Hessen-Thüringen DGB Bölge Gençlik Konferansı barış konusunda net bir tavır aldı.
23-24 Mayıs’ta yapılan Hessen- Thüringen DGB Gençlik Konferansı’nda sendika gençlik örgütlerinden 50 delege militaristleşme ve sosyal kesintilere karşı güçlü bir mesaj gönderdi. “Daha Az Silah, Daha Fazla Barış” önergesi altında, hükümetin militarizasyona doğru gidişatını kınadılar ve barışa olan bağlılıklarını yeniden ortaya koydular. Konferans, silah ihracatına, NATO’nun %2 hedefine ve Bundeswehr’in kamuoyundaki varlığına karşı çıktı. Öneri, DGB Gençlik’in 2017’deki mevcut kararını güçlendiriyor.
“SAVAŞ BÜTÇESİNDEKİ HER EURO BİZE KARŞI BİR EURO”
Canlı tartışmalarda, sendika gençleri hükümeti yeniden silahlanma ve askerliğin yeniden getirilmesi planlarıyla gençlerin hayatlarını giderek daha fazla kısıtlamak ve tehlikeye atmakla suçladı ve sendikalarının askerliğin yeniden getirilmesine karşı net bir inisiyatif almasını talep etti. Delegeler, savaş fonuna eklenen her euronun çalışan ve meslek eğitimi gören gençlere karşı bir euro olduğunu belirtti.
ORTA DOĞU’DA BARIŞ İÇİN
DGB’nin İsrail lehine daha önceki tek taraflı pozisyonunun aksine, konferans Orta Doğu’da barış için net bir pozisyon benimsedi. Bu, Hessen-Thüringen DGB Gençlik örgütünün Birleşmiş Milletler ve organlarının kararlarını tanıdığı ve bunları gündemine alması gerektiği anlamına geliyordu. İsrail’e yönelik suçlamalar, açlığın bir silah olarak kullanıldığını iddia eden BM Özel Komitesinin kararıyla anlatıldı. Kriz ülkelerine silah ihracatı reddedildi. Filistinlilerin ve İsraillilerin güvenliğinin en yüksek öncelik olduğu belirtildi.
Öneride ayrıca şunlar belirtiliyor: “Orta Doğu’daki korkunç savaş yüz binlerce cana mal oldu ve 19 Ocak 2025’teki ateşkes anlaşmasına rağmen bu sayı her geçen gün artıyor… Bir kez daha, yüz yılı aşkın bir tarihi bağlama oturtulması gereken bir askeri çatışmaya tanık oluyoruz. Sendikacılar olarak bizim için her insanın yaşam hakkı esastır ve bununla ilişkili tüm acılar dayanılmazdır. Karar İsrail’i uluslararası hukuka uymaya ve silahlı kuvvetlerini geri çekmeye, tüm yeni yerleşim faaliyetlerini derhal durdurmaya, işgal altındaki topraklardan tüm yerleşimcileri tahliye etmeye ve işgal altındaki Batı Şeria’da inşa ettiği ayırma duvarının bölümlerini kaldırmaya çağırıyor. BM kararına göre bu, iki devletli bir çözümün temelini oluşturacaktır.”
BARIŞÇI SENDİKA GENÇLİĞİ BARIŞ HAREKETİNDEKİ SAPMALARLA MÜCADELE EDEBİLİR
Silahsızlanma, askerlik hizmetine karşı olma ve orta menzilli füzelerin konuşlandırılmasına karşı olan önergelerin çoğu konferans tarafından büyük çoğunlukla kabul edilirken, Berlin Açıklaması’nı imzalama önergesi hararetli tartışmalarla karşılandı. Profesyonel sendika bölge yürütme komitesi üyeleri de dahil olmak üzere eleştirmenler, önergeyi imzalamaya karşı uyardı ve başlatıcılardan bazılarının tartışmalı “Querdenker” hareketine yakın olduğunu ileri sürdü. Yine de birçok delege kürsüye çıkmaya cesaret etti ve profesyonel sendika temsilcilerinin argümanlarına karşı konuşmalar yaptı. Sonuç olarak, geniş bir tartışmanın ardından önerge az bir çoğunlukla kabul edildi.
BARIŞ İÇİN EZİCİ ÇOĞUNLUK
Konferans dört temel kararda oybirliğiyle federal hükümetin politikalarına karşı çıktı:
- %85 onayla, sendika gençliği “Daha az silah, daha fazla barış” çağrısında bulundu
- %92 yeniden silahlanmaya karşı bir hareket için oy kullandı, “tüm işyerleri korunurken silah endüstrisinin sivil bir endüstriye dönüştürülmesi”
- %90 orta menzilli füzelerin konuşlandırılmasına karşı çıktı
- %95 zorunlu askerliğin yeniden getirilmesine karşı net bir tutum için oy kullandı
BARIŞ HAREKETİ İÇİN BİR BAŞARI
Konferans açıkça barış hareketi için bir başarı olarak görülebilir. Militarizasyonun etkileri giderek hayatın her alanına nüfuz ediyor. Ve gençler bunu daha somut bir şekilde fark ediyor. Konferans, sendika gençlik gruplarının üyelerinin militarizasyona karşı kendilerini açıkça konumlandırdıklarının ve mücadeleci bir ruha sahip olduklarının teyidiydi. Bunun artık sokaklarda ve işyerlerinde ortaya konulması gerekiyor! Ancak hepsi bu kadar değil: DGB Gençlik Hessen Thüringen, çalkantılı zamanlarda bile barış için ayağa kalkmanın ve savaşa ve yeniden silahlanmaya karşı duruşu savunmanın ne anlama geldiğini gösterdi. Bu örnek tekrarlanmalı. Diğer bölgelerde gençlik konferansları planlanıyor ve bu, barış pozisyonlarını güçlendirmek ve barışsever gençler olarak DGB Gençlik Merkezi Konferansı’na hazırlanmak için kullanılabilir. Konferans ayrıca, birleşik güçlerle gençlerin sendikaların profesyonel çalışanlarının direnişine rağmen pozisyonlarını savunabileceklerini gösterdi. Ancak bunun için net bir bakış açısı ve uyumlu çalışma gerekiyor.
