Written by 13:49 Allgemein

Wiesbaden Çağrısı: Kapsamlı grev hakkı için

 

Almanya’da, politik grev hakkını da kapsayan “ kapsamlı bir grev hakkı” talebi son yıllarda sıkça gündeme getiriliyor. İnşaat sendikası “politik grev” ile ilgili tüzüğüne yeni bir madde eklerken Birleşik Hizmet Sendikası Ver.di, grev hakkının geliştirilmesi ve politik grev hakkının (genel grev) yasa kapsamına alınması konusunda tartışmalara kısmen destek veriyor.

Özellikle genel grev konusunda diğer sendikaların yönetimleri genel olarak bu tartışmalarda ya “tepkisiz” kalıyorlar ya da “bizim ülkemizde, seçilmiş bir hükümete karşı grev yapmak yasak” diyerek işin içinden çıkma eğilimindeler.

Avrupa’nın birçok ülkesinde emekçilerin genel grev ve direnişlerle sosyal, ekonomik ve politik saldırılara karşı mücadele etmeleri şüphesiz Almanya’yı da etkiliyor. Her ne kadar burada hareket henüz sendikal bürokrasi engelini aşma konusunda çok geri bir pozisyonda ve diğer Avrupa ülkelerine nazaran ekonomik durum şimdilik iyi olsa da bunun böyle gitmeyeceği, yeni saldırıların gündeme geleceği biliniyor. Bunlar da politik grevi de içeren “geniş kapsamlı grev hakkı” tartışmalarının yeniden gündeme gelmesine vesile oluyor.

Aşağıdaki metin okunduğunda, çağrıyı yapanların da sendika bürokrasinin çizdiği sınırları zorlamakla yetindikleri hemen göze çarpacaktır. Buna rağmen desteklenmesi gerektiğini düşünerek “Wiesbaden Çağrısı” adı altında başlatılan imza kampanyasını özetleyerek, destek verecekleri umuduyla okuyucularımızın ilgisine sunuyoruz. Çağrı, www.politischer-streik.de adresinden metnin tamamı (Almanca) okunabilir, imzalanabilir. Özetin çevirisini arkadaşımız Sevinç Sönmez yaptı.

 

Federal Almanya, dünya çapında en gerici ve en kısıtlayıcı grev hakkı yasasına sahip. Grev hakkı salt yargının takdirine kalmış. Alman Anayasası’nın, 9. Maddesi 3. Fıkrası uyarınca düzenlenen örgütlenme özgürlüğü (“Koalitionsfreiheit”) tanımı dışında somut bir bilgi bulunmuyor. Buradan bu yasanın varolmadığı ya da her hangi bir kısıtlamaya tabii olduğu sonucu kesinlikle çıkmıyor. Almanya’nın yedi eyaletinde grev hakkı Eyalet Anayasalarına bağlanmış.

Avrupa Birliği’ne üye 27 devletten sadece, İngiltere, Avusturya ve Almanya’da politik grev hakkı yasadışı kılınmış. Buna karşın yasak olduğu hiç bir (hiçbir yasada ç.n.) yerde belirtilmemiş. Memur grevlerinin, kendiliğinden grevlerin, boykot ve abluka eylemlerinin yasadışılaştırılması, kiliselerin kendi kurumlarında uyguladıkları grev yasağı ve greve çıkma olanağının sadece toplusözleşmelerle elde edilebilecek hedeflerle sınırlanması, dayanışma grevlerine getirilen sınırlamalar, bütün bunlar politik ve ekonomik demokrasimizin derin yaralarıdır.

Özgüvene dayanan kamuoyu çalışmasıyla toplumsal bir tartışma başlatmak gerekiyor. Burada sendikalar tüm alt örgütlenmeleriyle merkezi bir rol oynamaktadırlar.  İlerici partiler, kurum- kuruluş ve dernekler, vakıflar ve tek tek şahıslar da destek sunarak harekete geçebilirler.

Sendikalar, Birleşmiş Milletlerin,  Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi’nin 23. Maddesi, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün 87. ve 98. Sözleşmeleri ve Avrupa Sosyal Şartı 6.Maddesi 4. Fıkrası uyarınca geniş kapsamlı bir grev hakkını yasal ve/veya anayasal güvence altına almak için tutarlı politikalar geliştirmeliler.

Gelecekteki tüm toplusözleşme görüşmelerinde daha geniş kapsamlı bir grev hakkının sözleşmelerle güvence altına alınması ve adım adım iyileştirilmesi talepleri ve bunun tüm toplusözleşmelerde yeralması orta vaade de genel bir yasal düzenleme yolunda önemli bir adım olacaktır. Bu durumda iyileştirmelerin adım adım kabul ettirilmesi için, (halen) hakim olan yasal düzenlemeyi kontrollü bir şekilde zorlayan eylemler çok faydalı olacaktır.

 

Salt toplusözleşme politikalarıyla, isabetsiz ve neoliberal politikalar dengelenemez. Bundan dolayı da sendikalar, işçileri, işsizleri ve toplumun geniş kesimlerini etkileyen ve politik nedenleri olan saldırılara karşı çıkmakta zorlanıyorlar.

Örgütlü işçilerin mücadele araçlarının keskinleşmesi ve kapsamının genişlemesi sendikaların özellikle de politik alanda daha büyük kazanımlar elde etmesini sağlayacaktır. Grev yasası her zaman ekonomik ve siyasal gücün ifadesidir. Grev yasaları mücadeleyle kazanılması gereken temel ve sosyal insan haklarıdır.

 

Close