22. Uluslararası anti faşist, anti emperyalist gençlik kampı, bu yıl 03-12 Ağustos tarihinde Türkiye’de yapılacak. “İş, Eğitim, Barış; Dünya Gençleri Kardeştir” şiarıyla ülkelerinden yollara düşecek olan dünya gençleri, kıtaları İzmir’in Selçuk ilçesinde buluşturacak.
Latin Amerika’nın şarkıları Anadolu’nun ezgilerine karışacak. Ortadoğu’nun çığlığı Kafkaslara ulaşacak.
Dilleri, kültürleri, renkleri farklı binlerce genç Ege’de, kardeşlik sofrasında bağdaş kuracaklar. Avrupa’nın, Afrika’nın, Uzak Asya’nın, doğunun ve batının, kuzeyin ve güneyin gençleri; enternasyonal bir dayanışma için el ele tutuşacak.
“Dünya Gençlerinin Ege Buluşması” için, binlerce kilometre uzaklıktaki coğrafyalarda, genç karıncalar el birliğiyle çalışmaya koyuldular. Kıt kanaat imkanlarla, uzak mesafeleri ve yoksunluğu yenmenin; çok çalışmaktan ve dayanışmaktan başka yolu yok çünkü…
Türk’ü, Kürdü, Arab’ı, Laz’ı, Çerkez’iyle her milliyetten Türkiyeli gençler, “ev sahipliği”nin hakkını vermek için bütün sınırları zorlayacak hummalı bir çalışma başlattılar. Bu, aynı zamanda, Türkiye’den işçi, işsiz, öğrenci binlerce genci kampa katmak için seferber olmak demekti.
Her üç gençten birinin işsiz gezdiği, yoksulluk ve açlık rakamlarının altında yaşamanın büyük çoğunluk için reva görüldüğü Anadolu topraklarında, gençler nasıl bir yaz kampı yapabilirlerdi ki? Türkiyeli gençler bu soruya pek de yabancı değillerdi. Çünkü Bergama’dan Dikili’ye, Gümüldür’den Gönen’e uzanan bütün gençlik kamplarında bir reddediş uyanmıştı. Ve o reddediş bayrağının üzerinde şu kelimeler yazılıydı; “Tatil yapmak, dinlenmek, eğlenmek sadece zenginin hakkı olmamalıydı.” Bunu başarmanın yolu, kolektif çalışma ve kolektif dayanışmayı örgütleyerek sağlanabilirdi, öyle de oldu.
Ve bugün, “2010 Uluslararası Gençlik Kampı” için, kolektif çalışma ve dayanışma çıtasını daha da yukarı kaldırma günü…
Özgürlük DünyasinaAçilan Kapi
Irkçılığa, milliyetçiliğe, savaşlara, işsizliğe, geleceksizliğe karşı birleşen gençler, yaz kamplarıyla başka bir kültürü yaşama geçirmeye başlamışlardı. “Birlikte düşünüp birlikte eğlenmek, birlikte üretip birlikte paylaşmak” da mümkündü, üstelik yabancılaşmayı ortadan kaldıran şey de buydu. Kültürel, sportif, sanatsal etkinlik ve üretimler gerçekleştiren gençler; dünyayı, bilimi ve insanlığı ilgilendiren meseleleri de konuşup tartışıyorlardı. Bergama Gençlik Kampına katılan yazar Fakir Baykurt kamp gözlemlerini şu sözlerle ifade ediyordu; “Gençlerin bu kampı bana 80. yaşımda sosyalizmi yaşattı”.
2010 Selçuk kampında tartışmak üzere gençler bazı temel konular belirlediler. Gözyaşı, sömürü ve felaketler dünyasından özgürlük dünyasına açılan kapı acaba nerede? İşte, binlerce kilometre uzaklardan gençleri bir araya getiren şey, dünyanın gidişatına ve geleceğine ilişkin yürütülecek bu tartışmalarda saklı.
1- Krız, Kapıtalızmın, Gelecek
Krizin yükü tüm ülkelerde işçilerin ve emekçilerin üzerine yıkılıyor. İşsizlik, yoksulluk ve hayat pahalılığı olarak ortaya çıkan sonuçlar gençliği şimdiden bunaltmış durumda. İş, eğitim ve gelecek gençlere artık daha uzak. Emperyalist finans merkezleri ve patron örgütleri “krizi atlatma, geleceği güvence altına alma” söylemleriyle çalışma yaşamında kuralsızlığa ve sosyal haklarda budamaya gidiyor. Gençliğin geleceği, çıkarılan yasalarla çoktan ipotek altına alındı.
Krizsiz bir kapitalizm mümkün mü? Krizden gerçekten çıkılabilir mi? Bir yanda sefahat içindeki mutlu azınlık, diğer yanda açlığa ve sefalete terk edilen milyarlarca insan, derinleşen bu uçurum insanlığı nereye götürüyor? Krizin ardından nasıl bir dünya, nasıl bir gelecek bizi bekliyor? İşçiler, emekçiler ve gençlik bu tabloyu nasıl değiştirebilir? Bu soruları da gündemine alan Gençlik Buluşması’nda, kapitalizm ve kriz üzerine bir tartışma örgütlenecek.
2- Savaş, Bariş, Emperyalızm
ABD Irak’ın ardından NATO güçleriyle birlikte Afganistan’ı işgal etti. ABD tehdidi bütün dünyada sürüyor. Filistinliler, Kürtler ve ezilen diğer halklar hala özgür değiller. Gelişmiş olmakla övünen Avrupa ülkelerinde bile ezilen uluslar baskı altında tutulabiliyor. Ortadoğu yeniden yapılandırılırken etnik ve milliyetçi kapışmalar, katliamlar devreye sokuluyor.
Dünya yeni bir paylaşım savaşına gider mi? Emperyalizm döneminde barış ne kadar mümkün? Ortadoğu’da kalıcı barış nasıl sağlanır? Türkiye’nin komşu ülkelerle barış içinde yaşaması nasıl sağlanabilir? Nasıl bir barış mücadelesi, nasıl bir barış hareketi? Gençlik dünya barışı için ne yapmalı?
Dünyanın farklı bölgelerinden, kimi savaşın içinden gelen gençler barışa giden yolda çözüm yollarını tartışacak.
3- Doğa katlıami ve Çevre Sorunu
Kar için yağmalamadık yer bırakmayan kapitalistler, çevre sorununu sadece kişisel tedbirlere indirgeyerek sorunu çarpıtmaya devam ediyorlar. Tüm insanlığın ortak değerleri olan, denizler, göller, ormanlar, yer altı ve yer üstü zenginlikleri kapitalist işgal ve yağma altında. Bilim ve teknolojideki gelişmeler, daha çok kar uğruna sermaye sahipleri ve kapitalist devletler eliyle doğayı katlederek ilerliyor. Nükleer santraller aynı zamanda askeri savaşlarda kullanılacak üsler biçiminde inşa ediliyor.
Çevre hareketlerinin özellikleri neler? Doğanın korunması için mücadele neyi ifade ediyor? Emperyalist karar ve antlaşmalarda çevre sorunu nereye oturuyor? Gençlik çevre sorununda nasıl bir mücadele hattı izlemeli? Sorunun mağduru köylülerin, emekçilerin de katılacağı bu tartışmalarda Türkiye’de yaşananlar da önemli bir tartışma konusu olacak.
4- Uluslararasi Gençlık Mücadelesınden Öğrenmek
Krizin yol açtığı yıkıma, kapitalizme ve savaşa karşı dünyanın her yerinden küçüklü, büyüklü mücadeleler gerçekleşiyor. Avrupa’nın bir çok ülkesinde hak gasplarına karşı öğrenciler boykotlara katıldı. Boykota katılan öğrencilerin sayısı milyonları aştı. En son Yunanistan’da AB ekonomik politikalarına karşı ayağa kalkan emekçilerin saflarına on binlerce genç katıldı. Emperyalist abluka, işgal ve savaşlara karşı Ortadoğu’da, Balkanlarda, Latin Amerika, Kafkasya ve Uzak Asya’da gençlik mücadelenin hep önünde oldu. Ulusal baskıya karşı “tam hak eşitliği” talebiyle gerçekleşen ezilen halkların mücadelesinde de gençler yerini aldı.
Dünyanın dört bir yanından gelecek işçi, işsiz, köylü, öğrenci binlerce genç farklı ülkelerdeki sorunlara eğilme şansını bulacaklar. Farklı alanlardan ve kesimlerden gelen gençler mücadele deneyimlerini paylaşacak. (YH)
Kardeşlık halayinda yerın boş kalmasin!
Hep birlikte bu tartışmaları yürüterek, “Uluslararası Gençlik Kampını” örgütlemeye var mısın?
Haydi o zaman; atölyelerimizde, sınıflarımızda, semtlerimizde kampımızı birlikte anlatıp, tartışmaları birlikte yürütelim.
Genç işçiler, öğrenciler, işsizler, öğrenci ve çırak temsilcileri, sendika temsilcileri; çağrımız sizedir. Eğlenmeyi, dinlenmeyi ve tatil yapmayı; üretimle, paylaşımla, bilimle, aydınlanmayla ve düşünceyle birleştirmek isteyenler, bu davet sizedir.
Genç yazar, edebiyatçı, düşünür ve şairler, genç sanatçı ve aydınlar; Türkiye’nin ve dünyanın saygın kültür ve bilim insanlarıyla ve sanatçılarıyla buluşmak, düşüncelerimizi bilimin ışığında yoğurarak tartışmak üzere gençlik kampında buluşalım.
Dünyayı yorumlamak ve değiştirmek ellerimizde!
Ayrıntılı bilgi için www.internationalesjugendcamp.de adresine başvurabilirsiniz.
