Written by 15:17 uncategorized

Barış hepimizin sorunu

Ali Çarman

AKP’nin ikiyüzlü politikaları sonucu Türkiye’nin çözüm bekleyen sorunları çoğalarak büyümeye devam ediyor. Kürt sorunu, inanç (Alevilik) sorunu, demokrasi sorunu… daha sıralanabilir. Böyle olunca da Türkiye’deki her olumlu/olumsuz gelişme buralara yansıyor. Kürt, Türk işçi ve emekçiler işyerlerinde, kahvelerde, evlerde bu sorunları tartışıyorlar. Zaman zaman tartışmalar gerginliklere dahi neden olabiliyor. Bu nedenle Türkiye’deki gelişmeleri konu alan toplantılar ilgi görüyor.

Stuttgart Barış Meclisi’nin düzenlediği panele, BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak, Prof. Mithat Sancar, Gazeteci Cengiz Çandar katıldı. Daha önceki panellerde olduğu gibi bu panele de yaklaşık beşyüz kişi katıldı.

“Kürt Sorununun Barışçıl Çözümünün Önündeki Engeller” konulu panel, Bürgerzentrum salonunda yapıldı. Gazeteci Koray Düzgören’nin yönettiği panelde ilk söze başlayan Cengiz Candar oldu. “Bugün barışa hem çok uzak hem de çok yakınız” diyen Çandar, “başbakanın konuyla ilgili yaptığı her açıklama ateş, kan ve intikam kokuyor. MHP konumu gereği barış sorununa en küçük bir katkı yapamaz. Ancak çözümü engelleme konusunda da fazla birşey yapacağına inanmıyorum. Kürt sorunun çözümü için üçüncü taraflar devreye girmeli. Bu konuda elimizde İrlanda örneği var. BDP’lilerin içinde bulunduğumuz süreçte daha dikkatli olmaları gerekiyor.” diye konuştu.

“Oslo’daki görüşmelerde bir taraftan sorunun çözümü için adım atmış gibi gözükürken diğer yandan hareketi devre dışı bırakmak istiyorlardı” diye söze başladı Mithat Sancar. Sancar devamla şu görüşleri dile getirdi:  “KCK operasyonu, parti kapatmalar, tecrit etmeler, kendilerine yakın Kürt aktörler… baktılar ki hiçbirisi tutmuyor. Muhtemelen önümüzdeki dönemde bazı Kürt şahsiyetlerini öne çıkararak örgütü devredışı bırakmak isteyeceklerdir. Barış sorunu Türkiye’de yaşayan herkesin ama herkesin sorunudur.”

Panelin son konuşmacısı Gülten Kışanak oldu. “Evet barış söylemi kulağa hoş geliyor ve barışa yakıcı bir ihtiyaçta var. Ancak bu öyle kolay bir iş değil. Kürtlerin bir halk olmaktan kaynaklı hakları kabul edilmedikçe barıştan söz edilemez.” diyen  Kışanak, “AKP ve başbakan Erdoğan sorunu çözecek güç ve iradeye sahip değiller. Biz isterdik ki toplumsal muhalefet Türkiye’nin her yanında olsun. 12 Eylül sonrası yaşananlar, devam edegelen savaşın yarattığı travmalar ve bizim eksikliklerimiz buna nedendir. Erdoğan sorunun çözümünde rol alacak muhatabı kendisi yaratmak istiyor. Cumhuriyet tarihi boyunca oynanan oyunlar bir daha oynanmak isteniyor. Kendilerine yandaş arıyorlar. Sorun gündeme her geldiğinde ise PKK silahı ne zaman bırakacak deniyor. 30 yıldır tek taraflı olarak barış diyen Kürtlerin yaklaşımı görülmedi.” diye konuşmasını sürdürdü.

Konuşması sık sık alkışlarla desteklenen Kışanak, “Kürt sorununun çözümüne yönelik en küçük bir adımı dahi önemsiyoruz. Bu yönlü yapılan her girişimi destekliyoruz” dedi.

Panel daha sonra soru ve cevaplarla sona erdi.

 

Close