Türkiye’den Avusturya’ya işçi göçünün 60. yılında Viyana Üniversitesi bir dizi konferanslar gerçekleştiriliyor.
Dr. Zeynep Arslan’ın girişimiyle başlatılan konferanslar dizisinin koordinasyon görevinde Ariella Sobel alırken, konferans dizisinin açılış etkinliği 2 Ekim’de Viyana Üniversitesinde gerçekleştirildi.
Alsergrund Belediye Başkanı Irak-Kürt/Sorani kökenli Saya Ahmad, Viyana İnsan Hakları Derneği yöneticisi Shams Asadi ve Eyalet Kültür ve Bilim Bakanı Veronica Kaup-Hasler açılış etkinliğinde birer konuşma yaptı.
Saya Ahmad 29 Eylül’de Avusturya parlamento seçimlerinde birinci parti gelen FPÖ‘yü işaret ederek, ırkçılığın yeniden güçlenmesinin, birlikte yaşamı tehdit ettiğine işaret ederken, Veronica Kaup-Hasler demokratik çoğulcu yapının korunmasının önemli olduğunu vurgulayarak konferans dizisini bu nedenle anlamlı bulduğunu söyledi. Shams Asadi, ise göç ve göçmen işçileri konusunu insan hakları açısından ele alınmasının öneminin büyük olduğunu belirtti.
Avusturya kamuoyunda ilgi ve heyecan uyandıran konferanslar dizisinde, Türkiye ile imzalanan işgücü anlaşmasının 60. yılı kapsamında akademi, siyaset, medya ve uzmanların, göçmen kurum, kuruluş ve örgütlerinin katılımıyla değişik başlıklar altında tartışmalar yürütülecek.
ANLAŞMA 15 MAYIS 1964’TE İMZALANDI
Avusturya’da “Raab-Olah Anlaşması” ile Avusturya ile Türkiye arasındaki iş gücü anlaşması 15 Mayıs 1964’de imzalandı. Türkiye’den gelen göçmenler, düşük ücretli işlerde istihdam edilmek üzere getirildikleri için özellikle kırsal ve eğitimsiz bölgelerden seçilmişti.
Türkiyeli işçiler yerli işçilerin yapmak istemediği veya yapamadığı özellikle düşük ücretli ve kol gücü içeren, vardiyeli, dönüşümlü işlerde, inşaat veya fabrikalarda çalıştılar. Savaş sonrası Avusturya’nın kalkınma sürecinde ekonomiye büyük katkıda bulunan Türkiyeli işçiler artık ülkede tutulmak istenirken önce eşler getirilmeye başlandı. 1970‘li yıllardan itibaren ranzalı yatakları terk edip düzen kurmak durumunda kalan işçiler aile birleşimini sağlamak üzere daha farklı sorunlar yaşamaya başladı. O günden bugüne onbinlerce işçi Avusturya’ya göç etti ve artık dördüncü nesil yetişiyor.
İsviçre’deki mevsimlik işçi modeline dayanan rotasyon ilkesine göre her zaman geçici olarak istihdam edilmesi planlanan bu göçmen işçiler önce “Gastarbeiter” (Misafir işçi) olarak adlandırılmıştı. 1970’lerde düşük ücretli işlerde yüzde 90’ı vasıfsız işçi olarak çalışıyordu ve bu koşullara ve ortak yaşam ve uyum zorlukları içeren sosyalleşme biçimlerine yol açıyordu. Konferanslar canlı olarak Youtube „Uni Wien live“ sayfasında canlı olarak yayınlanıyor.
Daha ayrıntılı bilgi almak isteyenler ise anwerbeabkommen.univie.ac.at sitesine bakabilir.