Ağustos 2022’de Dortmund’da Senagal’den gelen 16 yaşındaki Mouhamed Dramé’i öldüren polislerin tamamı beraat etti. Dortmund Bölge Mahkemesi hem tetikçinin hem de sorumlu polis memurunun cezai bir suç işlemediğine karar verdi. Mahkeme böylece, beraat talebinde bulunan beş sanığın savunma avukatlarının görüşüne katılmış oldu. Savcı mütalaasında, görevli memur için 10 ay tecilli hapis cezası talep etmişti. Diğer dört sanık polis memuru için de beraat talep etmişti.
Ağustos 2022’de Mouhamed Dramé, bir gençlik merkezinin avlusunda karnına bıçak dayadığı sırada polisin hafif makineli tüfekle açtığı beş el ateş sonucu öldürülmüştü.
Dramé’nin ailesinin avukatlarının Federal Adalet Mahkemesine temyiz başvurusunda bulunulması mümkündür. Mahkeme verdiği kararla savcılığın taleplerini kısmen de olsa yerine getirmiş oldu. Kanıtların dinlenmesinin ardından savcılık beş sanıktan dördü için beraat talep etti. Silahı çekip Dramé’yi öldüren polisin ise meşru müdafaa hakkını kullandığı ileri sürüldü.
Yargıç Thomas Kelm dava sonrasında yaptığı açıklamada „Kararlar başlangıçta öngörülebilir değildi“ dedi. Savcılık ilk olarak 31 yaşındaki polis memurunu kasıtsız adam öldürmekle suçlamıştı. Bir meslektaşı ve iki kadın polis ağır yaralamaya sebebiyet vermekle, amiri ise yaralamaya teşvik etmekle suçlanmıştı.
Dramé 16 yaşında bir yetim olduğunu ve Almanya’ya geldikten sonra bir erkek kardeşinin Avrupa’ya kaçarken öldüğünü iddia ettiğini söylemişti. İltica yurdunda bir süre kaldıktan sonra Dortmund’daki gençlik yardım merkezine gönderilmiş. Babası, annesi ve kardeşleri tarafından verilen bilgiye göre Dramé Senegal’den Avrupa’ya 2019’da tek başına gitmişti.
Silahlı saldırının ardından Dortmund’da gösteriler, nöbetler ve anma etkinlikleri düzenlenmişti. Ortada bir şey yokken Drame’yi katleden polislerin yargılanarak en ağır cezaya çarptırılması talep edilmişti.
Cinayet Düsseldorf Eyalet Parlamentosu’nda tartışmalara yol açmıştı. Dramé’nin Dortmund’un göçmenlerin yoğun olarak yaşadığı Nordstadt mahallesindeki binlerce kişinin katıldığı gösteriler düzenlenmişti.
Dayanışma Ağı ve Temel Haklar Komitesi karara tepki gösterdi. Temel Haklar ve Demokrasi Komitesi adına davayı izleyen Britta Rabe yaptığı açıklamada, “Bugünkü karar, gelecekte ölümcül polis operasyonlarının önlenmesine yardımcı olmayacaktır. Aksine, karar polise eskisi gibi devam edebilirsiniz, ölümcül vuruşların hiçbir sonucu olmayacaktır deniliyor” dedi.
Justice4Mouhamed adlı dayanışma grubunun basın sözcüsü Anna Neumann ise yaptığı açıklamada, „Bu karar tarihe geçecek. Gelecekteki kararlarda buna atıfta bulunulacak. Sonuç olarak, polisteki yapısal ırkçılıkla yüzleşme uzak bir ihtimal olacak. Bu korkunç bir durum. Almanya’da polisin daha fazla cinayet işlememesi için yapısal değişikliklere ihtiyacımız var“ dedi. (YH)
