Coca Cola çalışanları ücret zammı için ve insanlık dışı çalışma koşullarına, işten atmalara karşı uyarı grevine gittiler. 28 Ocak Pazartesi günü Almanya’daki bütün Coca Cola işletmelerinde makineler durdu. Sadece üretim ve şişe doldurma tesislerinde değil, dağıtım ve büro hizmetlerinde çalışanlar da 30 Ocak’ta yapılacak görüşmelerde taleplerini dayatmak için uyarı grevine gittiler.
NGG sendikasının çağrısı üzerine iş bırakan işçilerin talebi, yüzde 6 ücret zammı, iş güvencesi ve çalışma koşullarının kötüleştirilmesi planlarından vazgeçilmesi.
Almanya’da 10 bin emekçinin çalıştığı Coca Cola ile ilgili görüşmelerde sendikayı temsil eden NGG Başkanvekili Claus-Harald Güster, hafta başında yaptığı açıklamada, patronu, işçilerin taleplerini dikkate almaya çağırarak, bu olmadığı takdirde ’sıcak bir bahar’la karşı karşıya kalınacağını bildirdi. Uyarı grevlerinin sadece bir başlangıç olduğunu belirten Güster, işçilerin haklarını elde etmek için mücadele etmekte kararlı olduklarını söyledi.
COCA COLA KAZANIYOR İŞÇİLERİ KAYBEDİYOR
Coca Cola’da bir süreden beri devam eden, uyarı grevleriyle bir üst aşamaya çıkan işçi mücadelesinin kaynağı NGG sendikasının bir yıl geçerli sözleşmeyle yüzde 6 ücret zammı, çıraklık eğitimi alanlara 100 Euro zam yapılması ve işyeri koşulları bahane gösterilerek işçi çıkarmaların sona erdirilmesi taleplerine işverenin kabul edilemeyecek cevaplar vermesi. Coca Cola, Almanya’nın cirosu en yüksek ve pazar payı en büyük olan meşrubat işletmesi olmasına, sürekli olarak karını arttırmasına rağmen işçilerin reel ücretleri giderek azaldı. Bu süre içinde Coca Cola işçileri işlerini kaybedecekleri santajıyla 2006 ve 2010 yıllarında iki kez feragate zorlandı.
Başlatılan grevlere işçilerin ezici çoğunluğunun katılması sadece feraget ettikleri ücretleri elde etmek değil. Tekel içinde yapılan yapısal değişikliklerle işçilerin daha hızlı ve daha esnek çalışması hayata geçirildi. Geçen yıllarda üç işletmenin kapatılmasıyla buralardaki üretim diğer işletmelere kaydırıldı, makinelerin hızı arttırıldı, haftasonu çalışması normal çalışma haline getirildi. İşçiler arasında psikolojik ve fizyolojik hastalıklar arttı.
İŞVERENİN İSTEKLERİ BİTMEK BİLMİYOR
İşyeri İşçi Temsilcilikleri ve sendika, işyerlerini koruma adına üretimin yoğunlaştırılması ve çalışmanın esnekleştirilmesini kabul etti ama bilindiği üzere verilen tavizler patrona yetmedi. Daha hızlı çalışma, haftada yedi gün çalışma talepleriyle Almanya’nın değişik şehirlerindeki işletmeler birbirine düşürülmeye çalışıldı. Cumartesi ve Pazar günlerini normal işgünü olarak kabul etmeyen işletmelerin kapatılacağı tehditleri savrulmaya başlandı. İşçilerin baskısı karşısında sendika bir açıklama yaparak Coca Cola patronlarının aşırı esnekleştirme, üretimi aşırı hızlandırma isteklerinin kabul edilemeyeceğini, işçiler arasında ruhsal ve bedensel hastalıkların arttığını açıklamak zorunda kaldı. Tekelin Ratingen’deki işletmeyi kapatıp çoğunluğunu kadınların oluşturduğu 450 işçiyi sokağa atma planı ise bardağı taşıran son damla oldu.
Liederbach Frankfurt’ta iş bırakan Coca Cola işçilerine fabrikayı ziyaret eden Maredo, Neuselters ve başka işletmelerdeki arkadaşları destek verdiler. Halle ve Herten’deki uyarı grevleri de çevredeki işletmeler, bölge sendika örgütleri ve özellikle de IG Bau sendikasının bir delegasyonuyla desteklendiler.
30 Ocak Çarşamba günü Brüksel’de Avrupa Parlamentosu önünde yapılacak bir eyleme de katılacak olan Coca Cola işçileri, Avrupa Birliği Komisyonu’nun Avrupa çapında işçi haklarını kötüleştirme planlarını protesto edecekler. Avrupa Sendikalar Birliği (EGB) Çarşamba günü yapılacak eyleme en az 5000 işçinin katılmasının beklendiğini açıkladı.
SEMRA ÇELİK