Written by 14:59 Allgemein

Nato karşıtı eylem, uluslararası dayanışmanın güzel bir örneği oldu

Ali Çarman

Almanya’da gelenekselleşmiş iki yürüyüş var. Bunlardan biri Ocak ayının başında yapılan Karl Liebknecht-Rosa Luxemburg yürüyüşü ki, buna kar kış demeden binlerce emekçi katılıyor.

İkincisi ise Şubat ayının başında Münih’te yapılan NATO karşıtı yürüyüş. Şehirde toplanan NATO Güvenlik Zirvesi’ne karşı her yıl binlerce kişi NATO’nun saldırgan, savaşçı politikasını protesto etmek için toplanıyor. Almanya’da yaşayanlar Bavyera polisinin saldırganlıkta ve provokasyon yaratmakta diğer eyaletlerden kat be kat hünerli olduğunu bilir.
Geçtiğimiz haftasonu gerçekleşen eylemde diğer birçok demokratik kitle örgütü gibi biz DİDF’liler de yer aldık. Hava Sibirya Soğuğu denecek kadar soğuk olmasına rağmen eyleme 4 bini aşkın emekçi katıldı.

Geleneksel NATO karşıtı yürüyüş nedeniyle Şubat ayının ilk haftası Münih yine bir polis şehrine dönüştü. Adım başı polis ve kontrolle karşılaşıldı. Marienplatz’dan yürünmeye başlandığında polisin saldırgan tutumu hemen kendini gösterdi. Ancak polisin provokasyonları her defasında savaş karşıtları tarafından boşa çıkarıldı.
Yürüyüşe bu yıl damgasını vuran pankart ve dövizler Türkiye, Afganistan ve Arap ülkeleri konuluydu. Ver.di Sendikası üyesi basın emekçileri Türkiye’nin gazeteci cezaevine çevrilmesini büyük pankartlarıyla protesto ettiler. Bu pankart bizim açımızdan da uluslararası dayanışmanın göstergesi ve emekçilerin duyarlılığını yansıtması açısından öğreticiydi.
AKP Hükümeti, Türkiye’de kendi politikalarına şu ya da bu şekilde karşı koyan herkesi cezaevlerine doldurmakla tehdit etmekte. Milletvekilleri, belediye başkanları, belediye meclisi üyeleri, halk tarafından seçilmiş insanlar, aydınlar, gazeteciler, öğrenciler cezaevlerindeler. Bu rakam onbini aşmış durumda. Yürüyüşte cezaevlerindeki tutukluların serbest bırakılması ve genel af talebini içeren pankart da dikkatleri çekti. Daha önceki yıllarda gerek 12 Eylül yürüyüşlerinde gerekse de Türkiye’deki baskı ve işkenceleri protesto eden eylemlerde yukarıda belirttiğimiz pankart ve dövizler bizler tarafından taşınırdı. Ne güzel ki, bugün bu talepler Alman ilerici ve demokratları tarafından dile getiriliyor.
Yürüyüşte savaş örgütü olan NATO’nun dağıtılmasını, NATO dağıtılmadan barış olmayacağını belirten, savaş politikalarına son verilmesini ve Afganistan’dan tüm işgal ordularının çekilmesini talep eden pankartlar da taşındı. Özellikle gençlerin attığı ‚Alman silahları ölüm kusmakta, yaşasın enternasyonal dayanışma!‘ sloganı herkes tarafından desteklendi.
Silahları ölüm kusan objeler halinde yansıtan fotoğraf kareleri, Alman yapımı silahların Arabistan, Türkiye, Yunanistan’a gönderildiğini ortaya koyan sembollerin bulunduğu yürüyüş oldukça renkli geçti.
Uzun bir yürüyüşün sonunda tekrar Marienplatz’da toplanıldı ve yapılan konuşmaların ardından eylem sona erdi.

Close