PELİN ŞENER / KÖLN

Almanya’nın birçok şehrinde gerçekleştirilen 8 Mart eylem ve kutlamalarında kadınlar, savaşa, yoksulluğa, eşitsizliğe, ırkçılık ve cinsiyetçiliğe karşı talepleriyle sokaklara döküldüler. Gün sabahın erken saatlerde bir çok şehirde Ver.di grevleriyle başladı. Sosyal ve Eğitim işkolunda binlerce emekçi greve çıktı. Ver.di’nin yanı sıra eğitim işkolunda örgütlü ve toplu iş sözleşmelerine iştirak eden GEW sendikası da üyelerini greve çağırdı. Hamburg, Hannover, Köln, Kassel, Göttingen, Stuttgart, Gelsenkirchen, Frankfurt, Mannheim Düsseldorf ve daha bir çok şehirde kitlesel eylemler de düzenlendi. Almanya genelinde binlerce kreş ve sosyal kurum kapalı kaldı. Eylemlerde yapılan konuşmalarda da personel eksikliği, yıpratıcı çalışma koşulları ve düşük ücretlede dikkat çekildi.

Sadece NRW’de 65 bir çalışana ihtiyaç olduğu belirtilen konuşmalarda, kadınların toplam yaklaşık yüzde 83’ü sosyal mesleklerde çalıştığı anaokulu öğretmenlerinde bu oranın yüzde 94’e çıktığı belirtilerek uyarı grevleri için 8 Mart tarihinin seçilmesinin önemli olduğu da dile getirildi. Daha fazla değer için daha fazla eylem gerektiğini dile getiren Ver.di sendikası 15 Mart „Uluslararası Sosyal Hizmet Günü“nü de taleplerini dile getirmek için bir fırsat olarak değerlendirecek. Sosyal alanlarda çalışma koşullarının zorluklarını görünür kılmak, daha iyi çalışma ve yaşam koşulları için taleplerini sıralamak için de bir dizi kampanya ve toplantı da planlıyor. İlki 25 Şubatta yapılan görüşmelerin ikinci turu 21-22 Mart tarihlerinde yapılacak.

Bir başka grev haberi de Amazon çalışanlarından geldi. Amazon tekelinin Almanya’daki 6 lojistik merkezinde 7 ve 8 Mart günleri grev yapıldı. Toplu sözleşme hakkı için mücadele eden Amazon işçileri, “görüntü ve gerçeği” ortaya koymak için iki anlamlı günde greve çıktılar.

Birleşik Hizmet Sendikası (Ver.di), Amazon tekelinin Almanya’daki 6 lojistik merkezinde çalışan işçileri 7 ve 8 Mart’ta tam gün greve çağırdı. Rheinberg, Werne, Koblenz, Leipzig ve Bad Hersfeld’de bulunan iki depoda pazartesi sabah vardiyasından itibaren başlayan grev 8 Mart gece vardiyası bitimine kadar devam etti.er.di tarafından yapılan grev çağrısında sendikanın işçileri iki anlamlı günde greve çağırdığı bildirildi. “7 Mart eşit ücret günü ve 8 Mart uluslararası kadın günü. Her iki günün Amazon işçileri için büyük anlamı var” denilen çağrıda, “Amazon tekeli toplu sözleşme imzalamayarak perakende satış ve online mağaza alanında imzalanan sözleşmelerde elde edilen haklardan işçilerin faydalanmasını engelliyor. Bizde eşit ücret gününde toplu sözleşmenin olmadığı Amazon ve toplu sözleşmelerin geçerli olduğu işletmeler arasındaki ücret eşitsizliğine dikkat çekmek için greve çıkıyoruz” denildi.

H&M çalışanları da greve çıktı

Perakende alanında H&M çalışanları da değişik şehirlerde greve çıktı. Bielefeld, Köln, Paderborn, Stuttgart, Ausburg, Münih gibi bir çok şehirde çıkışların geri alınması, güvenceli iş koşulları isteyen çalışanlar, 7 ve 8 Mart tarihlerinde grev yaparak haklarını savundular.

Mücadeleci öğle molaları

8 Mart Salı günü hem ver.di hem de DGB’ye bağlı diğer sendika şubeleri ya da mücadeleci temsilciliklerin girişimiyle bir çok işletme ve fabrikada işçi kadınlar mücadeleci molalar vererek 8 Mart’ı kutladı. Kimi yerlerde, kadın işçiler toplu kahvaltı ederken kimi fabrikalarda da sendikalar kadınlara gül dağıttı. Düsseldorf Havaalanında temizlik işkolunda çalışan işçiler de 8 Mart’ı sendika ve işyeri temsilciliğinin girişimiyle birlikte kutladı.

Savaşa hayır!

Gün boyu gerçekleşen eylem ve etkinliklerde kadınlar Ukrayna’daki savaşa da karşı çıktılar. UNHCR’ye göre, şimdiye kadar çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 1,7 milyondan fazla insan Ukrayna’dan kaçtı. Kadınların özellikle savaşlarda risk altında olduğuna dikkat çekilen konuşmalarda, Almanya’nın silahlanma bütçesini artırdığına dikkat çekilerek savaşa ve silahlanmaya bütçe yerine sağlığa, eğitime,doğanın korunmasına bütçe ayrılması istendi. Savaşın bir an önce durması talep edildi.

Eylemler kitlesel geçti

Almanya’nın bir çok şehrinde gün boyu eylem ve etkinlikler düzenledi. Kadınlar aktüel talepleriyle alanlarda oldular. Göçmen Kadınlar Birliği’ne bağlı dernek ve gruplar da bulundukları şehirlerde eylemlere katılıp konuşmalar yaptılar, canlı performanslar sergilediler. Şehirlerinde ki 8 Mart ağlarında uzun bir süredir 8 Mart hazırlıklarını farklı kadın örgütleriyle birlikte sürdürüyorlardı. Didf ve Didf Gençlik’de örgütlü olduğu şehirlerde talepleriyle 8 Mart eylemlerine katıldı.

EYLEMLERDEN, KUTLAMALARDAN

BERLİN: 2019 yılından bu yana 8 Mart’ın resmi tatil olduğu başkent Berlin’de 8 Mart’ta çok sayıda miting, kampanya ve etkinlik gerçekleştirildi. Rosa-Luxemburg-Platz’da kadın örgütleri, feminist gruplar, sendikacılar ve iklim aktivistlerinden oluşan bir ittifakın düzenlediği mitinge yüzlerce kişi katıldı.

Protesto gösterileri tüm gün şehir genelinde gerçekleşti. Bundes für Sexuelle Selbsbestimmung’un çağrısını yaptığı ve aralarında GKB Berlin’in de olduğu çok sayıda kadın örgütü saat 11.00’de biraraya gelerek ceza yasalarında yer alan kürtajla ilgili yasaların suç olmaktan çıkarılması talep edilirken ücret ve bakım işleriyle ilgili konuşmalar yapıldı. GKB Berlin de etkinlikte bir konuşma yaptı, tiyatro ve ritm grubuyla katıldı.

„Clara için Güller“

Marzahn-Hellersdorf kadın ağı, „Kadın hakları için dayanışma içinde aktif!“ sloganıyla Clara Zetkin anıtının önündeki geleneksel çiçek bırakma töreni gerçekleştirdi. Etkinliğe politikacı ve aktivistler katıldı.

Film gösterimleri, gün boyu süren kültürel etkinlikler arasında dikkat çeken bir başka şey de ‚mor yolculuk’tu. 19. yüzyılın sonunda, kadınların bisiklete binmesi hala sosyal normlara yönelik bir provokasyon olarak algılanıyordu. Bugün tekerlek sadece özgürleşmenin değil, aynı zamanda büyük şehirlerdeki trafik sorununun da bir simgesi olarak bisikletli kadınlar da alanlardaydı.

„Alliance of internationalist feminists-Berlin“in “sınırlarınızı ve  faşizminizi yıkacağız!” mottosu ile düzenlediği yürüyüş de önceki yıl olduğu gibi kitlesel geçti. Oldukça renkli yürüyüşte cinsiyetçiliğe, savaşa, ırkçılığa, sisteme, eğitime, çevre ve daha bir çok konuya yönelik döviz ve pankartlar yer aldı.

HAMBURG

Bu yıl Hamburg‘da 8 Mart kutlamaları sabah saatlerinde ver.di ve GEW sendikalarının kreş çalışanlarının uyarı grevi çağrısıyla başladı. Grevle bağlantılı yapılan eylem, sabah saatlerinde Hamburg’un ünlü Elbphilharmonie önünde başladı. Yaklaşık 2000 kişinin katıldığı mitingde sendikacılar ve işyeri temsilcileri talepleri için mücadele edecekleri mesajını verdiler. Eylem Hamburg DGB binasına kadar yapılan yürüyüşün ardından sona erdi. Bu alanda çalışan göçmen kökenli kadın emekçilerin katılımındaki yoğunluk dikkat çekti.

Akşam saat 17.00’den itibaren 4 farklı alandan yıldız yürüyüşü yapıldı. Eylemlerin çağrısını 8 Mart inisiyatifinin yanı sıra DGB, ver.di, Hamburg Göçmen Kadınlar Birliği, İnternationaler Jugend, DIDF-Hamburg ve Hastaneler inisiyatifi birlikte yaptı. Toplamda 5 bin kişi katıldığı gösteride ‚kadına şiddete, tacize ve ayrımcılığa hayır!‘, ’savaşa hayır‘, ’silahlanmaya değil, eğitime ve sağlığa bütçe‘ gibi talepleri içeren döviz ve pankartlar taşındı taşındı. Dammtor kolunda GKB Hamburg adına Güler Ulaş bir konuşma yaptı. Hamburg DGB başkanı Tanya Chalway, Internationaler Jugend, DIDF Jugend ve Ver.di sendikası adına konuşmalar yapıldı. Bu kolda Hamburg GKB koro ve ritim grubu ile canlı performanslar sergiledi.. Günlerdir 8 Mart’a hazırlanan kadınlar eylemde coşkuluydular. Bütün kollardan gelen kitle Hamburg Jungfernsietg’de buluştular. Bu yıl geçtiğimiz yıllara oranla katılımın daha fazla olduğu gözlenirken, özellikle genç kadınların katılımı yoğundu. İçerik olarak savaş karşıtı talepler de öne çıktı.

MÜNİH

Münih’te 8 Mart, Ver.di sendikasının çağrısıyla Sosyal ve Eğitim Hizmet iş kolunda görevli binlerce çalışanın gerçekleştirdiği grev eylemi ile başladı. Grevciler Königs meydanında kurdukları standlarla imza topladı sahneden yapılan konuşmalarla sorunlarını dile getirdiler ve dansşar şarkılar eşliğinde eylemlerini sonlandırdılar. Konuşmalarda çalışma koşullarının zorluklarından, fazla mesailerin kendilerini nasıl yıprattığından bahseden konuşmacılar, savaşa bütçe ayırmayı planlayan hükümetin çalışanların koşullarının düzeltilebilmesi için gerekeni yapmamasını eleştirdiler. Kreşlerde ve yaşlı bakımı alanındaki problemlere gereken özen gösterilmezse toplumsal yaşam standartlarının da bundan etkileneceğini de dile getirdiler.

Sendika gençliği ise meslek yerlerindeki sorunlara değinerek çalışan gençlerin de sorunlarla boğuştuklarını ve bunun gençlerde umutsuzluk ve öfkeye yol açmasından bahsettiler. Gençler, gelecekleri için mücadeleye devam edeceklerini ve geleceklerini kimsenin ellerine bırakmayacaklarını da belirttiler. Grev eylemini danslarıyla sonlandıran katılımcılar buradan sonra 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlamalarına katıldılar. Coşkuylu yürüyüşte de öne çıkan talepler, ‚eşit ise eşit ücret‘, ’savaş yerine eğitime bütçe‘, ‚kadına yönelik şiddette karşı daha etkin mücadele‘, ‚kadın sığınma evlerinin artırılmas‘, kürtajla ilgili ‚218 ve 219a maddelerinin kaldırılması‘ oldu.

Mannheim

Mannheim da sendikaların ve değişik kadın örgütlerinin 3 aydır birlikte hazırladığı 8 Mart etkinlikleri büyük bir katılım ve coşkuyla geçti. Mannheim’da, Ver.di sendikasının çağrısını yaptığı grev, sendikaların 8 Mart etkinlikleri ve değişik kadın örgütlerinin düzenlediği yürüyüş birlikte örgütlenerek, neredeyse tüm gün süren bir program hazırlandı. Sabah saatlerinde sendika binasında biraraya gelerek son hazırlıkları tamamlayan kadınlar buradan öğle saatlerinde başlayan greve katılarak destek verdiler. Alte Feuerwache de yapılan mitinge 1100 sosyal ve eğitim hizmetleri alanında çalışan, ağırlıklı olarak genç kadın katıldı. Sendika temsilcilerinin ve sosyal ve eğitim hizmetleri alanında çalışan eğitimcilerin öne çıkan talepleri daha iyi ücret ve mesleklerinin saygınlık görmesi oldu. Sahnede söz alıp konuşan eğitim emekçileri, çocuk ve gençlik alanında yaptıkların işin toplumsal anlamda taşıdığı önem ve değeri vurguladılar ve TİS sürecinde toplumun her kesiminden destek talep ettiler.  Miting alanından sendika binasına yürüyen eğitim emekçileri burada sendikalar ve kadın örgütleri tarafından sunulan, Gençlik ve çırak temsilciliklerinin işlevi ve önemi, grev nasıl yapılır?, bakım işleri ve kapitalizm, döviz ve pankart boyama, VVN in kurucularından Anette Langendorf üzerine film gösterimi gibi değişik atölyelere katıldılar. Göçmen Kadınlar Derneği Rhein Neckar da burada, bu yıl 8 Mart eylemlerine damgasını vuran „Gücümüzün üstünde çalışıyoruz – Görülmüyoruz- Az yada hiç ücret almıyoruz“ sloganının sığınmacı ve göçmen kadınlar açısından ne anlam ifade ettiğini ele aldığı bir atölye gerçekleştirdi.

Daha sonra sendika binasında yapılan 8 Mart konuşması ve kabare gösteriminin ardından toplu halde 8 Mart yürüyüşüne katılındı.

Geçtiğimiz yıllara oranla daha kitlesel ve coşkulu geçen, çoğunluğunu genç kadınların oluşturduğu yürüyüşte müzik, tencere ve tava sesleri eşliğinde atılan sloganlarda gündemde olan savaşa karşı barış mesajları verilirken, grevde olan eğitim emekçilerine de dayanışma sözü verildi. Yürüyüşte yapılan değişik konuşmalarda ise, ‘eşit işe eşit ücret’, ‘kadın yoksulluğuna hayır!’, ‘bakım işleri daha fazla değer görsün ve adil ücretlendirilsin’, ‘grev!- krizin faturasını biz ödemeyeceğiz’, savaşa değil sağlık, eğitim ve vazgeçilmez olan mesleklere bütçe ayrılsın’, ‘bu sistemi değiştireceğiz’, ‘218 de kaldırılsın!’Irkçılığa ve cinsiyetçiliğe hayır! Patriyarka yıkılsın!’ talepleri oldu. Değişik kesimlerden ve daha fazla katılımın sağlandığı ve dolayısıyla coşkulu geçen 8 Mart eylem gününün sonunda, sendikalar ve kadın örgütlerinin temsilcileri yaptıkları değerlendirmelerde bu birlikteliğin devam etmesini istediklerini dile getirdiler.

Köln

Sabah Ver.di greviyle başlayan 8 Mart gün boyu Köln’de de değişik etkinliklerle devam etti. İki farklı yerde gerçekleşen eylemlere de yaklaşık 1500 çalışan katıldı. Akşam saatlerinde ise Köln 8 Mart ağının düzenlediği yürüyüş gerçekleşti. “Ataerkillikle savaş, kapitalizmle savaş, 8 Mart’ta sokaklarda ol” çağrısıyla düzenlenen ve 5 binin üzerinde kişinin katıldığı eylemde farklı bloklar halinde yüründü. Köln’de sağlık ve bakım alanında çalışanların sağlıkla ilgili inisiyatiflerin bloğuna katılım güçlü oldu. Her yıl olduğu gibi bu yıl da mücadele ederken ya da şiddet nedeniyle yaşamını yitiren ve aramızda olmayan kadınlar için de etrafı pankartlarla çevrili sembolik boş bir blok vardı. DİDF Köln, Didf Gençlik ve GKB Köln’de eyleme talepleriyle katıldılar.

Göppingen/ Geislingen

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününde, Göppingen de değişik kadın kurum ve örgüleri birlikte bir miting düzenlediler. Mitingde yapılan konuşmalarda kadına yönelik şiddete, pandemi politikalarına , sağlık alanında yapılan tasarruflara karşı öfke vardı. Geislingenli kadınların da katılarak destek verdiği miting de konuşmacılar eğitim  ve sosyal hizmetler alanına , temizlik sektörü gibi vazgeçilmez iş alanlarına daha fazla ücret talep ettiler. Miting müzik ve İtalyan dans grubu Mary- Dance’in dans gösterimiyle sona erdi.

7 Mart ta Geislingen de verdi sendikasının düzenlediği grev etkinliğine ise katılım beklenenin üzerinde oldu. Coşkuyla geçen eyleme göçmen kadınların katılımı da yoğun oldu.

Karlsruhe

8 Mart Birliği’nin çağrısı ve ver.di, GEW sendikaları, Karlsruher Frauenbündnis für Selbstbestimmung der Frau, değişik feminist grupların yanı sına Karlsruhe Göçmen Kadınlar Derneği’nin de katıldığı eylemlerde kadınlar taleplerini haykırdı.

Yaklaşık 2 bin kişinin katıldığı eylemlerde Ver.di ve GEW sendikalarının grevle ilgili taleplerinin dile getirildi, paragraf 218’in kaldırılması istendi ve Türkiye’deki 8 Mart eylemleri selamlandı. Karlsruhe GKB bakım işinde çalışan göçmen kadınların durumu ile ilgili bir konuşma yaparken perakende alanında farklı mağazalar önünde de çalışanların da katılımıyla konuşmalar yapılarak kötü çalışma koşullarına dikkat çekildi.