirkete giren ve oldukça hızlı bir şekilde ayrılan çalışanların sayısı, iş gücü devri oranı olarak bilinir. Genel kural, iş gücü devri ne kadar yüksekse, şirketin durumu o kadar kötü olduğudur. Tesla’nın fabrikası da böyle bir yer.

Tesla’da hastalık izni ve iş gücü devri olağandışı derecede yüksektir. Basitçe söylemek gerekirse, hastalık izni, iş yükü çok yüksek olduğu için yüksektir. Daha da kötüsü, Tesla yönetimi çalışanların fiziksel ve zihinsel sağlığını çok az veya hiç dikkate almamaktadır. Tesla için çalışanlar, kullanılmış kağıt mendil gibi tek kullanımlıktır. Endişe verici bir şekilde, Tesla hasta çalışanlara baskı uyguluyor ve üstüne üstlük ücretlerini de kesiyor. Bu kötü yönetim stratejisi sürekli ve acımasızca uygulanıyor.

Tesla’nın kirli oyunları, işçilerin ve sendikalarının tepkisine neden oluyor. İşçiler sürdürülemez iş yükünden derhal kurtulmayı ve aşırı çalışma baskısının sona ermesini talep ediyor. İşçiler ve sendikaları, yorucu montaj hattı çalışma saatlerinden kurtulmak için ücretli molalar da istiyor. Sendika, diğer tüm otomotiv şirketlerinin sahip olduğu şeyi istiyor: Daha fazla personel ve tacizin sona ermesi. Her şeyden önce, işçiler dik yürüyebilmek ve yönetimden misilleme korkusu yaşamadan birbirlerini savunabilmek istiyorlar. İşçilerin çalışma koşullarında söz sahibi olmak istemeleri de gayet doğal.

Tesla, haklı sendika temsiline karşı agresif muhalefetini sona erdirmezse, Almanya’nın yasal olarak onaylanmış ortak karar alma prosedürlerine katılmayı reddetmeye devam ederse, Almanya’nın toplu pazarlık çerçevesini ve sendikaları görmezden gelmeye devam ederse, bu işten zararlı çıkabilir.

  • countercurrents.org’dan alınmıştır.
Close