Written by 13:20 HABERLER

Devletin tercihi klasik aileden yana

Almanya’da vergi muafiyetleri, eğitim izni, gelir denkleştirilmesi gibi yasal düzenlemelerle klasik aile teşvik ediliyor. Çocuklarına tek başına bakan kadınlar (çok az da olsa erkek de var) gelir kaybıyla, buna bağlı olarak da sosyal yardıma muhtaç olmakla karşı karşıya. Bu sadece çalışma yaşamı süresini etkilemiyor, emeklilikte bu kadın ve az da olsa erkekleri yoksulluk bekliyor.

Bertelsmann Vakfı’nın bir araştırmasına göre Almanya’da devlet hala klasik aile imajını tercih ediyor, bekar ebeveynler, yasal düzenlemelerle bir nevi cezalandırılıyor, dezavantajlı durumda bırakılıyor.

GELİRLER ARASINDA BÜYÜK FARK VAR

Kadın ve erkeklerin yaşam boyu brüt gelirleri arasında hala açık bir fark var. Evli kadınlar, geleneksel cinsiyet rollerine bağlı olarak eğer eşlerinin geliri ile güvence altına alınırlarsa, ömür boyu harcanabilir gelirlerindeki bu büyük açığı kapatabilirler. Kendi işlerine bağımlı olan bekar ebeveynlerin yaşam standartlarını güvence altına almaları ise çok daha zordur.

Bütün çalışma yaşamları üzerinden hesaplandığında, kadınlar erkeklerin elde ettiği brüt gelirin ancak yarısından biraz fazlasını kazanabiliyorlar. Bu sözde Cinsiyete Dayalı Yaşam Boyu Kazanç Farkı anneler için daha da büyük. Bertelsmann Vakfı tarafından finanse edilen FU Berlin’den Timm Bönke önderliğindeki araştırma ekibi tarafından yapılan bir araştırma, harcanabilir gelir ve dolayısıyla gerçek yaşam standardı açısından bu uçurumun, kadınlar geleneksel aile tablosu içinde hareket ettiğinde büyük ölçüde kapandığını gösteriyor. Hanedeki her iki gelir eşler arasında eşit olarak bölünürse, eşin geliri, örneğin çocuk yetiştirme dönemleri verilen kariyer molaları nedeniyle annenin gelir kaybını telafi ediyor. Ancak, hanede böyle bir güvence yoksa yani kadın çocuklu bekarsa, devlet, yaşam beklentisindeki gelir kaybını ancak yetersiz bir şekilde telafi ediyor: Bugün 30’lu yaşların ortasında olan evli anne ve babalar en yoğun çalışma yaşlarında, yani 20 ile 55 arasında, vergiler ve harçlar artı transferler ve aile yardımlarından sonra yaklaşık 700.000 euro kazanıyor. Çoğunlukla bekar çocuk sahibi olan (ebeveynlik süresinin yarısından fazlası) kadınlar sadece 520.000 euro gelir elde ediyor ve evli annelere kıyasla ortalama yüzde 25’lik bir kaybı kabul etmek zorunda kalıyorlar. Bu nedenle gerçek yaşam standardı, büyük ölçüde aile biçimine (nikahlı olup olmamak) ve devlet yardımlarına bağlı olmakta. Ancak devlet bekar ebeveynlerin yaşam boyu gelir kaybını dengelemiyor.

Bekar anneler söz konusu olduğunda, çocuk sahibi olma sürecinde kaybedilen gelir, bir eş tarafından tazmin edilmiyor ya da ödenmiyor. Bu nedenle bekar doğum yapan kadınlar, devletin sosyal yardımlarına daha bağımlı durumdalar. Bu aynı zamanda belli bir süre evli olan ve ayrıldıktan sonra çocuklarına tek başlarına bakan anneler için de geçerli. Kamu finansı profesörü ve araştırmanın sorumlusu Timm Bönke, „Aile ile ilgili yardımların çoğu, eşlerin vergi muafiyeti veya primsiz müşterek sigorta gibi, hala evlilik ilişkilerine yöneliktir. Bu yardımlar, bekar ebeveynler veya evli olmayan çiftler için erişilebilir değildir“ diyor.

Bönke, yanlış teşviklerin ortadan kaldırılmasını, kamu çocuk bakımının genişletilmesini ve evli olsun olmasın çocuk sahibi kadınların finansal güvenliğinin güçlendirilmasıni talep ediyor. (YH/Foto: Pixabay)

Close