75 binden fazla madencinin katıldığı grevler diğer işkollarına sıçradı, toplam 100 binden fazla emekçi grevde. Dünyanın en büyük platin üreticisi “Anglı American Platinum” (Amplats) 12 bin madenciyi işten attı. Güney Afrika, ırkçı Apartheid rejimi sonrası en kitlesel ve militan gösteri ve grevlere sahne oluyor.
Güney Afrika madenlerinde son yılların en çetin sınıf mücadelesi yaşanıyor. Haziran ayında orta boy bir altın madeninde başlayan grev kısa sürede birçok madene sıçradı. İlk etapta ücret artışı için mücadele eden maden emekçilerinin mücadelesi giderek politikleşiyor.
50’DEN FAZLA MADENCİ KATLEDİLDİ!
Güney Afrikalı emekçilerin mücadelesi özellikle Marinaka madeninde greve kitlesel katılımlar farklı bir boyuta sıçradı. Önce işçilerin taleplerine kulaklarını tıkayan Lonmin yönetimi emekçilerin direnişini kıramayacağını anlayınca polisi çağırarak grevi kırmaya çalıştı.
Madencilerin kararlı direnişini poliste kıramayınca işçiler arasında bir katliam yapıldı. 34 madencinin katledilmesi üzerine bu kez işçilerin tutumu da değişti ve yapılan çatışmalarda bu kez üç polis öldürüldü. Çevreden gelen destekle ve grev kırıcılarının madenlere girmeyi reddetmeleri üzerine geri adım atan taraf Lonmin patronları oldu. İşçilerin bir takım sosyal haklarının yeniden yürürlüğe girmesinin yanı sıra ücretlerine yüzde 22 zam yapıldı.
Marinaka madeninde çalışan emekçileri örnek alan irili ufaklı birçok madende grevler başladı. Bunun üzerine diğer maden patronları da ya kiralık çetelerle yada resmi güvenlik güçlerinin yardımıyla grevleri kırmaya çalıştılar. Madencilere yönelik bugüne kadar yapılan saldırılarda 50’den fazla madenci katledildi.
PLATİN KUŞAĞI DALGA DALGA..
Güney Afrika’nın “Platin kuşağı” olarak bilinen ve onlarca platin madeninin yanı sıra altın madenlerinin de bulunduğu bölgede grev dalga dalga yayılıyor. Avrupa basınına yansıdığı kadarıyla şuan 75 bin madenci grevdeyken başta otomotiv yan sanayisi olmak üzere değişik işkollarında 25 bin emekçi de grevlere katıldı.
Ülkedeki değişik sermaye örgütleri ve NUM Sendikası, Lonmin patronlarının Marinaka madenindeki direnişe çabuk boyun eğdiğini söyleyerek eleştirirken, “sendikalardan bağımsız işçilerin seçtiği komisyonlarla sözleşme imzalanması bütün işçiler arasında büyük beklentilere yol açtı, şimdi her tarafı kaos sardı” görüşünü savunuyorlar.
MADENLER ZATEN BİZİM!
Dünyanın en büyük platin üreticisi “Anglı American Platinum” (Amplats), sermaye örgütlerinin ve NUM sendikasının uyarılarını dikkate alarak greve çıkan 36 bin emekçiden 12 binini işten attı. Fakat bu tutum madencilerin ve diğer işkollarındaki emekçilerin geri adım atmasını değil daha fazla mücadeleye katılmalarına neden oluyor.
Frankfurter Rundschau gazetesinde yer alan bir röportajda, yıllardır madende çalışan emekçinin şu sözleri sınıf mücadelesinin neden böyle keskinleştiğini anlaşılır kılıyor: “Biz yerin dört yüz metre altında, bir metreden alçak tünellerin o sıcağında ve karanlıkta canımız pahasına çalışıyoruz. Hakkımızı isteyince siz zaten genel ortalamanın üzerinde ücret alıyorsunuz diyorlar. Ücretimiz bin Euro’nun altında olması diğer yerlerdeki ücret durumunun çok daha kötü olduğunu gösteriyor. Ayrıca bu topraklar bizim, bu madenler bizim. Onlara pay veriyoruz diye teşekkür edeceklerine bizi kendi toprağımızda köle gibi çalıştırıyorlar.”
