Hamburg Altona Müzesi, 1980’li yıllarda Almanya- Uzak bir ülkeden fotoğraflar” sergisine ev sahipliği yapıyor. O yıllar bir çalkantı dönemiydi. Esaslı yenilikler vardı ama aynı zamanda geleceğe dair büyük bir korku vardı.
Sergi, on sanatçı ve on bakış açısıyla dönemi yansıtıyor. Angela Neuke, Barbara Klemm, Christian von Alvensleben, Martin Langer, Ingolf Thiel, Asmus Henkel, Mahmoud Dabdoub, Gerd Danigel, Hans-Martin Küster ve Wilfried Bauer’in çalışmalarıyla bu döneme ait on farklı ve karakteristik fotoğraf perspektifini sergiliyor.
Ocak 1984’te ABD şirketi Apple ilk Macintosh bilgisayarını piyasaya sürdü, aynı yıl Motorola’nın ilk cep telefonu piyasaya çıktı ve ilk e-postalar da gönderilebildi. Gençler Neue Deutsche Welle’nin müziğini dinledi. “Dallas” ve “The Denver Clan” gibi diziler ya da “Wetten, dass..?” milyonları televizyonun önüne çekerken punklar, toplumun statükosuna isyan ettiler ve şehirlerdeki sokak manzarasını giderek daha fazla şekillendirdiler. Ev işgalleri başladı, birçok şehirde boş binalar konut sıkıntısı ve kiraların yüksekliğine karşı işgal edildi.
Tüm göreceli refah ve teknolojik ilerlemeye rağmen, genel bir felaket havası vardı. Küresel silahlanma yarışı, giderek görünür hale gelen çevresel yıkım ve artan işsizlik geleceğe yönelik korkuları artırdı. Ayrıca Doğu ve Batı, ‘Soğuk Savaş’ sırasında, sayısız yakınlaşma girişimine rağmen birbirlerinden açıkça şüpheleniyorlardı ve Almanya hâlâ bölünmüş durumdaydı.
1982’de Bonn’da 500.000 kişi NATO’nun nükleer başlıklı silahlarla ilgili çifte kararına karşı gösteri yaptı. Şehirlerde barış için giderek daha büyük insan zincirleri oluştu. Güney Almanya barış hareketinin 22 Ekim 1983’te Stuttgart ile Neu-Ulm arasındaki insan zinciri heyecan yarattı. 108 kilometre uzunluğundaydı ve yaklaşık 400.000 kişiden oluştuğu tahmin ediliyordu.
Yeşiller 1980’de yeni bir parti olarak kuruldu ve Joschka Fischer, 1985’te Hessen’in spor ayakkabılı çevre bakanı olarak yemin etti. Helmut Kohl dönemi başladı ve aynı zamanda toplumu temelden değiştirmek isteyen birçok yeni toplumsal hareket ortaya çıktı.
Bir yandan ırkçılık artarken diğer yandan ırkçılığa karşı kitlesel gösteriler de yapıldı. Vize uygulamaları, muhafazakar partilerin oy toplamak için ırkçılığı kışkırtması, göç kökenlilerin örgütlenmesine, video ve müzik kasetleriyle doğdukları ülkeye hasretlerini gidermesi de dönemin görüntüsünü oluşturdu.
Kırk yıl sonra Almanya uzak bir ülke gibi görünse de 1980’lerde başlayan birçok gelişme günümüze kadar devam etmekte.
Fotoğrafçılar bu dönemdeki toplumsal gelişmelere oldukça bireysel bir açıdan bakıyorlar: Ya serbest aktörler olarak ya da gazete ve dergiler tarafından görevlendirilen röportaj fotoğrafçıları veya fotoğraf sanatçıları olarak. Sergide politik ve sosyal konular, müzik, moda, tasarım ve 1980’lerde insanları etkileyen pek çok şey öne çıkıyor. Sergiyi 3 Mart 2025’e kadar görebilirsiniz.