Written by 15:05 uncategorized

Amalia Seidl – Viyana’da ilk kadın işçiler grevi

Semra ÇelikSeidel, Amalie [1876-1952]
16 yaşındaki tekstil işçisi Amalia çalıştığı işletmede günlük çalışma süresinin kısaltılması ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi için mücadeleye başladığında işten atıldı. Ancak sadece kendi işyerinde değil birçok tekstil işletmesinde greve çıkıldı ve 700 kadın işçinin katıldığı Viyana’nın ilk kadın grevi başladı.
Bu grev 1893 yılında gerçekleştirilmişti. 20 yıl sonra 1913 yılında, Amalia o günleri şöyle anlattı:
’20 yıl önce Viyana’daki tekstil işletmelerinde durum çok daha kötü idi. 1892 yılında 16 yaşındaki bir işçi olarak çalışmaya başladığımda işgünümüz sabah 6, akşam 7 arasındaydı. İşçi kadınlar örgütlü değildi ve günde 1-1,5 Kron dahi kazanamıyorlardı. 1893 yılında 300 kadının çalıştığı bir tekstil işletmesinde paketçi olarak çalışıyordum. Benim elime haftada 10 Kron geçmekteydi, hergün makine başında gözleri kan içinde çalışan arkadaşlarımın ise sadece 7 Kron… Taleplerinden biri haftalık ücretlerinin 8 Kron’a yükseltilmesiydi. Örgüt, örgütlenme konusu gündemde değildi. Yine de sohbetlerle 1 Mayıs’ın tatil günü olması gerektiğine bazı arkadaşlarımı ikna edebildim.‘
AMALİA İLE DAYANIŞMA
Amalia’nın sohbetleri, cesaretlendirmeleri ile 1 Mayıs işletmede kutlanır. Tabi ki işçilere tatil verilmemiştir ama onlar en azından mola sürelerini bu amaçla kullanmışlardır. Daha 17 yaşındaki Amalia, işçilerin biraraya gelirlerse birçok şeyi değiştirebileceklerini söyler konuşmasında. ‚örgütlenelim, hem haftalık ücretimiz artar, hem de çalışma koşullarımız iyileşir!‘ der. Bu kadar coşku ve heyecan içinde hiç kimse patronun da konuşmayı dinlediğini fark edememiştir. Kısa süre sonra ceza yağmuru başlar. ‚Tezgahıma döner dönmez fazla mesai yapmam gerektiğini, diğer kadınlarla aynı saatte işyerinden ayrılamayacağımı öğrendim. Aynı gün benden önce işten çıkan kadınlar işten atıldığımı da öğrenmişlerdi benden önce. Annemlerin oturduğu sokağa geldiğimde evin önüne polis yığıldığını ve içeri girişin engellendiğini gördüm. Ancak diğer tarafta, büyük bir avluda işçi arkadaşlarım toplanmıştı, işten atılmama sessiz kalmayacaklarını, benimle dayanıştıklarını göstermek için… İşe geri alınmamı istiyorlardı sadece…Aslında tam olarak ne istediğimizi, taleplerimizin ne olduğunu bilmiyorduk. Bildiğimiz tek şey grev yapmak istediğimizdi. Bana 3 Mayıs’ta işletmenin önüne gel, biz o zamana kadar taleplerimizi belirleyelim, patronla görüşelim, sen de sonucu dışarıda bekleyerek öğrenirsin dediler. Bekledim, patron benim işe geri alınmamı da çalışma süresinin kısaltılmasını da kabul etmemişti.‘
HAKLARINI ALDILAR
İşçi kadınlar patronun bu tavrı karşısında ayağa kalktılar ve işletmeyi terk etmeye başladılar. Hava sıcaktı, neredeyse yarı çıplak çalışıyorlardı. Ayaklarında ayakkabı yoktu, ellerine sefertaslarını aldılar ve yakındaki bir lokantaya doluştular. GREV, GREV, GREV diyorlardı. ‚Yeter artık grevdeyiz!‘ Amalia hemen Adelheid Popp’un yanına koştu. Grev haberini iletti, hemen bir grev komitesi oluşturuldu ve aynı gün öğleden sonra Meidling’deki çayırlıkta ilk grev toplantısının yapılacağı duyuruldu. Sadece Amalia’nın çalıştığı değil, diğer üç fabrikadaki işçiler de greve katıldılar. Greve 700 kadın katıldı. Bu, Viyana’nın ilk kadın grevi olduğu için doğal olarak Avrupa çapında büyük ilgi gördü. Burjuva medya kadınların bile bu hale getirilmiş olmasından o kadar rahatsız olmuştu ki Amalia ve başında Adelheid Popp’un bulunduğu grev komitesine tüm öfkesini kustu. Örneğin bir İngiliz gazetesi; ‚ 14 gün dinlenen, açık havada dolaşan kadınlar öncesine göre çok sağlıklı görünüyorlardı.‘ diye alay etmekteydi.
Amalia: ‚ Tabi ki kadınlar daha sağlıklı görünüyorlardı. Düşünsenize 54 derece sıcaklıkta, zehirli boyalarla boyanmış ipler, kumaşlar arasında çalışmaktaydılar.‘
14 gün kararlı şekilde mücadele eden ve büyük destek gören kadınlar tüm taleplerini kabul ettirdiler. Günlük çalışma süresi 10 saat, haftalık ücret asgari 8 Kron, Heller firmasında 1 Mayıs’ın iş bırakarak kutlanması hakkı ve Amalia’nın işe geri alınması sağlandı.
Amalia; ‚Grev sırasında tabi ki konuşma yapmak zorundaydım. İlk konuşmalarımı hatırlıyorum, ürkektim, kullanacağım kelimeleri arıyordum. Grev komitesi ve Adelheid Popp’la ilişkim içinde, işçi hareketiyle bağ kurdum. Adelheid Popp’un editörü ‚Kadın İşçi‘ gazetesi bana çok şey kazandırdı.
ADELHEID POPP KİMDİR

Amalia’nın kendisine örnek aldığı ve sayesinde Avusturya işçi hareketinin içine girdiğini söylediği Adelheid Popp’un biyografisi Evrensel Basım yayın tarafından Bir  Kadın İşçinin Gençliği‘ adıyla yayınlandı.
Adelheid Popp, Avusturya’daki proleter kadın hareketinin kurucusu ve sosyalizm mücadelesinin önderlerindendir. Dokumacı bir işçi ailenin çocuğu olan Popp, yalnızca üç yıl okula gidebildi ve 10 yaşından itibaren işçi olarak çalışmak zorunda kaldı. Gençlik yıllarının büyük bir kısmını atölyelerde, fabrikalarda geçirdi. Kadın işçilerin bir grevini örgütlerken gizli polisin dikkatini çekti ve birkaç kez cezaevine girdi. 1893 yılına kadar bir mantar fabrikasında çalıştı. Popp, 1893 yılında Kadın İşçi Gazetesi’nin ilk editörü oldu. 1902’de Sosyal Demokrat Kadın Derneği’nin kurucuları arasında yer alan Popp, 1918’de Avusturya Sosyalist Partisi yönetimine seçildi ve aynı yıl Viyana Belediye Meclisi üyesi oldu. Bir yıl sonra Avusturya Parlamentosu’na seçilen Adelheid Popp, Clara Zetkin’in ardından Uluslararası Kadın Komitesi’nin başkanlığını yürüttü.

 

Close