Written by 12:08 HABERLER

Görülmeyenlerin gücü

2,1 milyon emekçiyi kapsayan kamu işkolu ücret TİS görüşmeleri devam ediyor. İlk iki turda bir sonuç alınmadı. Üçüncü tur görüşmeler 31 Mart’ta başlayacak. Halkın %63’ü kamu emekçilerinin taleplerine destek verirken sendikanın uyarı grevleriyle olumlu bir sonuç elde edeceğine ihtimal verilmiyor.

 

Almanya’nın güneyinden kuzeyine doğru on binlerce kamu emekçisi 17-21 Mart günlerinde uyarı grevine çıktılar. Birleşik Hizmet Sendikası’nın (Ver.di) verdiği bilgiye göre başta temizlik işçileri, otobüs ve tramvay sürücüleri, çocuk ve hasta bakıcıları, itfaiye erleri olmak üzere 140 bine yakın emekçi uyarı grevlerine katıldı.

Herkese aylık 100 Euro + %3,5 ücret zammı talebiyle başlayan ücret TİS görüşmelerinin ilk iki turunda bir sonuç alınamadı. Her iki turda da kamu işverenleri somut öneri sunmak yerine emekçilerin taleplerinin yüksek olduğu gerekçesiyle yakınmakla yetindiler.

 

KAMU KASALARI BOŞ

Hükümet seçim döneminde yayınladığı raporlarda Almanya tarihinde en fazla istihdamın ve en yüksek vergi gelirinin sağlandığını ortaya koyuyordu. TİS görüşmelerinde kamu işverenlerini temsil eden Federal İçişleri Bakanı Thomas de Maizière bütün bu raporlar açıklanmamış gibi “kamu kasaları boş, boşuna zorlamaya gerek yok” diyerek kamu emekçilerinin taleplerini geri çeviriyor.

Federal ve yerel düzeyde kamu çalışanlarının ücretlerin aylık 100 Euro + %3,5 artması durumunda bunun merkezi kasaya maliyetinin yıllık 2 milyar Euro, yerel yönetimlerin kasaları için ise yıllık 6 milyar Euro olmak üzere toplam 8 milyar Euro olacağını söyleyen de Maizière, “Sendikaların daha sorumlu davranmaları bekliyoruz” dedi.

 

TALEPLER MAKUL

Mart ortasında N24 televizyon kanalı tarafından yaptırılan bir kamuoyu yoklamasında halkın %63’ünün kamu emekçilerinin taleplerini “makul” bulduğu ortaya çıktı. Ayrıca yapılan uyarı grevlerini de “gerekli” olduğu görüşü yaygın.

Ancak sendika üyeleri arasında uyarı grevleriyle sendikanın hedefine ulaşacağı konusu tartışmalı. Değişik yerel gazetelere demeç veren kamu emekçileri üç yıl önce olduğu gibi süresiz grev hazırlıklarına başlanması gerektiğini belirtirlerken, “Süresiz greve çıkmada kararlı olduğumuz anlaşıldığında karşı taraf harekete geçecektir” görüşünü savundular.

 

UYARI GREVLERİNE DEVAM

İkinci tur görüşmeleri değerlendiren Ver.di Genel Başkanı Frank Bsirske, “Görüşme atmosferi bu kez daha olumluydu ama temel konularda uzlaşmadan çok uzaktık” dedi. Bu nedenle 24 Mart’tan itibaren Brandenburg ve Baden-Württemberg’de yeni bir uyarı grevi dalgası başlayacağını bildiren Bsirske, 25 Mart’ta ise Aşağı Saksonya, Bremen, Rheinland-Pfalz, Saarlanda ve Hessen eyaletlerinde uyarı grevin çıkılacağını söyledi.

Ver.di tarafından yapılan yazılı açıklamada ise 26 Mart gününden itibaren ise diğer eyaletlerin de uyarı grevi dalgasını katılacağını bildirildi. “Vatandaşlar özellikle kamu taşımacılık alanında aksamalara hazır olmalılar” denilen açıklamada bazı havaalanlarında da uyarı grevi yapılacağı bildirildi. Üçüncü tur görüşmelere 31 Mart günü başlanacak. (YH)

 

 

KUTU: İYİ Kİ VARSINIZ!

Kamu emekçilerinin uyarı grevine çıktığı kentlerden biri de Köln oldu. Otobüs ve tramvay sürücülerinin ve temizlik işçilerinin tam gün uyarı grevi yapmaları sonucu kamu yaşamı sekteye uğradı.

Köln Öğrenci Temsilciliği (BSV) tarafından uyarı grevleriyle ilgili yapılan açıklamada, “Sevgili otobüs ve tramvay sürücüleri, sevgili çocuk ve hasta bakıcıları, sevgili doktorlar ve temizlik işçileri! Siz olmasaydınız biz ne hale gelirdik? İşte bunu bugün gördük! Halimiz yaman olurdu. Her gün bizim ulaşımımızı sağlıyorsunuz, sağlıklı olmamızı ve yaşamamıza dikkat ediyorsunuz, arkamızdan pisliklerimizi temizliyorsunuz. Bütün bunları karın tokluğuna yapmanıza ve biz bu hizmetleri çok normalmiş gibi kullanmamıza karşın sizin bu durumunuzdan haberimiz yoktu. (…) Adil ücretler ve iyi çalışma koşulları için! Biz öğrenciler olarak sizinle dayanışma içindeyiz!

İyi ki varsınız, bu meslekleri seçtiğiniz için size teşekkürler!” denildi.

 

 

 

KUTU: 2014 TİS Talepleri

 

İşkolu                         Çalışan sayısı              Ücret talebi/Sendika              Sonuç

Kimya                            248.400                   %5,5 / IG BCE                      %3,7

D.Telekom                     50.800                     %5,5 / Ver.di                          Müzakere sürüyor

Basım                           153.000                     %5,5 / Ver.di                               “                “

Kamu*                                   1.625.000                   %3,5 +100 Euro/Ver.di                 “               “

İnşaat                             760.000                   %7,0 / IG BAU                             “               “

Bankalar                        243.000                   %3,5 +100 Euro/ Ver.di         5 Mayıs Müzakere

Ağaç ve Sert plastik      181.900                               / IG Metall

D. Bahn                         134.000                               / EVG

Kağıt End.                       67.700                               / Ver.di

Metal ve Elektro         3.443.300                               / IG Metall

Kamu/Eyalet                 816.200                               / Ver.di

 

* Kamu işkolunda Birleşik Hizmet Sendikası Ver.di  sendikası federal ve yerel düzeydeki emekçiler için toplu sözleşmeleri sürdürüyor. Görüşmeler GEW, GdP ve DBB ile birlikte sürdürülüyor.

 

 

KISALAR

 

Süreli iş anlaşmaları arttı

Almanya’da giderek artan sayıda emekçi süreli iş anlaşmalarıyla çalışıyorlar. 2001 yılında 550 bin emekçi süreli sözleşmeye sahipken bu rakam 2013 yılına kadar %140 artarak 1,3 milyona çıktı. WAZ gazetesinde yer alan bir habere göre bu tür iş anlaşmaları sadece 2013 yılında %10 arttı. Federal Çalışma Ajansı BA tarafından Federal Meclis için hazırlanan raporda bugün işe alınanların yarısı gerekçe gösterilmeden süreli iş sözleşmesi imzalamak zorunda kalıyorlar. Bilindiği gibi işverenler normal koşullarda süreli iş sözleşmeleri için kadrolu işçinin hastalığını, hamile kaldığını veya söz konusu işin sezonsal olduğunu gerekçe gösteriyorlardı. Çalışma yasalarında yapılan bir değişiklikle işverenler gerekçe göstermeden de süreli sözleşmeleri dayatabiliyorlar. (YH)

 

Tam gün çalışan yaşlılar azalıyor

60-64 yaş grubundaki emekçilerin sadece beşte biri tam gün çalışıyor. Focus dergisinin bugüne kadar yayınlanmayan bir BA raporuna dayanarak yaptığı haberde 64 yaş grubundakilerin de ise tam gün çalışanların yüzde 11,4 ile sınırlı olduğu bildirildi. Bu yaş grubunda partime işlerde çalışanları da hesaba katıldığında çalışan oranı %16,2’ye çıkıyor. 60-64 yaş grubunda bütün çalışanlar ise %31,6 dolayında. (YH)

 

Düşük ücrete grev yasağı!

Elmshorn’da bir işçiye patronu tarafından 40 benzer dairede zemin döşemelerini yapma işi verilir. Anlaşmaya göre işçinin ücreti akort sistemi üzerinden ödenecekti. Çalışmaya başladıktan iki gün sonra bir hesap yapan işçi saat ücretinin 7,86 brüt olduğunu tespit eder ve patronuyla yeniden pazarlık etmek ister.

Buna yanaşmayan ve önceden yapılan anlaşmanın uygulanmasını isteyen patronun bu tutumuna karşı işçi de iş bırakır ve yeni bir anlaşma yapıncaya kadar çalışmayacağını açıklar. Bunun üzerine patron işçiyi derhal işten atar. Elmshorn İş Mahkemesine başvuran işçi haklı bulunur. Patron bir üst mahkemeye başvurur ve Schleswig-Holstein Eyalet Mahkemesi, bir önceki kararı temyiz ederek “ücret üzerine anlaşmazlık çalışana grev hakkı doğurmaz” kararı alır.

AB içinde gerçek anlamda grev hakkı olmayan tek ülke Almanya’nın olması bu tür durumlarda işçiyi iyice köle haline getiriyor. Örneğin İtalya’da işçilerin bireysel grev hakkı bile bulunuyor. (YH)

 

Personel az olunca ölümler artıyor!

Hastanelerde personel azaldıkça hastaların ölüm oranları da artıyor. Hastanelerde bir hemşirenin baktığı hasta sayısı bir artınca hastaların 30 gün içinde ölme riskleri de %7 artıyor. Haber, İngiltere’de yayınlanan “The Lancet” isimli sağlık dergisinde yer aldı. Dokuz Avrupa ülkesinde 300 hastane arasında yapılan araştırmanın sonuçlarına göne sağlık personelin eğitim düzeyi ile hastane ölümleri arasında somut bağlantılar kurulabiliyor. Hastanelerde çalışan üniversite mezunu hemşire sayısı arttıkça olağan ameliyatlar sonrası ölümlerde azalıyor. Araştırmacılar raporda özellikle tasarruf adına hemşirelerin işten çıkartılmasının hastaların ölüm riskini arttırdığına dikkat çektiler. (YH)

Close