Written by 16:00 HABERLER

Marburglular ırkçılığa karşı: Dayanışma şimdi!

19 Şubat’ta Hanau’daki ırkçı terör saldırısı ve ABD’nde Georg Floyd’un öldürülmesinden sonra Almanya’da da ırkçılığa karşı sesler yükseldi. Ülke çapında gösteri ve mitinglerle ırkçılığa karşı mücadele halkın gündemindeydi. On binlerce insan sokaklara döküldü. Bu eylemler sırasında üniversite şehri Marburg’da “Solidarität Şimdi (Dayanışma Şimdi” platformu kurulduTalepleri arasında Marburg’da aşırı sağın tüm kurbanları için anıt dikilmesi ve Bismarckstrasse’nin isminin değiştirilmesi yer alıyordu. Marburg CDU, bu talebe karşı bildiri dağıttı ve Bismarckstrasse’de bir stand açtı. Platform hakkında bilgi edinmek için girişimcilerden Eren Gültekin ile görüştük.

„Dayanışma şimdi!“ platformunun oluşturulmasının sebepleri nelerdir?

Hanau veya Black Lives Matter’le ilgili eylemlere katılan çok sayıda gencin bu tür eylemlerde her zaman gördüğümüz gençler olmadığı belliydi. Hatta birçoğu ilk kez böyle bir eyleme gelmişti. Gösterilerin çok sayıda insanı çekmesi olumlu ancak bunun yeterli olmadığı kabul edilmek zorunda. Bu insanların birçoğu, durumun farkındaydı veya çeşitli eylemlerdeki konuşmalarla durumun farkına varmıştı, ama çoğu için bu yeterli değildi. DIDF Gençlik, sadece saldırılardan etkilenenlerle dayanışma göstermeyi ve sadece gösterilerde bir araya gelmeyi değil, aynı zamanda bu dayanışmayı bulunduğumuz yerde uygulamaya koymak arzusundaydı. Bu amaçla da 8 Temmuz’da “Dayanışma Şimdi” platformunun ortaya çıktığı “Rassismus..Was Tun? (Irkçılığa karşı ne yapabiliriz?)” başlıklı herkese açık bir toplantı yaptık.

Platformun nasıl ortaya çıktığı konusunda bilgi verebilir misiniz?

Yapılan toplantıda sözü edilen analizleri değerlendirdik. Tüm katılımcılarla, halihazırda siyasallaşmış ve aktif olan kişiler, ara sıra siyasi etkinliklere ve gösterilere katılanlar ama aynı zamanda hayatlarında ilk kez böyle bir gruba gelen kişilerle birlikte gelişmeler hakkında fikir alışverişinde bulunduk. Bunu şehrimizde nasıl pratiğe geçirebileceğimiz çok önemliydi. Bu grubun her zaman olduğu gibi kapalı değil de Marburg’da ırkçılığa karşı aktif olmak isteyen herkese açık olması gerektiğine hızlı bir şekilde karar verdik. Sadece sokak eylemleriyle yetinmemek, alternatif eylem biçimleri gerçekleştirmek gerektiği vurgulandı. Bu nedenle Marburg’daki tüm sağ şiddet kurbanları için bir anıtın dikilmesi ve Bismarckstrasse’nin adının değiştirilmesi gibi iki özel talep belirlendi. İlk görüşmede belirlediğimiz net ve somut hedeflerimizi başarmak için mücadele edeceğimize inanıyorum.

Marburg’daki ‚Dayanışma Şimdi‘ platformunun yalnızca bu talepler için mücadele hedefini izlediğini söyleyebilir miyiz? Bunun için platforma gerek var mı?

Hayır, kesinlikle sadece bu hedefler için mücadele etmiyoruz. Bu iki talep, şu anki güncel taleplerimiz, ancak bu başka hedeflerin peşinden koşmadığımız anlamına gelmiyor. Örneğin polis teşkilatı için bağımsız bir şikayet bürosu talep ediyoruz. Yine de öne çıkardığımız bu iki talep platformumuzu karakterize ediyor. NSU ile ilgili mahkeme kararının 2. yıldönümü veya Hanau saldırısı gibi konularda da kampanyalar yaptık. İki talebimizi tam da bu konularla ilişkilendiriyoruz, Örneğin, anıt esas olarak günümüzdeki aşırı sağ şiddet mağdurları için dikilecek. Neden DIDF Gençlik olarak değil de bir platform olarak mücadele ettiğimiz sorusuna gelince; çünkü talepleri ilk toplantıda bizimle fikir alışverişinde bulunan insanlarla belirledik. Bismarckstrasse’nin adının değiştirilmesi ve bir anıtın dikilmesinin ırkçılık sorununu nihai olarak çözmeyeceğinin farkındayız. Öyle düşünmek çok idealistçe olurdu. Böylesine somut hedeflere odaklı taleplerle insanlara ulaşabileceğimizin farkındayız. Bu talepler birçok kişiye erişebilmek yanında onları olaylara dahil edebileceğimiz pratik çalışmanın bir aracıdır. Sadece bu taleplerle dikkatleri üzerimize çekmeyi başardık ve kamuoyunda bir tartışma başlattık.

Tepkiler nasıl oldu, tartışma kamuoyunda nasıl karşılandı?

Sürekli olarak desteklerini ifade eden ve Bismarckstraße’ye yeni isim öneren insanlardan olumlu e-postalar aldık, ancak bunlar çoğunlukla faşizm döneminde direnen isimlerdi, Bu elbette memnuniyetle karşılanacak bir şeydi, ama baştan itibaren güncel sağ terörü hedeflediğimizi söyledik. Marburg’daki yerel basın da bizden ve taleplerimizden çok erken haberdar oldu, bizimle bir röportaj yaptı ve belediye meclisinde temsil edilen partilerden görüş bildirmelerini istedi. Marburg CDU, beklendiği gibi, bu talebe kararlı şekilde karşı çıkan parti oldu. O kadar ileri gitti ki, Bismarckstrasse’deki posta kutularını bildirileriyle doldurdular ve aynı gün bir bilgilendirme standı açtılar.

Taleplerimize karşı çıkan sesler aşırı sağ şiddet mağdurlarına odaklandığımızı görmezden geldi ve hatta tartışmalarında bu konudan bahsetmediler. Hedefimiz ırkçılığın ve sistemin kurbanlarına dikkat çekmek. Bismarck’ın kişiliğiyle bu kadar ilgilenenlerin ülkedeki güncel durumla ne kadar ilgilendikleri ise ortada. Hiç ilgilenmiyorlar! Nedeni bunun sorumlusunun kendi politikaları olması.

(Çeviren: Semra Çelik)

Close