Brüksel’de toplanan AB Maliye Bakanları, İspanya bankalarının kurtarılması için 30 milyar Euro’nun ayrılmasına karar verdi. Euro Grubu Başkanlığını kimin yapacağı konusunda Almanya ile Fransa arasında süren rekabet bir kez daha uzlaşmazlıkla sonuçlandı.
Euro Bölgesi ülkelerinde iki yılı aşkın bir süredir devam eden Euro krizine karşı “önlem” kararlarına bir yenisi daha eklendi. 28-29 Haziran’da toplanan AB Zirvesi’nde, kriz içerisindeki ülkelere ait bankaların doğrudan AB fonlarından para alabilmesi için düzenleme, AB Maliye Bakanlarının 9 Temmuz’da Brüksel’de düzenlenen toplantıyla resmiyet kazandı.
Yoğun pazarlıklar ve tartışmalar nedeniyle gece geç saatlere kadar devam eden Maliye Bakanları toplantısında iflasla karşı karşıya olan İspanya’daki bankalara 30 milyar Euro verilmesi kararlaştırıldı. Ancak bunun oldukça yetersiz olduğu, önümüzdeki günlerde yeniden bir durum değerlendirilmesi yapılacağı tahmin ediliyor. Çünkü İspanya’nın yaklaşık 100 milyar Euro’ya acil ihtiyaç duyduğu açıklanmıştı.
Toplantıda, 2014 yılına kadar İspanya’nın bütçe açığını kapatması yönünde planlar yapması da istendi.
Ne var ki, bakanlar kurulunun toplandığı gün uluslararası piyasalarda, İspanya devlet tahvillerine verilen kredi faizleri rekor denilebilecek derecede yükselerek yüzde 7’ye çıktı. Bu da önümüzdeki dönem İspanya’nın bütçe açığının azalmaktan çok artması anlamına geliyor. İspanya Maliye Bakanı Cristóbal Montero, bütçe açığını kapatmak için öncelikli olarak katma değer vergisini artıracağını söyledi.
Euro Bölgesi maliye bakanları ayrıca aşırı bütçe açığı nedeniyle AB’den yardım almak için başvuran Dönem Başkanı Kıbrıs’ın talebini de değerlendirdi. Ancak somut bir karar almadı. Önümüzdeki Eylül ayında toplanacak bakanlar kurulunda Kıbrıs ve Yunanistan’ın durumu yeniden ele alınacak ve ne kadar para verileceği netleştirilecek.
Bu aynı zamanda yeni tasarruf politikaların da bu ülkelere dayatılması anlamına geliyor.
EURO GRUBU BAŞKANLIĞI İÇİN KIRAN KARANA PAZARLIK
Toplantıda en sert tartışmalar Euro Grubu Başkanlığı’na kimin seçileceği konusunda Almanya ile Fransa arasında yaşandı. Bugüne kadar el birliğiyle AB’nin bütçe açığı veren ülkelere dayattığı politikaların mimarı olan Almanya ve Fransa, bu politikaların yürütülmesinde önemli bir yere sahip olan 17 Euro ülkesinin bağlı olduğu Euro Grubu Başkanlığını paylaşamıyor. Toplantı öncesinde her iki ülkenin dönüşümlü başkanlık konusunda anlaştıkları ileri sürülürken, bunun gerçek olmadığı anlaşıldı.
Çünkü Almanya Maliye Bakanı Wolfgang Schaeuble, bu görevi Fransa Maliye Bakanı Pierre Moscoviç’e kaptırma niyetinde değil.
Her iki ülke arasında Euro Bölgesi Başkanlığı için yapılan pazarlıklardan bir sonuç alınmaması üzerine, halen bu görevi yürüten Luxemburg Başbakanı Jean-Claude Juncker’in en azından bu yılın sonuna kadar görevde kalması karalaştırıldı. Konu yılsonundaki AB Zirvesi’nde yeniden ele alınacak.
Maliye Bakanları toplantısında daha önce Avrupa Mali İstikrar Fonu (EFSF) Başkanlık görevini yapan Alman Klaus Regling’in Avrupa İstikrar Mekanizması (ESM) Başkanlığını üstlenmesi de kararlaştırıldı. (YENİ HAYAT)
İskandinav ülkelerinden Euro’dan çıkma tehdidi
Avrupa Birliği üyesi Akdeniz’e sahili bulunan ülkeler Euro kriziyle zor duruma düşerken, İskandinav ülkeleri krizin faturasını daha fazla ödememe adına Euro’dan çıkma tehdidinde bulundu. Bu ülkelerin başını İsveç ve Finlandiya çekiyor.
Maliye Bakanları toplantısından sonra basına bir açıklama yapan İsveç Maliye Bakanı Anders Borg, Yunanistan’ın bu durumda Euro bölgesinden çıkmaya zorlanması gerektiğini söyledi. Borg, ülkesinin Euro’nun dağılmasına karşı hazırlıklar içerisinde olduğunu da belirterek, ekonomilerinin Euro Bölgesi’nden bağımsız bir şekilde sürdürülmesinden yana olduğunu dile getirdi.
Aynı şekilde, Finlandiya da herşeye rağmen Euro Bölgesi’nde kalma niyetinde olmadıkları mesajını verdi. Borç içindeki ülkelerin bütçe açığını kapatmaya niyetli olmadıklarını söyleyen Maliye Bakanı Jutta Urpilainen, “Finlandiya başka ülkelere bankalarını kurtarması için ödünç para vermeyecektir. Bu nedenle bankaların batmasına olanak sağlanmalı” diyerek ülkesinin tutumunu açıkladı. Finlandiya, AB Zirvesi’nde de başka ülkelerin borçlarını ödemek istemediğini açıklamıştı. (Köln)
