Written by 10:45 AVRUPA

AB’den ‘iklim değil kâr’ kararı

Alman otomotiv endüstrisi rahat bir nefes alırken, çevre ve iklim korumacıları nefessiz kaldı: Avrupa Birliği, içten yanmalı motorları yasaklama hedefinden vazgeçmenin eşiğinde. Handelsblatt’ın salı günü alıntıladığı bir iç belgenin içeriği, konuyla ilgili önemli bir tutum değişikliğine dair korkuları artırıyor. 2035 yılına kadar benzinli ve dizel motorlu araçların kullanımdan kaldırılacağı yönündeki eski taahhüt artık yok. Daha önceki versiyonda, bu hâlâ odak noktasıydı.

İptal bir kez daha kanıtlıyor: Brüksel’de ve Strazburg’da lobilerin sözü geçiyor. Avrupalı ve özellikle Alman otomobil üreticilerinin mobilite geçişini kaçırması nedeniyle AB’nin iklim geçişi şimdi erteleniyor…

Greenpeace Uzmanı Lena Donat, “Uzun süredir kararlaştırılan içten yanmalı motor yasağının geri alınması, endüstri ve iklim politikaları açısından ölümcül olur” diyor. Örgütten bir yetkili, “Bu hamle, sektörün rekabet dezavantajını daha da artıracak, ulaştırma sektörünün karbondioksit salınımı sorununu daha da kötüleştirecek ve genel olarak AB iklim hedeflerini tehlikeye atacak” dedi. Alman Çevre ve Doğa Koruma Federasyonu (BUND) Ulaşım Uzmanı Gabriel Kapfinger de, “Kaldırma için bir hedef yıl belirlenmezse, iklim koruma açığı daha da büyüyecek” diye belirtti…

Kısa vadede Brüksel’deki süreç bir şeyi değiştirmeyecek çünkü öncelikle AB Parlamentosu ve AB Konseyinin anlaşması gerekiyor. Ancak Handelsblatt’a göre, sulandırılmış düzenlemeye dayanarak, e-mobiliteye geçişi düzenleyen genel yasanın da muhtemelen 2025 yılı sonu gibi erken bir tarihte iptal edilmesi muhtemel. Bu sayede, çok az sayıda elektrikli araç satılması durumunda otomobil üreticilerinin karşılaşacağı cezalar ortadan kalkacak ve muafiyet süresi üç yıl uzatılacak. Sadece Volkswagen 2025 hedeflerine ulaşamaması durumunda 1.5 milyar avro ödemek zorunda kalacaktı.

Dönüm noktası, petrol lobisinin geniş çaplı bir kampanyasıyla gerçekleşti. Almanya’daki koalisyon hükümetinin koalisyon anlaşmasına daha 2021 yılında, sentetik yakıtlarla çalışan araçların, yani e-yakıtların 2035’ten sonra da tescil edilebileceğine dair bir madde eklenmişti. Porsche patronu Oliver Blume’un, o dönemki Hür Demokrat Partili Federal Maliye Bakanı Christian Lindner ile olan iyi ilişkilerinin bu kararda rol oynadığını övünerek söylediği kaydediliyor. Almanya’nın teşvikiyle, e-yakıt serbestisi de AB yasası haline geldi; oysa bu teknoloji verimsiz, pahalı ve iklim politikası saçmalığı olarak görülüyor. Der Spiegel dergisinin şubat ayında vurguladığı gibi, e-yakıtlar sektörün planlama çalışmalarına neredeyse hiç dahil edilmiyor, aksine geleneksel içten yanmalı motorların daha uzun ömürlü olmasını sağlamak için kullanılan bir Truva Atı işlevi görüyor. Ne diyelim: Ameliyat başarılı, hasta hayatını kaybetti…

Çeviren: Semra Çelik

Close